Ahmet Özer'e emniyetteki sorguda neler sorulduğu ortaya çıktı: CHP'li Zeybek açıkladı

Uğur Dündar'ın Arena programına katılan Zeybek, Çağlayan Adliyesi önünden yaptığı açıklamalarda Ahmet Özer'in emniyetteki sorgusunda neler yaşandığını ve Özer'e neler sorulduğunu açıkladı.

Zeybek canlı yayında şu açıklamaları yaptı:

Esenyurt Türkiye'nin en büyük ilçesi, aslında herhangi bir ilçenin belediye başkanı üzerinde yapılan bir operasyonu değil suçların ve suçluların cirit attığı bir yerden bahsediyoruz.

Sayın Özer iki Esenyurtlu'dan birinin oyunu alarak seçildi. Kendisine emniyette yöneltilen sorular konusunda bilgi sahibi olduk. Bunlar tamamen uydurma sorular. Yazmış olduğu bir kitap üzerinden neden bu kitabı yazdığı, 46 tane doğu derneğinin bir araya geldiği festivale neden Rojin adlı şarkıcının çıkarıldığı gibi sorular, kendisine eski tarihli aramalar sorulmuş...

Üretilmiş belgeler üzerinden suç ve suçlama yapıldığını belirtmek istiyorum. Çağlayan Adliyesi önündeyiz şimdi savcı yardımcısı tarafından ifadesi alınıyor. Kendisine yöneltilen iddialarla ilgili belgeleri sorduğunda buna dair bir belge ya da doküman kendisine gösterilmemiştir.

Bizler, adaylık başvurusu yapan her insanın adli sicil kaydı olup olmadığına bakarız arşiv kayıtlarına kadar inceleriz adaylıklarının iptal edilmemesi için buna özer gösteririz.

Ahmet Özer hocamızın bir sicil kaydı yoktur, kendisi bir Kürt aydınıdır Van'da doğmuştur. Esenyurt'ta 500 binden fazla Kürt vatandaşımız yaşamaktadır. Burada görüştüğü, ziyaret ettiği insanlarla ilgili oluşturulmaya çalışılan algı halen bu ülkede ayrımcılığın devam ettiğini ve yurttaşların konuştukları dille, doğdukları yerle ayrımcılığa uğradıklarını gösteriyor.

"UYDURMA BİR SİYASİ DAVA"

Süreci yakından takip ediyoruz, savcının vereceği kararı bekliyoruz. Emniyetteki belge ve bulgulara baktığımızda uydurma bir siyasi davaya benziyor. Cumhuriyet Başsavcılığının açıkladığı belgelerin tamamı hukuk dışına çıkmaktır. Kamuoyunu yanlış yönlendiren açıklamalar yapmasını da esefle kınıyorum.

Cumhurbaşkanı ve iktidar ortaklarının sanki bir karar verilmiş gibi açıklama yapması burada bir siyasi soruşturma olduğunu ortaya koymaktadır. Kararın da siyasi olduğunun göstergesidir.

CHP'li belediyelerin varlığını kabul edemediler, milletin kararlarını kabul edemediler.

Yağmanın talanın merkezi haline getirdikleri bir ilçeyi kaybetmiş olmanın duygusuyla hareket ediyorlar.

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, son dönemde yargı eliyle siyasetçilere kurulan kumpas mahkemeleriyle ülkenin daha ileriye gitmesi mümkün değildir.