AYM, sosyal medyadaki 'kaba ve kırıcı' ifadeleri ifade özgürlüğü ihlali olarak değerlendirdi
Anayasa Mahkemesi, sosyal medya paylaşımında 'noniş' ve 'nonoş' ifadelerini kullanan kişinin adli para cezasına çarptırılmasının ifade özgürlüğünün ihlali olduğuna karar verdi.
AA
Anayasa Mahkemesi (AYM), 'noniş' ve 'nonoş' ifadelerini kullandığı gerekçesiyle hakaret suçundan cezalandırılan kişinin başvurusunu değerlendirerek ifade özgürlüğü hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Mahkeme, sosyal medya üzerinden yapılan kaba ve kırıcı paylaşımların her durumda adli para cezasına çarptırılmasının, demokratik toplumun vazgeçilmez unsuru olan ifade özgürlüğüne caydırıcı bir etki doğuracağını belirtti.
AYM'nin kararına göre, başvurucu müteahhit K.K, bir inşaat projesi sırasında yaşanan anlaşmazlık sonucu sosyal medya üzerinden 'noniş" ve 'nonoş' ifadelerini içeren bir paylaşımda bulunmuş ve bu nedenle hakaret suçundan 1740 lira adli para cezasına çarptırılmıştı. Ancak AYM, bu cezanın ifade özgürlüğüne müdahale olduğunu belirterek kararı iptal etti.
AYM'nin kararında, ifade özgürlüğünün bir dereceye kadar abartıya izin vermesi gerektiği ve sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımların her durumda adli ceza ile cezalandırılmasının beklenmemesi gerektiği ifade edildi. Mahkeme, kaba ve kırıcı ifadelerin toplumda yaygın olarak kullanıldığı bir ortamda, bireylerin birbirlerine benzer ifadelerde bulunmasının normal karşılanması gerektiğini vurgulayarak, ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin demokratik bir toplumda kabul edilemez olduğuna hükmetti.
Mahkemenin, sadece 'noniş' kelimesinin hakaret niteliğinde olduğu sonucuna ulaştığı, başvuruya konu olay dikkate alındığında bunun 'aşırı yorum' olduğu belirtilen kararda, şu değerlendirme yer aldı:
"Mahkemenin, başvurucunun sarf ettiği 'noniş' ile 'nonoş' kelimelerinin aynı manada olup homoseksüel erkekler için kullanıldığını değerlendirmesi ve başvurucunun asıl amacının müştekiyi küçük düşürmek olduğunu kabul etmesi ancak başvurucunun kullandığı kelimelere onun verdiği anlamın ötesinde anlamlar yükleyerek mümkün olmuştur. Anayasa Mahkemesinin altını çizdiği üzere ihtilaflı ifadelere başvurucunun verdiği anlamın ötesinde bir anlam yüklenmemelidir. Mahkeme gerekçesinin başvurucunun ifade özgürlüğüne yapılan müdahale yönünden ilgili ve yeterli olmadığı değerlendirilmiştir.
Açıklanan gerekçelerle Anayasa'nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir."