Saadet Partili Çalışkan'dan Erdoğan'a tepki: İktidarın, depremin acısını anlamadığının en bariz göstergelerinden birisi

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, depremin yıktığı Hatay’daki aday tanıtım toplantısında, "Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay'a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı" dedi. Erdoğan’ın sözlerine tepkiler gelmeye devam ediyor.

Hatay’ın Saadet Partili Milletvekili Necmettin Çalışkan, Erdoğan’ın sözlerini 12punto’ya değerlendirdi. Çalışkan, Erdoğan’ın açıklamaları için “Çok talihsiz bir açıklama” ifadesini kullandı. Hatay’ın deprem bölgesindeki tek muhalif belediye olduğuna dikkat çeken Çalışkan, yaşananların iktidarın belediyeden intikam alması olduğunu vurguladı. Çalışkan şunları söyledi:

SEÇMENİ TEHDİT EDEREK SONUÇ ALMA GAYRETİ

“Çok talihsiz bir açıklama oldu. Ben de açıklamayı televizyon ekranlarından seyrettim, sayın Cumhurbaşkanı bunu irticalen mi söyledi yazılı metin miydi o konuda tereddütteyim. Yazılı metin ise demek ki danışmanlar tarafından ya Cumhurbaşkanı aldatılıyor. Veya bilinçli bir plan neticesinde böyle bir metin ortaya koymuş. Demek ki burada da seçmeni tehdit ederek sonuç almak gayreti içerisindeler. 

Bunun dışında irticalen söylemişse bu da zihin dünyasındaki bilinçaltının yansıması olarak değerlendirilebilir. Bu da sayın cumhurbaşkanının kendi takdiridir. ve burada esasen ifade edilmesi gelişen husus şudur:

Depremin hemen sonrasında o dönem siyasi parti yönetici olarak da sivil toplum örgütü yöneticisi olarak da defalarca ifade etmiştim: Hatay’da kaybın fazla olmasının önemli nedenlerinden bir tanesi Belen Geçidi’yle Hatay’a ulaşımın zor olması. Ama esas neden hükümetin Hatay’a şaşı bakması ve buradaki yönetimin diğer deprem bölgelerine kıyasla muhalefetteki tek belediye olması. İktidarla belediye arasındaki çekişmenin belediyeye baskı altına almanın ve belediyeden intikam almanın sonucu olarak böyle bir olumsuzluk yaşandığı düşüncesindeydim. Halen fikrimi koruyorum. Bununla ilgili belli kesimler tepki göstermişti ama maalesef bu sözün haklılığı dün maalesef çok üzülerek belirtiyorum, tescillenmiş oldu.”

ERDOĞAN LÜTFÜ SAVAŞ’A MI ÇALIŞIYOR?

Erdoğan’ın açıklamaları ve TİP Milletvekili Av. Can Atalay’ın milletvekilliğinin iptal edilmesinin seçmenin CHP’nin Hatay Belediye Başkan Adayı Lütfü Savaş’ın etrafında kenetlenmesine sebep olduğuna dikkat çeken Çalışkan şunları söyledi:

"Son çıkışlar aynı zamanda Hatay’da muhalif seçmenin mevcut belediye başkanına olan kızgınlığının giderilmesine, muhalefetin konsolide edilmesine, tekrar aynı başkanın devamına yönelik de bir adam olduğu ortaya çıkıyor. Acaba Dr. Lütfü Savaş, Hatay’daki göç dalgası ve seçmen arasındaki etnik yapının dengesi itibariyle Belediye Başkanı olarak kalması birtakım odaklar tarafından gerekli görülüyor. Sayın Cumhurbaşkanı da bu çerçevede mi bu açıklamayı yaptı? Sorusu da zihnimde var.

Burada muhalefet seçmene 2 husus oldu. Bir Şerafettin Can Atalay'ın vekilliğinin düşürülmesinin bugünlerde ilan edilmesi, ikincisi de sayın cumhurbaşkanının bu talihsiz açıklaması. Her ikisinin de seçime birkaç hafta kala açıklanması sanki istikrarla mevcut başkanın ve CHP’nin el ekmeğine yağ sürmeye yönelik bir çaba olarak ortaya çıkıyor.

Bu son 2 çıkışın her ikisi de Hatay'da genelde muhalefetin güçlenmesine özelde Cumhuriyet Halk Partisi’nin seçmeninin Lütfü Savaş etrafında kenetlenmesini yönelik bir adam oldu. Bu açıklama asla kabul edilemez.”

ANMA DEĞİL KUTLAMA PROGRAMI

Çalışkan, Kahramanmaraş depremlerinin yıl dönümü olan 6 Şubat’ta düzenlenecek etkinlik programına da tepki gösterdiklerini vurguladı. İktidarın anma programından öte bir kutlama programı organize ettiğini belirten Çalışkan şunları söyledi:

“Bu açıklamayı gördükten sonra değişik platformlarda değişik kitlelerce bazı açıklamalar yapılsa bile henüz cumhurbaşkanının bu sözünü tashih mahiyetinde bir söz ifade etmesini bekliyoruz. Ya muhtemelen Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin bir açıklamayla buna bir yorum getireceğini bekliyoruz. Ama çok talihsiz bir açıklama olmuştur. Burada bizim bu hafta mecliste de ifade ettiğimiz gibi iktidarın, depremin acısını anlamadığının en bariz göstergelerinden birisidir.

Halen 6 Şubat gününü adeta ülkemize kazandırdıkları yeni bir kutlama günü olarak görmeye başladılar. İlan edilen kutlama programı içerisinde Fazıl say konseri, şiir dinletileri, konser gibi etkinlikler vardı. Biz bunu Meclis'te salı günü gündeme getirdik. Sonra valilik yeni bir listeye unlayarak etkinlikleri revize etti. Sabah namazı camide kılınacak şeklinde bu sefer de insanların gözüne parmak sokarcasına ve kanserlerin de iptal edildiği yeni bir liste yayınladı.”