Ayhan Bora Kaplan'ı yakalayan polisler hakim karşısına çıktı: Bir tahliye kararıyla ertelendi

Suç örgütü lideri olmakla suçlanan Ayhan Bora Kaplan'la ilgili davanın sanığı ve gizli tanığı Serdar Sertçelik'in yurt dışına kaçırılmasına ilişkin açılan davanın ilk duruşması Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Mahkeme, tutuklu sanıklardan Metehan İlkyaz'ın tahliyesine karar verirken duruşma 3 Eylül'e ertelendi.

12punto

Ayhan Bora Kaplan Davası'nın M7 kod adlı gizli tanığı Serdar Sertçelik'in yurt dışına kaçırılmasına ilişkin açılan davanın ilk duruşması görüldü.

Gazeteci ve 12punto yazarı Müyesser Yıldız, duruşmadan öne çıkanları anbean aktardı

15.50 Hakim'in tutuklu olmayan Kopuk için yanlışlıkla tahliye dediği anlaşıldı. Duruşma 3 Eylül'e ertelendi.

15.44 Tutuklu sanıklardan Metehan İlkyaz ve Nurullah Özgür Kopuk'un tahliyelerine karar verildi.

15.34 Hakim, karar öncesi son beyanlarını almadan avukatlara şöyle hitap etti:

"Hepinize teşekkür ederim, iyi savunmalar yaptınız. Belirttiğiniz gibi iddianame yetersiz, ama bu aşamaya geldi. Mümkün olduğu kadar doğruyu bulmaya, adaletli bir karar vermeye çalışacağız."

15.30 Savcı, sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti.

15.29 Son sanık, Serdar Sertçelik'in babası Erdoğan Sertçelik de daha önceki ifadelerini tekrarladı.

Hakim, "Yakalandı mı? Öyle söyleniyor." diye sorunca Erdoğan Sertçelik, "Macaristan'da tutuklu diye biliyoruz." yanıtını verdi.

Erdoğan Sertçelik beraatini, avukatı da dosyasının tefrikini istedi.

15.23 Sanık Adem Kaçan, Serdar Sertçelik'in 10 yıldır arkadaşı ve ticari ilişkiler kurduğu birisi olduğunu, diğer sanıkları ise tanımadığını bildirdi.

Adem Kaçan, sadece Sertçelik'i Eryaman'a bıraktığı için 2 aydır hapiste olduğunu anlattı.

15.22 Serdar Sertçelik'i İstanbul'a götüren Mustafa Çotuk, Sertçelik'in arkadaşı olduğunu kaydedip daha önceki ifadelerini tekrarlarken avukatı, firarda esas noktanın İstanbul-Yunanistan hattına bakılması gerektiğini söyledi.

15.18 Avukatı da Ramazan Kubat'ın siyasi kimliğinden dolayı böyle bir dosyaya ihtiyaç olduğunu öne sürdü.

Avukat, Savcılık ve Sulh Ceza'da dinlenmediklerinden yakınıp, "Göklerden gelen bır karar vardı, tutuklanacaktı." deyince Hakim, "Şiire dökme." uyarısında bulundu.

Avukat şu ilginç örneği de verdi:

"Teröristbaşının kardeşi TRT'ye çıkarıldı. Soyadı Öcalan, ben bile bilirdim; ama yetkililer, 'Kırmızı bültenle arandığını bilmiyorduk.' dedi. Müvekkilim, Serdar Sertçelik'in suçlu olduğunu, arandığını nereden bilecek?"

"TRT yöneticileri hakkında suçluyu kayırmadan işlem yapıldı mı? Bilmek istiyorum."

14.55 Sanık Ramazan Kubat, Mustafa Çotuk dışında diğer sanıkları da Sertçelik'i de tanımadığını söyledi.

Sertçelik'i Çotuk'un yanında gördüğünü ifade eden Kubat, onu İstanbul'a, kız arkadaşıyla tatil yaptığı yere bıraktıklarını belirtip, "Kız arkadaşının ifadesi alındı mı?" diye sorunca Hakim, o dosyanın ayrı yürütüldüğünü belirtti.

14.50 Serdar Sertçelik'in KKTC'den gelmesine aracılık eden sivil sanıklardan Nurullah Özgür Kopuk, "Ben vatandaşlık görevimi yaptığıma inanıyorum. 'Vatana, millete bir faydam olur mu?' dıye düşündüm." şeklinde konuştu.

