Avukatlar Barolar Birliği önünde: Erinç Sağkan: Yargı kendi attığı düğümü kendisi çözmeli

Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi arasında yaşanan krizin ardından avukatlar Barolar Birliği’nde buluştu. TBB Başkanı Erinç Sağkan burada yaptığı açıklamada "Yargı kendi attığı düğümü kendisi çözmeli" ifadelerini kullandı.

12punto

Avukatlar, Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi arasında yaşanan kriz nedeniyle, Barolar Birliği önünde bir araya geldi. Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, "Yargı kendi attığı düğümü kendisi çözmeli" açıklamasında bulundu.

“ANAYASA'NIN 2. MADDESİNİN AÇIKÇA YOK SAYILIYOR”

Sağkan, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Bugün 10. Kasım. Kurucumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 85. yılında saygıyla, rahmetle, şükranla anıyoruz. Sadece anmakla kalmıyoruz, mirasına savunmayı temsil eden avukatlar olarak sahip çıkıyoruz. Atatürk'ün ‘en büyük mirasım’ dediği Cumhuriyet’in temeli, bir hukuk devleti olmasından gelmektedir. Bugün hukuk devletinin maalesef ki Anayasa’nın ihlal edilerek en ağır şekilde aşındırıldığı bir tarihsel süreci yaşıyoruz. İçinde bulunduğumuz süreç, basit bir hakim içtihat farklılığı gibi yorumlandırabileceğimiz konu değildir. İçerisinde bulunduğumuz süreç, kurumlar arasındaki çekişme olarak adlandırabileceğimiz bir kısır tartışma değildir. İçerisinde bulunduğumuz süreç, Anayasa'nın 2. maddesinin açıkça yok sayıldığı, artık bir hukuk devleti olup olmadığımızın tartışıldığı ve buna karar verileceği bir süreçtir. O yüzden tarihi bir sorumluluğumuz var ve aldığımız mirası hakkıyla yerine getirebilmek adına Türkiye'de savunmayı temsil eden avukatlar olarak bugün sesimizi ve sözümü yükseltiyoruz. Bugün saat 3'te (15.00) Ahlatlıbel'de tüm meslektaşlarımızla birlikte Anayasa’yı, anayasal düzeni ve hukuk devletini savunmak için orada olacağız.

“BU SORUNU ÇÖZECEK MERCİ, HSK'DIR VE YARGITAY'DIR”

Sağkan, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Yargıtay’ın kararını destekleyen açıklamalarının hatırlatılması üzerine de, şöyle konuştu:

"Biz ilk günden itibaren şunu söylüyoruz: Yargının kendi attığı düğümü kendisinin çözmesi gerekiyor. Siyaset kurumunun bu anlamda yaptığı yorumlardan, müdahalelerden ziyade bu sorunu çözecek merci, Hakimler ve Savcılar Kurulu’dur (HSK) ve Yargıtay'dır. Biz bununla ilgili hem HSK'ya, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkan ve üyeleri hakkında disiplinel soruşturma başlatılması için başvurumuzu yaptık hem de Yargıtay'a gerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın re'sen itiraz yoluyla anılan kararı Ceza Genel Kurulu'na taşıması için görüşmelerimizi gerçekleştirdik hem de yine 3. Ceza Dairesi'nin kararın altında imzası olan üyeleri bakımından da disiplinel sürecin işletilmesi bakımından Yargıtay Yüksek Disiplin Kurulu'na başvurularımızı yaptık.

Biz yargının en ağır şartlarda dahi bağımsızlığını, tarafsızlığını savunan bir kurumuz. Bu sebeple, siyasetin müdahalesinden ziyade yargının içerisinde bulunduğu ve kendisinin yarattığı bu sorunu, yine yargının kendi organları vasıtasıyla çözmesi gerektiğine inanıyoruz.”