Türkiye, ABD ve AB'nin 'kritik mineraller' ittifakına katılacak mı? 'İttifakın kalbinde yer alabilir'

Uluslararası basında yer alan bir habere göre Türkiye, ABD ve AB öncülüğündeki Mineral Güvenliği Ortaklığı Forumu'na katılacak.

12punto

12PUNTO DIŞ HABERLER

ABD ve Çin'in yoğun bir rekabet içinde olduğu 'nadir elementler' pazarında Türkiye'nin konumu belirsizliğini koruyordu. Dünya üzerindeki kaynakların yüzde 70'ine sahip olan Çin'in ardından Türkiye, en çok nadir element barındıran ülkelerden birisi.

İddialara göre, Mineral Güvenliği Ortaklığı Forumu'na katılan Türkiye, nadir elementler alanında 'Batı'yla ittifak kurmaya çok yakın.

Middle East Eye(MEE)'ın haberine göre, Türkiye kritik ham maddeler ve nadir toprak elementlerinin üretimi konusunda ABD, Avrupa Birliği ve diğer ülkelerle iş birliği yapmak amacıyla Maden Güvenliği Ortaklığı (MSP) forumuna katıldı.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü MEE'ye, 'Dışişleri Bakanlığı, Türkiye hükümetinin MSP forumuna katıldığını doğrulayabilir. Önümüzdeki haftalarda resmi bir duyuru yapılacak' açıklamasını yaptı.

Akıllı telefon ve bilgisayar ekranlarından, hibrit ve elektrikli otomobillerin pillerine kadar pek çok ileri teknoloji cihazının üretiminde nadir toprak elementleri kullanılıyor.

MSP, nadir toprak mineralleri ve diğer kritik minerallerin küresel güvenli tedarik zincirini çeşitlendirmeyi amaçlayan 14 ülke ve AB'den oluşan bir grup.

2022 yılında Eskişehir'de keşfedilen rezervler, Türkiye'yi küresel 'nadir element' rekabetinde önemli bir konuma getirebilir

TÜRKİYE DÜNYANIN EN BÜYÜK İKİNCİ REZERVİNE SAHİP

Türkiye, 2022 yılında Eskişehir'de bulunan 694 milyon tonluk yatakla dünyanın ikinci büyük nadir toprak elementi rezervini keşfettiğini duyurmuştu.

2024 yılında başlatılan MSP forumu, Kazakistan, Namibya, Ukrayna ve Özbekistan gibi mineral üreten ülkeleri ve ortakları bir araya getirerek, Çin'in sahadaki hakimiyetine karşı mücadele ediyor.

Madende bağımsız bir çalışma yürütülmemiş olmasına rağmen, keşif dünya çapındapek çok ülkeden ilgi gördü; bunların arasında nadir toprak elementleri ticaretinin yüzde 70'inden fazlasını kontrol eden Çin de vardı.

Türk yetkililer, yıllık 10 bin ton oksit, 72 bin ton barit, 70 bin ton florit ve nükleer teknoloji için hayati önem taşıyan 250 ton toryum üretmeyi hedeflediklerini söylüyor.

Middle East Eye'a göre, Türkiye'nin ilerleyen dönemde MSP'ye tam üye olması bekleniyor.

Beylikova Florit, Barit ve Nadir Toprak Elementleri Tesisi, Türkiye'nin kritik elementleri işlediği önemli tesislerinden birisi

FORUM TÜRKİYE İÇİN PEK ÇOK FIRSAT KAPISI AÇABİLİR

Forum, Batı'nın kritik ham maddelere ilişkin gelecekteki politikalarını şekillendirmesi muhtemel olduğundan Ankara için önemli olabilir. 

Ayrıca MSP, nadir toprak elementlerinin çıkarılmasından rafine edilmesine ve işlenmesinden geri dönüştürülmesine kadar üretimini hızlandırmak için projeler yaratma ve finanse etme fırsatları da sağlayabilir.

Türkiye hala fabrikalar ve rafineriler inşa etmek için kendi altyapısını kurma sürecinde ve büyük miktarda fon ve teknoloji yatırımına ihtiyacı var. MSP Forumu, Türkiye'nin, projesini olası destek veya yatırım için batılı kredi ve kalkınma finans kurumlarına, ayrıca özel sektöre sunmasına olanak tanıyacak.

Ayrıca forum Türkiye'nin, gerekli altyapıyı oluşturmak için teknik yardım isteyebileceği bir ilişki ağı sunmasının yanı sıra tüketici ülkelerin bilgi ve teknolojilerinden de faydalanmasını mümkün olacak.

Ancak MSP hamlesi dikkat çekici çünkü Ankara, son iki yıldır Türkiye'deki nadir toprak elementlerini çıkarmak için Çin ile pazarlık yapıyor.

Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar'ın Ekim ayında Çin'i ziyaret etmesi ve anlaşmaya varmak için müzakereleri sürdürmesi bekleniyor.