14.49 Gökhan Karaca'nın avukatları ise iddianamenin Ayhan Bora Kaplan davasını sulandırmak ve akamete uğratmak amacıyla alelacele hazırlandığını öne sürüp Serdar Sertçelik'in firarıyla ilgili olarak da şu iddiada bulundu:

"Bu şahıs durup dururken yurtdışına kaçırılmadı. Ayhan Bora Kaplan davasının tüm sanıklarının onu malzeme yapması ve davayı sulandırma amaçlı."

14.16 Emniyetçi sanıklardan savunmasını yapan son isim, Komiser Gökhan Karaca, Serdar Sertçelik'e doktor raporu alınması sürecini anlatıp, "Gözaltına alınmasında sakınca vardır." ibareli ikinci raporun Savcı Mustafa Kaya'nın talimatıyla alındığını söyledi.

Hakim, bu sanığa da doktorla görüşen polisin kim olduğunu sordu. 

Gökhan Karaca şu karşılığı verdi:

"Arayan bende kayıtlı biri değildi. Dış personel olabilir, 55 ekip var. Muhtemelen boştaki bir ekip gitti."

"Bizim şube değil Asayişte görevli ekip de olabilir. Öyle gücüm olsa rapor alır, kendimi gözaltına aldırmazdım."

13.53 Metehan İlkyaz'ın avukatı şunları da kaydetti:

"Serdar Sertçelik'i kaçırmak için ne yapmış, araba mı tahsis etmiş? Kolundan tutup İstanbul'a mı götürmüş? Gazeteler böyle yazdı. Var mı böyle bir şey? Gazete haberlerine göre mi iddianame hazırlanıyor?"

Sivil sanıklarla işbirliği yapıp Sertçelik'in kaçmasını sağlamakla suçlanan İlkyaz, sivillerle birbirlerini tanımadıklarının ortaya çıktığını söyledi.

İlkyaz'ın avukatı da iddianamedeki tek somut olgunun doktor raporu olduğunu, doktor raporunun hiçbir yerinde de Metehan İlkyaz'ın bulunmadığını anlatıp, "Raporu değiştirten savcının ifadesi alınmış mı? Raporunu değiştiren doktorla ilgili bir işlem yapılmış mı?" diye sordu.

13.49 Komiser İlkyaz, KOM'da geçen Temmuz'dan sonra göreve başladığını, öncesinde Diyarbakır'da görev yaptığını, ekipler amiri olarak havaalanından şubeye ve adliyeye sevkinde görev alma dışında Sertçelik'le temasının olmadığnı anlatıp, "Niye burada olduğumu bilmiyorum." dedi.

Sivil sanıklarla işbirliği yapıp Sertçelik'in kaçmasını sağlamakla suçlanan İlkyaz, sivillerle birbirlerini tanımadıklarının ortaya çıktığını söyledi.

İlkyaz'ın avukatı da iddianamedeki tek somut olgunun doktor raporu olduğunu, doktor raporunun hiçbir yerinde de Metehan İlkyaz'ın bulunmadığını anlatıp, "Raporu değiştirten savcının ifadesi alınmış mı? Raporunu değiştiren doktorla ilgili bir işlem yapılmış mı?" diye sordu.

13.20 Saat 13.20 itibarıyla duruşmaya devam ediliyor. Tutuklu komiser Metehan İlkyaz savunmasını yapıyor.

12.49 Bora Kaplan'ı Esenboğa'da yere yatıran komiser olarak tanınan Gültekin savunmasını şöyle tamamladı:

"Bora Kaplan dosyasından dolayı can güvenliği kararım var.Koruma henüz verilmedi.Bu davanın soruşturması sırasında ise silahlarım alındı. Silahlarımı ve beraatımı talep ediyorum.

Ufuk Gültekin'in avukatı ise Serdar Sertçelik'e o raporu veren doktorun korkudan, "Polisler bana baskı yaptı." dediğini öne sürerken şöyle tahliye talebinde bulundu:

"Ayhan Bora Kaplan'a operasyon yapan bu polisleri tahliye etmezseniz bir daha aynı cesareti gösterecek memur bulamazsınız."

