Ali Babacan'dan asgari ücret değerlendirmesi: 'Fakir fukaranın ahını alıyorlar'
DEVA Partisi lideri Ali Babacan, belirlenmesi beklenen asgari ücrete ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hükümetin uyguladığı enflasyon politikasını eleştiren Babacan, "Fakir fukaranın ahını alıyorlar" dedi.
12punto
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, hükümetin enflasyonla mücadele için uyguladığı politikaları eleştirerek asgari ücrete ilişkin değerlendirmelerde bulundu. "Fakir fukaranın ahını alıyorlar" diyen Babacan, mevcut asgari ücretin açlık sınırının altında olduğuna dikkat çekti.
Babacan, enflasyonla mücadele için izlenen ekonomi yönetimini şu sözlerle eleştirdi:
“Fakir fukaranın ahını alarak ekonomi abat edilmez. Bunlar fakir fukaranın ahını alıyorlar. Devraldıklarında enflasyon %38 idi Nagehan Hanım… Bu yeni ekonomi yönetimi Mayıs, Haziran 2023'de ekonomi yönetimi devraldıklarında enflasyon %38 idi. Şu anda %47. Yani hani nerede? Başarı nerede? Geçen biliyorsunuz Putin'in bir açıklaması var. Ekibi de kıkır kıkır gülüyor. İnanın çok üzüldüm ya. Böyle bir şey olur mu yani? Bir başka ülkenin devlet başkanı dalga geçiyor. ‘Evet’ diyor ya ‘düşürdüler enflasyonu. 80'den 50'ye inmiş’ diyor. Ekibi de gülüyor kıkır kıkır. Böyle bir şey olur mu?”
'ASGARİ ÜCRET AÇLIK SINIRININ ALTINDA'
Babacan, “Türkiye'de helalinden, alın teriyle, bilek gücüyle para kazanmak çok çok zorlaştı. Asgari ücret şu anda açlık sınırının altında. Yani asgari ücret ne demek? Bir ailenin geçinmesi için gereken asgari para demek. Kirasıydı, üst başıydı, gıdasıydı, okul masraflarıyla hepsiyle beraber bir ailenin asgari geçinmesini sağlayacak ücret demek. Şu anda öyle mi? Asgari ücret sadece gıda harcamasına yetmiyor şu anda. Yani dört kişilik bir ailenin sadece gıda harcamasını toplayın, 17 bin lira olan asgari ücretin yanında 20 bin liranın üzerinde bir gıda harcaması görüyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Hükümetin sık sık 'tasarruf' konusunda yaptığı açıklama ve attığı adımları da gündemine alan Babacan, “Herkesten tasarruf bekliyorlar değil mi? Fedakârlık bekliyorlar. İşte gençlere diyorlar, ‘Biraz sigarayı az iç’, bilmem ne, ‘Şunun tüketimini azalt’ falan filan, ‘ondan sonra oradan tasarruf et’. Peki sen devlet olarak nereden tasarruf ettin bugüne kadar?" dedi.
Babacan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çözümünüz ne diye sordunuz ya, bizim çözümümüzün hepsi burada bakın, Türkiye'nin DEVA’sı. Tasarruf istiyorsanız devlette ne yapacaksınız? Kamu Alımları Mevzuatı’nı, yani kamu ihale yasasını baştan aşağı değiştireceksiniz. Şu anda Avrupa Birliği'nde 28 ülkenin uyguladığı bir ortak kamu alım mevzuatı var. Türkiye'ye getirin, nasıl her şey daha ucuza mal oluyor görün. Mali disiplin ama aynı zamanda şeffaflık, açıklık. Yani bu işin ancak şeffaflıkla, güvenle düzeleceğini bilir bu arkadaşlar. Peki niye şeffaf olamıyorsunuz? Ben buradan sesleniyorum. ‘Bakın, şeffaflıkla bu ekonomiyi düzeltebilirsiniz. Şeffaf olmakla, güvenle düzeltebilirsiniz. Hiç kimsenin yanlışını örtmek zorunda da değilsiniz. Daha önce, damat döneminde her türlü yanlış yapılmış olabilir. TÜİK yalan söylemiş olabilir. Ama siz bugün güven oluşturmak istiyorsanız, TÜİK'i şeffaflaştırın.’”