Bayraktar, geçen hafta başında Türk medyasına verdiği röportajda, konuyu Çin ve diğer ülkelerle görüşeceğini, MSP dışındaki olası ortaklıklara da kapıyı açık tuttuğunu söylemişti.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar

TÜRKİYE HAMMADDE SATMAK YERİNE ÜRETİCİ OLMAK İSTİYOR

MEE'nin adı açıklanmayan hükümete yakın kaynaklara dayandırdığı iddiasına göre, Ankara Çin'in Eskişehir'de altyapı kurmasını istiyor. Böylece Türkiye'nin sadece materyali çıkarıp kullanımı için Çin'e ihraç etmek yerine, nihai ürünü kendi ülkesinde üretmesi mümkün olacak.

Çin'in proje hakkındaki düşüncesi net değil. Ancak, Pekin daha önce yerel ekonomilerine katma değer yaratmak yerine, diğer ülkelerden mineraller çıkarıp bunları satın almayı hedeflemişti.

Bu bağlamda Avrupa Birliği, Ankara'ya daha uygun alternatifler sunarak onu cezbetme çabalarını yoğunlaştırdı.

MEE'ye göre MSP Forumu'nda yer alan AB ülkeleri, Türkiye'deki nadir toprak elementleri üretim sürecine potansiyel katkısını göstermek için bir dizi adım atıyor.

AB, Türkiye'nin ulusal nadir toprak elementleri ekosistemini güçlendirmek amacıyla yakın zamanda Türkiye'de 12 milyon avro (13,4 milyon dolar) değerinde iki yıllık nadir toprak elementleri projesi başlattı. 

Projede Munzur Üniversitesi Nadir Toprak Elementleri Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin geliştirilmesi ve Maden Tetkik Arama Genel Müdürlüğü'nde geri dönüşüm tesisi kurulması da yer alıyor.

Program ayrıca sektördeki küçük ve orta ölçekli işletmelere ve paydaşlara eğitim ve danışmanlık hizmeti sağlamayı da amaçlıyor. 

Türkiye, dünyadaki toryum yataklarının yüzde 73'ünü barındırıyor. Toryum minerali, ileri düzey teknolojik aletlerin üretiminde büyük öneme sahip

'YENİ PETROL' NADİR ELEMENTLER

AB Delegasyonu Maslahatgüzarı J. Vilcinkas, Temmuz ayında Türkiye'nin Tunceli kentinde düzenlenen mineral forumunun açılış töreninde yaptığı konuşmada, nadir toprak elementlerini 'enerjinin geleceğinde bugün petrol ve doğalgazın bugün oynadığı rolü oynayacak' diye tarif etmişti.

Vilcinkas konuşmasında şu ifadeleri kullanmıştı:

'Türkiye bunun kalbinde olabilir. Sadece yükselen madencilik merkezi (teknoloji ve yatırımın gerektiği yer) olarak değil, aynı zamanda bir ürün geliştirici ve yenilikçi bir ülke olarak da.'

Vilcinkas, dünyanın yeşil ve dijital dönüşümünün nadir toprak elementleri olmadan tamamlanamayacağını, Türkiye'nin milli elektrikli otomobil üreticisi Togg ile güneş paneli üreticilerinin bunlara ihtiyaç duyduğunu sözlerine eklemişti.

AB, birçok endüstride kullanılan bir mineral olan bor ithalatında büyük ölçüde Türkiye'ye bağımlı. Türkiye, bu değerli mineralin dünya rezervlerinin yüzde 73'üne sahip.

Vilcinkas, 'Nadir toprak metallerine olan talebin 2030 yılına kadar beş kat artması beklenirken, Çin nadir toprak metallerinin yüzde 90'ını, lityum işleme ve üretiminin ise yüzde 60'ını gerçekleştirecek' diye konuşmuştu.

TÜRKİYE KARAR AŞAMASINDA

Türk yetkililer, Eskişehir yatağı konusunda Avrupa ve Batı ülkeleriyle işbirliğine açık olduklarını vurguluyor.

MEE'nin haberinde Türk kaynaklardan birinin, 'Çin ile bitmiş bir anlaşma yok, şartlarımız var. Türkiye, nihai ürünü Türkiye'de yapmayı kabul etmedikçe Pekin ile bir anlaşma imzalamayacak' dediği aktarılıyor.

Bu yılın başlarında Çin, nadir toprak elementleri için kullanılan madencilik teknolojisine bir ihracat kısıtlaması getirdi. MME'ye göre, Pekin'in Türkiye ile iş birliği yapmak için bir istisna yapıp yapmayacağı henüz belli değil.

Öte yandan, Avrupa'da da Türkiye'nin mineralleri çıkarmasına yardımcı olmak için hızla çalışmaya başlayabilecek çok fazla şirket bulunmuyor. Nadir elementler pazarı, ABD ve Çin arasında yoğun bir rekabete sahne olsa da, pazarda şu an için Çin'in net dominasyonu bulunuyor.