12:41 Gültekin, Sertçelik'in vurulmasından sonra doktordan alınan raporda yer alan, "Gözaltına alınmasında sakınca vardır." ibaresinin Savcı'nın isteği üzerine yazıldığını söyleyince Hakim, "Doktorla muhatap olan, yanınızdaki o polis önemli. Kimdi o? Hatırlayınca bildirin." dedi.

12.40 Gültekin, Serdar Sertçelik'le diyaloglarına ilişkin olarak da, "Biz vatandaşa savcı, hakim gibi yaklaşmayız. Nabza göre şerbet mi dersiniz; karşıya güven vermeden bilgi alamazsınız." dedi.

Gültekin, Sertçelik'in vurulmasından sonra doktordan alınan raporda yer alan, "Gözaltına alınmasında sakınca vardır." ibaresinin Savcı'nın isteği üzerine yazıldığını söyleyince Hakim, "Doktorla muhatap olan, yanınızdaki o polis önemli. Kimdi o? Hatırlayınca bildirin." dedi.

12.17 Komiser Gültekin, hükümete darbeyle suçlandıklarını hatırlatırken, daha Kasım'daki görüşmede Serdar Sertçelik'in, "Cevheri Güven benimle görüşmek istedi." demesi üzerine, "Sakın görüşme. Onlar FETÖ'cü, hükümete karşı kullanırlar." uyarısında bulunduğunu anlattı.

12.04 Tutuklu komiser Ufuk Gültekin, Savcı'nın, "Gizli tanık olup olmayacağına ben karar vereceğim." demesi üzerine Serdar Sertçelik'in ifadesini alıp Savcı'ya gönderdiklerini, daha sonra Sertçelik'i Savcı'ya götürdüklerini, onun da ifadesini aldığını anlatırken şu ifadeleri kullandı:

"Serdar Sertçelik çok uyanık, çok zeki bir çoçuk. Zaten Erk Acarer de böyle söylüyor."

11.50 Demircan, "Serdar Sertçelik'in kaçışında Emniyetin ne menfaati olabilir? Gizli tanık, verdiği 17 sayfa ifadedeki bilgileri araştırıyoruz. Kaçması bizi zor duruma sokmuştur." dedi.

Kerem Gökay Öner'ın her şeyden bilgisi olduğu halde neden böyle ifade verdiğini bılmediğini belirten Demircan, uluslararası bir örgüt olan Ayhan Bora Kaplan suç örgütü ve uzantıları tarafından kendilerine operasyon yapıldığını söyleyip tahliyesini ve beraatini istedi.

Kerem Gökay Öner'ın her şeyden bilgisi olduğu halde neden böyle ifade verdiğini bılmediğini belirten Demircan, uluslararası bir örgüt olan Ayhan Bora Kaplan suç örgütü ve uzantıları tarafından kendilerine operasyon yapıldığını söyleyip tahliyesini ve beraatini istedi.

11.40 Şevket Demircan, Serdar Sertçelik'le görüşmelerinde kullandığı ifadeler için şöyle konuştu:

"Kandırma demeyelim; iyi görünmek için yaptığım görüşmelerdir. Başka niyetim yoktur."

11.27 Demircan, dönemin KOM Müdürü Kerem Gökay Öner'in, kendisiyle ilgili, "Görüşmelerini özel bir odada yapardı." iddiasının kesinlikle yanlış olduğunu, ayrıca Öner'in, Serdar Sertçelik'in Kıbrıs'tan geleceğini ve gizli tanık olduğunu bildiğini de kaydetti.

11.26 Tutuklu sanık eski KOM Müdür Yardımcısı Şevket Demircan, görevi kötüye kullanma suçlamasına karşılık, "Bütün görevlerimi sıralı amirlerimin ve adli mercilerin bilgisi içinde gerçekleştirdim." savunmasını yaptı.

11.08 Kerem Gökay Öner, gizli tanık Serdar Sertçelik'in kaçma/kaçırılma sürecinde hicbir dahli olmadığını kaydedip, "Bana kaçtığı konusunda da bilgi verilmedi. Sertçelik'le ne telefonla ne yüz yüze ne internetle görüştüm. Tanımıyorum, dosya üzerinde şüpheli olarak görüyorum."  dedi.

11.07 Öner daha önceki ifadelerini tekrarlayıp yardımcısı Şevket Demircan'ı suçlarkan, yaşananlardan sonra görevden ayrılmak istediğini, bunun için sadece Ankara Emniyet Müdürüne değil devletin farklı kademelerine de gittiğini açıkladı.

