Banu Parlak'ın güzellik merkezi kurşunlanmıştı: Dilan Polat ve Engin Polat hakim karşısına çıkacak
Şarkıcı ve güzellik merkezi sahibi Banu Parlak’ın iş yerinin kurşunlanmasına ilişkin açılan dava kapsamında Dilan ve Engin Polat çiftinin de aralarında bulunduğu 11 sanık bugün Küçükçekmece Adliyesi’nde hakim karşısına çıkacak.
İHA
Bahçeşehir 1. Kısım Doğa Parkı’nda bulunan sosyal medya fenomeni Banu Parlak’a ait güzellik merkezi 1 Ekim 2023 günü saat 02.00 ve 04.30 sıralarında motosikletli şüphelilerce kurşunlanmıştı.
Olaya ilişkin hazırlanan iddianame kapsamında Dilan ve Engin Polat çiftinin de ‘azmettirme’ suçundan cezalandırılması istenen davanın görülmesine bugün Küçükçekmece Adliyesi’nde başlanacak.
"BAŞIMA BİR ŞEY GELİRSE POLAT ÇİFTİ SORUMLUDUR" DEMİŞTİ
Banu Parlak Dilan Polat ve Engin Polat'ın kendisini vurdurması için tetikçi tuttuklarını iddia ederek, "Başıma bir şey gelirse Polat çifti sorumludur" demişti.
Parlak şunları söylemişti;
"Dilan Polat ile ilk düşmanlığımız ben güzellik merkezi açtığımda başlamıştı. 'Benim güzellik merkezim varken sen nasıl güzellik merkezi açarsın' diye... Sonrasında olaylar kapandı. Ben kapandı sanmışım bunlar oturdukları semtte bir gencin parasını alarak borç adı altında bu parayı geri vermek için de Banu Parlak'ı vurmayı şart koşmuş, çocuk da yapmamış.
Daha sonra çocuğu içeri aldırıyorlar çocuk çıkınca çocuk çıkınca bacağından vuruluyor. Çocuk kendisi 'Banu Parlak'ı vur dediler vurmadım. Bu sebepten dolayı paramı vermediler bir de üstüne beni çocuklarımın önünde Dilan Polat ve Engin Polat'ın selamı var diye vurdurdular' diyor.
Ben tek başıma çocuk büyütüyor ayakta duruyorum. Bir anneye silah ile vurdurmak istemek ne demek. Benim artık can güvenliğim olmadığından dolayı başıma bir şey gelirse sorumlusu Dilan Polat ve Engin Polat'tır. Kamu oyununa duyurulur. Adalet gerekeni yapacaktır. Yasal süreçten hepinizi haberdar edeceğim…"
İDDİANAMEDEN
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Dilan Polat’ın sosyal medya hesabından yayınladığı bir videodaki konuşmasında Banu Parlak’a tehdit mesajı gönderdiği açıklanmıştı.
İddianamede bu mesajdan kısa bir süre sonra Dilan ve Engin Polat’ın aldığı ortak karar ile sanık Engin Polat’ın müştekinin iş yerine silahlı saldırı düzenlenmesi için Gürcistan’daki bağlantıları vasıtasıyla kamuoyunda "Daltonlar" çetesi olarak bilinen silahlı organize suç örgütünün firari yöneticilerinden Beratcan ve Batın Can Gökdemir’le iletişim kurduğu aktarılmıştı. Gökdemir kardeşlerin de İstanbul’da özel olarak kiralanan hücre evinde eyleme hazır vaziyette bekleyen sanıklar Batuhan İnci, Yunus Emre Yıldız, Nizamettin Bilgili, Onur Abiç ve İsmail Emre Arifoğlu’na talimat verdiği iddianamede belirtilmişti.
İddianamede, iş yerinin kurşunlandığı ve bu nedenle dış cephesinde bulunan 5 camın 4’ünün değiştiği, saldırı sebebiyle toplam zararın 45 bin lira olduğu kaydedilmişti.
Olayın ardından şikayetçi olan Banu Parlak, kendisini öldürtmek isteyen Polat ailesinden şikayetçi olmuştu. Dilan Polat ise ifadesinde, tehdit içerikli görüntüdeki konuşmaları Parlak için söylemediğini, kendisine sözlü saldırıda bulunanlara genel olarak çektiğini savunmuştu.
Sanık Engin Polat ise saldırıyı sosyal medyadan duyduğunu, saldırıdan 2 gün önce Banu Parlak’ın sosyal medyadan açıklama yapıp kendilerini suçladığını savunarak, bunu kimin yaptığını bilmediğini anlatmıştı.
İddianamede, Polat çiftinin "birden fazla kişiyle birlikte silahla tehdit suçunu azmettirme" ve "mala zarar vermeye azmettirme" suçlarından toplamda ayrı ayrı 2 yıl 4 aydan 8 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilmişti.
Haklarında yakalama kararı çıkarılan sanıklar Barış Boyun, Beratcan ile Batin Can Gökdemir için ise "silahlı suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "birden fazla kişiyle birlikte silahla tehdit", "mala zarar verme" ve "ruhsatsız silah taşıma" suçlarından ayrı ayrı toplamda 8 yıl 4 aydan 23 yıla kadar hapis cezası istenmişti.
İddianamede, diğer sanıklar Batuhan İnci, İsmail Emre Arifoğlu, Nizamettin Bilgili, Onur Abiç, Yunus Emre Yıldız ve Sezgin Polat’ın farklı suçlardan 2 yıl 4 aydan 23 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.