'6 saatte 3 polis intiharını' Emniyet-Sen Başkanı Faruk Sezer’e sorduk

Polislerin intihar haberleri İzmir, Samsun ve Ankara’dan peş peşe geldi. 6 saat içinde 3 polis memuru öldü. 12Punto, artan polis intiharlarını kapatılan Emniyet-Sen Başkanı Faruk Sezer’e sordu. Sezer, polisleri intihara sürükleyen 6 sorunun olduğunu açıkladı.

Selçuk Çelik

12punto ÖZEL 

Türkiye'de yaşanan polis intiharları artmaya devam ediyor. İntihar haberleri İzmir, Samsun ve Ankara’dan peş peşe geldi, önceki gün 24 saatte 3 polis intihar etti. 

Ankara’da TBMM Koruma Daire Başkanlığı’nda görev yapan 40 yaşındaki Şükrü Alantor evinde beylik tabancasıyla başına ateş etti.

Samsun’un İlkadım ilçesinde 13 yıllık polis memuru 33 yaşındaki Bünyamin İlhan aracında tabancayla kendisini vurdu. 

İzmir’de de Göçmen Kaçakçılığı Şubesinde görevli Seyit Ahmet Keleş, Gaziemir’de canına kıydı. 

Yılbaşından bu yana ise intihar eden polis sayısı ise 35 oldu. 

Polis intiharlarını Meclis gündemine taşıyan CHP Milletvekili Murat Bakan, “Polis İntiharları Araştırma Komisyonu derhal kurulmalıdır” çağrısı yapmıştı. Ancak bu çağrı karşılıksız kaldı. 

Polis intiharlarını inceleyen bir başka isim ise kapatılan Emniyet Sendikası Başkanı Faruk Sezer. 

(Emniyet-Sen Başkanı Faruk Sezer)

Türkiye'deki polis intihar oranlarının korkunç boyutlara ulaştığını aktaran Emniyet-Sen Başkanı Faruk Sezer, 6 saatte 3 polis intiharı olayını 12punto'ya değerlendirdi. 

Sezer, polisleri intihara sürükleyen 6 sorunun olduğunu belirtip şöyle sıraladı: 

“Emniyet Teşkilatında çalışma sorunu, çalışmanın karşılığını alamama sorunu, amir sorunu, sürgün, istem dışı tayin sorunu ve adaletsiz yükselme sorunları… Bunların tamamını topladığınızda hırpalanmış bir teşkilat, hırpalanmış bir teşkilat mensubu ortaya çıkıyor. Polis intiharlarının net bir sebebi yok fakat bunların birçok farklı sebeplerden canlarına kıydıkları kesin. Biz buna mobing diyoruz. Biz buna teşkilat içinde çalışma şartlarının olumsuzluğu diyoruz.” 

“İNTİHARLAR KATEGORİ EDİLEMEZ”

Faruk Sezer, aynı zamanda eski emniyet müdürü olan AKP Kocaeli Milletvekili Veysel Tipioğlu'nun polis intiharlarıyla ilgili açıklamalarını hatırlatıp şunları söyledi:

“Eski Kocaeli Emniyet Müdürü şimdi ise milletvekili olan kişi mecliste bir açıklama yapıyor. İntihar eden polisler için ailevi sorunları vardı, gönül ilişkileri vardı, psikolojileri bozuktu gibi sebeplerle intiharlar kategori edilemez. İstatistik verileri paylaşıp ‘diğer Avrupa ülkeleriyle Türkiye'deki polis intiharlarını mukayese edildiğinde arada çok ciddi bir fark yok dolayısıyla Türkiye'deki intihar oranları artmıyor azalıyor’ gibi cümleler kuruyorlar. Öncelikle bu ifadeler insanları rahatsız eder. Sen insan hayatını tutup matematik hesabıyla açıklayamazsın. Bir insan canı da olsa bizim teşkilatımıza baktığın zaman yaklaşık 4 polis yapıyor. 4 polis ise 4 aile anlamına geliyor. Sen tutup da matematik yapamazsın. İnsanların karşısına matematikle çıkanlardan da nefret ediyorum. Ama onlar kendilerinden nefret edilmeyi sevdiği için hoşlarına gidiyor sanırım.”

“TÜRK HALKIYLA TÜRK POLİSİNİ MUKAYESE EDİN”

Türkiye'deki polis intiharlarının verilerini paylaşan Faruk Sezer, “Sizin matematiğinizi bir dakika olsa da kullanalım madem matematik kullanıyorsunuz. Sizin o çok övdüğünüz Avrupa'da genel intihar oranı yüz binde 30. Bizde yüz binde 4 buçuk. Genel intihar oranı yüz binde 30 olan bir ülkede polisin yüz binde 30 oranında intihar etmesi genel orana göre gayet normaldir. Ama Türkiye'de bu oran çok değişik. Polis intihar oranı ise yüzde 20. O zaman bu matematiğe göre polislerin intihar oranı Türkiye'nin genelinin yaklaşık 4 katı. Yani Alman polisiyle Alman halkını, Türk polisiyle de Türk halkını mukayese etmek gerekiyor” diye konuştu.  

“YOĞUN İNSANÜSTÜ BİR ÇALIŞMA VAR”

Emniyet-Sen Başkanı Faruk Sezer, intihar eden polislerin ya mesleğe yeni girmiş ya da emeklilik dönemi gelmiş memurlar olduğunun altını çizerek açıklamasını şöyle sonlandırdı: 

“İlk olarak Emniyet Genel Müdürlüğü’nde yoğun insanüstü bir çalışma var. İkinci olarak ise İntihar oranlarına bakıldığı zaman ya mesleğe yeni girmiş memurlar ya emekli memurlar arasında olduğunu, ortalama 15-20 yıllık polisler içinde daha az olduğunu görüyoruz. Bunu ise mesleğe yeni giren memurun adapte olmadığı, yaşadığı zorluk, o baskıyı veya mobbing'i kaldıramaması, yine tokat atılan, baskılanan, taciz edilen polislerin olduğu ya da 50 yaşına gelmiş o yaşına kadar dayanmış, çocuğu yaşındaki üst rütbelilerden yediği fırçalara dayanamamış ya da ikinci tayini çıkmış çocuğu başka bir okulda okuyor, başka bir ilde okuyor. Kendisi başka bir ilde çalışıyor. Aynı anda üç ev taşımış barınma sorunu yaşıyor. Çünkü yaşadığı bölgede bir düzen kurmuş insanlar. Ve bu insanlar tayin oldukları yerlerde bekar evi gibi yerlerde yaşıyor. Bu insanların büyü bir kısmı ise 50 yaşını geçmiş adamlar. Yaşanan tüm bu zorlukların yanı sıra polis memurları maddi olarak da ciddi zorluk yaşıyorlar. Bu sebeplerin hepsinim aslında bardağı taşıran son damla olduğunu söylemek mümkün.”