10.55 Savunma yapan ikınci sanık eski KOM Müdürü Kerim Gökay Öner, Bora Kaplan'a yapılan operasyon hakkında bilgi verirken Serdar Sertçelik'ten "Kıbrıs ülkesinden gelene kadar haberinin olmadığını" söyledi.

Bunun üzerine bir sanık avukatı, "Kıbrıs ülkesi yok, KKTC var." diye tepki gösterince Öner, ifadesini "KKTC" diye düzeltti.

10. 48 Çelik'in avukatı Cengiz Varol da Cumhur İttifakına darbe iddiasıyla başlatılan soruşturma sonucu hazırlanan iddianameyle dağın fare doğurdugunu belirtip, bu operasyonun Emniyetin moral motivasyonunu kırdığını ve suç örgütleriyle mücadelenin darbe aldığını kaydetti.

10.47 Çelik, telefonlarını gizlemediğini belirtip, "Devletten ne gizleyebilirim?" derken evinde arama yapıldığını, kapısının çilingirle açıldığını söyledi.

10.36 Özgecmişini anlatan Çelik, "Suçlamaların tümünü işlemediğim ve işletmediğim içın reddediyorum. Örgütlerle mücadele eden sıralı amirler tutuklanırsa devlette zafiyet yaşanır. Örgütün karşı operasyonuna maruz kaldığımızı düşünüyorum." dedi.

Murat Çelik tahliyesini ve beraatını isterken, "İtibarımız var." ifadesini kullandı.

10.27 Hakim, Av. Sidar Yurtçiçek'in katılma talebini reddettikten sonra sanıkların savunmalarını almaya başladı. Savunma yapan ilk sanık, dönemin Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik oldu.

10.23 Bora Kaplan davası avukatlarından Sidar Yurtçiçek bu davaya katılma talebinde bulundu. Talep değerlendirilirken ayakta kalan avukatlardan birisi, Mahkeme Başkanı'na, "11 haftalık hamileyim, nasıl dayanacağımı bilmiyorum."  dedi.

Başkan, "Büyük salon olup olmadığını sorduk, başka duruşmalar varmış." karşılığını verdi.

10.17 Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek davada çok sayıda katılımcının küçücük duruşma salonuna nasıl sığacağı merak ediliyor.

Salona ilk alınan tutuksuz sanık eski KOM Müdürü Kerim Gökay Öner'in üç korumayla gelmesi dikkat çekti.

Sanık avukatlarının salona alınmasına başlandı.

Sanıkların birer yakınının salona girmesine izin verildi.

Nihayet basın mensupları da ayakta kalma pahasına salona girebildi.

KİM NEYLE YARGILANIYOR?

Suç örgütü lideri olmakla suçlanan Ayhan Bora Kaplan'la ilgili davanın sanığı ve gizli tanığı Serdar Sertçelik'in yurt dışına kaçırılmasına ilişkin açılan davanın ilk duruşması 18 Temmuz Perşembe günü Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlayacak. 

İddianamede, dönemin Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, eski Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner, eski Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan, eski Şube Komiserleri Ufuk Gültekin, Gökhan Karaca ve Metehan İlkyaz ile sivil sanıklar Nurullah Özgür Kopuk, Ramazan Kubat, Adem Kaçan, Mustafa Çotuk ve Erdoğan Sertçelik yargılanacak. 

Davanın tutuklu sanıkları Murat Çelik, Şevket Demircan, Ufuk Gültekin, Metehan İlkyaz ve Gökhan Karaca hakkında, görevi kötüye kullanma, göreve ilişkin sırrın açıklanması, suçluyu kayırma ve tanığı etkilemeye teşebbüs suçundan 4'er yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor. Kerem Gökay Öner hakkında ise “tanığı etkilemeye teşebbüs” suçları hariç, benzer suçlamalar yöneltiliyor.

İDDİANAMEDEN

Polislerin arasında bulunduğu 11 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, polis olan şüphelilerin Serdar Sertçelik'i, hakkında gizli tanıklık kararı dahi alınmadan önce ve tüm soruşturma süreci boyunca görev ve yetkileri olmadığı halde koruyucu tavır takındıkları savunuluyor. Sertçelik'in ev hapsi kararını ihlal etmesi üzerine hakkında 24 Kasım'da ikinci gözaltı kararı verildiği anımsatılan iddianamede, Murat Çelik'in arasında bulunduğu 6 polisin gözaltı kararının uygulanmasını önlemek amacıyla o dönem ayağından vurulan Sertçelik'in yaralanması nedeniyle gözaltına alınamayacağına dair doktoru yönlendirerek usulsüz rapor aldıkları kaydediliyor. 

