Yayıncısı Hanri Benazus’u anlattı: “7 yaşında Atatürk’ü tanımış, leblebilerini yemişti...”

Şenol ÇARIK - 12punto

Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk sevdalısı, 20 binin üzerinde Atatürk fotoğrafı koleksiyonu ile tanınan yazar, iş insanı ve koleksiyoncu Hanri Benazus 94 yaşında hayata veda etti.

Benazus’un uzun yıllar yayıncılığını yapan, birlikte Atatürk Fotoğrafları Albümü çıkaran, sergiler düzenleyen ve imza günlerine katılan Bizim Kitaplar Yayınevi Genel Yayın Yönetmeni D. Ali Gültekin, 12punto’ya yaptığı açıklamada “Tam bir Atatürk sevdalısı, ‘ben Türk’üm’ diye haykıran tam bir vatanseverdi. İnsanlara dokunmayı, yardım etmeyi kendisine ilke edinmişti. İş adamlığı dönemlerinde yaptırdığı okullar ve huzurevleri, verdiği burslar, bursların haddi hesabı yoktu... En önemlisi bunların hiçbirini reklam için yapmamış, adının geçmesini bile istememişti. Ölüm haberi hepimizi derinden üzdü, ama o yaptıklarıyla, verdiği eserlerle sonsuza dek yaşayacak” dedi.

Hanri Benazus’u işadamlığı dönemlerinden tanıdığını belirten Gültekin, şunları belirtti:
“2004 yıllarında bir yayınevinde yönetici olarak çalışırken Hanri Benazus ve eşi ziyaretime geldi. Benazus emekli olmuş, artık yazarlığa başlamıştı. Yıllar sonra karşılaşmıştık. Çok hoş sohbetimiz oldu ve sonrasında yayınevi olarak iki kitabını yayınlama kararı aldık. Ben çalıştığım yayınevinden ayrıldım ve 2006 yılında bir arkadaşımla Bizim Kitaplar Yayınevi’ni kurduk. Hanri Benazus aradı ve hayırlı olsun dedikten sonra ‘yanındayım, korkma bundan sonra eserlerim senindir’ dedi.
Çok sevinmiştik ve ilk olarak ‘Çağlar Ötesini Aydınlatan Işık Mevlana Felsefesi’ isimli kitabını yayınladık. Ardından diğer kitapları...”

“ATATÜRK’E VEFA BORCUM VAR”

Hanri Benazus’un tam bir Atatürk sevdalısı olduğunu belirten yayıncı Gültekin, “7 yaşında Atatürk’ü tanımış, leblebilerini yemişti. ‘Atatürk’e vefa borcum var’ diyordu. Hayatı boyunca Atatürk fotoğrafları biriktirdi. Atatürk üzerine kitaplar yazdı. Biz de kitaplarını yayınladık. Sadece yayınlamakla kalmadık. Birlikte Atatürk Fotoğrafları Albümü çıkardık, sergiler düzenledik, imza günlerine katıldık. Öncelikle çok iyi bir dosttu” diye konuştu.

Hanri Benazus’u anlatmayı sürdüren D. Ali Gültekin, sözlerini, “Ben Türk’üm’ diye haykıran tam bir vatanseverdi. İnsanlara dokunmayı, yardım etmeyi kendisine ilke edinmişti. İşadamlığı dönemlerinde yaptırdığı okullar ve huzurevleri verdiği burslar bursların haddi hesabı yoktu. En önemlisi bunların hiçbirini reklam için yapmamış, adının geçmesini bile istememişti. Ölüm haberi hepimizi derinden üzdü ama o yaptıklarıyla, verdiği eserlerle sonsuza dek yaşayacak” diyerek tamamladı.