Gümüş tarihi zirveye ulaştı

Gümüş, ons başına 58 doları aşarak tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaşırken, ABD'den gelen faiz indirimi sinyalleri ve ekonomik belirsizlikler, talebi artırdı.

12punto

Değerli metaller piyasasında hareketlilik devam ediyor. Gümüş, kısa süreli bir geri çekilmenin ardından hızlı bir toparlanma yaşadı ve ons başına 58 dolar sınırını aşarak tarihi zirvelere doğru ilerledi. Bu yükselişin ardında ise ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz politikalarına dair artan gevşeme beklentileri yer alıyor.

FED’İN FAİZ İNDİRİMİ BEKLENTİLERİ PİYASALARI HAREKETLENDİRDİ

ABD’nin Eylül ayına ait Kişisel Tüketim Harcamaları (PCE) verileri ve Michigan Üniversitesi'nin tüketici güveni anketi, Fed’in yakın zamanda faiz oranlarında indirime gidebileceği ihtimalini güçlendirdi. Özellikle enflasyon beklentilerindeki gerileme, faiz getirisi sunmayan gümüşü cazip hale getirdi. Bu durum, hafta başında yaşanan sert satış dalgasının hızla telafi edilmesini sağladı ve fiyatları hızla yukarıya taşıdı.

İŞSİZLİK VE EKONOMİK SOĞUMA GÜVENLİ LİMANA TALEBİ ARTIRDI

ABD özel sektöründeki istihdam verileri ve şirketlerin işten çıkarma açıklamaları, ekonomideki yavaşlamayı ve işe alımların azaldığını gösterdi. Bu tablo, daha gevşek bir para politikası beklentisini güçlendirirken, piyasalarda yatırımcıların riskten kaçışını hızlandırdı. Yatırımcılar, değer saklama aracı olarak gümüşe yöneldi.

Makroekonomik verilerin yanı sıra, borsalardaki gümüş stoklarının hızla erimesi de fiyatların artmasına neden olan faktörlerden biri oldu. Borsa Yatırım Fonları (ETF) üzerinden yapılan alımlar, sektördeki arz kısıtlarını daha da derinleştirdi. 2025 yılı için öngörülen "arz açığı" da piyasayı sıkıştırıyor, bu da kısa pozisyonların hızla kapanmasına ve fiyatların daha da tırmanmasına yol açıyor.

Gümüş, yalnızca yatırımcıların ilgisini çeken bir meta olmakla kalmıyor, aynı zamanda sanayi sektöründe de kritik bir hammadde olarak kullanılıyor. Güneş enerjisi panelleri ve temiz teknoloji alanlarından gelen istikrarlı talep, gümüşün fiyatlarının orta vadede düşmeyeceğine dair önemli bir gösterge oluşturuyor.