İddianamede, bu rapor sayesinde Serdar Sertçelik'in gözaltına alınması kararının yerine getirilmediği ve sonraki süreçte Sertçelik'in konutundan ayrılarak kaçtığı belirtildi. Ancak Sertçelik'in 26 Kasım'daki yaptığı telefon görüşmesinde Ufuk Gültekin ve Gökhan Karaca'ya  yurt dışına gideceğini beyan ettiğine dikkat çekiliyor. İddianamede, polislerin Sertçelik'in İstanbul'a gittiğini bilmelerine karşın şüphelinin bulunmadığına dair tutanak tutarak adli makamları yanılttığı, Sertçelik'i koruyup kayırma amacıyla hareket ettikleri savunuluyor. 

İddianamede, Sertçelik'in 4 Aralık 2023 tarihinde yasadışı yollardan yurt dışına gitmesinin ardından bu sanık polislerin Sertçelik ile irtibat kurmaya devam ettikleri, yaptıkları telefon görüşmelerinde Sertçelik'in davada nasıl ifade vermeleri gerektiği, ifadesinde hangi değişiklikleri yapması ve kimleri ifadesine eklemesi gerektiğine dair yönlendirmeler yaptığı öne sürülüyor.

NE OLMUŞTU?

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının açtığı Ayhan Bora Kaplan suç örgütü davasının 61 sanığı arasında Serdar Sertçelik de yer alıyordu. Sertçelik, aynı zamanda davanın M7 kod adıyla gizli tanığıydı. Dava kapsamında ev hapsine alınan Sertçelik, ev hapsini ihlal ederek Ankara'da 21 Kasım 2023'te gittiği bir çorbacıda ayağından vuruldu. Ancak Sertçelik, doktordan alınan "gözaltına alınamaz" şeklindeki rapor üzerine yeniden evine götürüldü. Sertçelik, 27 Kasım 2023 tarihinde evinden ayrılarak yurt dışına çıktı. Davanın başlamasının ardından ise Sertçelik, 13 Mayıs 2024'te Şevket Demircan ile olan bazı telefon görüşmelerini yayımlamaya başladı. Sertçelik, bu görüşmede özellikle Erdoğan'ın danışmanlarından Mücahit Aslan ve eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ aleyhinde de ifade verebileceği yönünde konuşmalar yaptı.

Sertçelik, Demircan'a "Orada da karşıda Mücahit Aslan var. Bu tarafta Bekir Bozdağ var. Şimdi ben bunu söylediğimde ben iyice kötüye gitmeyeyim müdürüm" derken polis müdürü ise "Bu iki konu ile ilgili söylüyorum, iki konuyla ilgili görüşeceğim ben. Gerek yok istersen sana söyleyeyim. Söylemeyeceğine söylicem. Açık ve net söyleyeyim. Bekir Bozdağ ile ilgili bir şey demiyorum. Muhtemelen söyle derler. O ayrı bir konu. Ama bu diğer konuyla ilgili tabi bakmak lazım" ifadesini kullandı. Gizli tanığı Türkiye'ye dönmeye ikna etmeye çalışan Demircan, özellikle eski Ankara Başsavcısı Yüksel Kocaman ve Başsavcı vekili Ahmet Yıkılmaz ile bilgi olup olmadığını sordu. Demircan, kayda alınan görüşmede "Bize temiz eller operasyonunu sizin ellerinizde başlattığımız haberini verdiler" dedi. 

Daha sonra Youtube hesabı üzerinden yayın yapan Serdar Sertçelik, "Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün AK Parti'ye darbe girişimi" yaptığını, polislerin ifadesini yönlendirdiğini iddia etti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ses kaydının ardından Cumhur İttfakı'na kumpas kurulduğunu öne süren açıklama yaptı. Bunun üzerine savcılık, polisler hakkında hükümete karşı darbeye teşebbüs suçu için anlaşma iddiasıyla soruşturma başlattı. Ancak soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, sanıklara yönelik bu suçlama yer almadı. Bu polisler aynı zamanda İçişleri Bakanlığı tarafından açığa alındı.