Barış Pehlivan: 'Biz bu deli işini yaparken sadece like atmak ya da üzülmekle olmaz'
Gazeteci Barış Pehlivan, bağımsız habercilik platformu 12punto'nun YouTube kanalına yayınlanan Özge Uzun ile Filtresiz programında cezaevi 'deneyimlerini' ve mesleki mücadelelerini anlattı. Özge Uzun'un sorusuna içtenlikle yanıt veren Pehlivan, özgürlük mücadelesi uğruna ödediği bedelleri ve bu süreçte yaşadığı duyguları paylaştı.
12punto
Gazeteci Barış Pehlivan, Özge Uzun ile Filtresiz programının ilk konuğu oldu.
Programda dikkat çekici açıklamalarda bulunan Pehlivan, 5 kez girdiği cezaevi sürecini ve adalet arayışını anlattı.
Özge Uzun'un "Şimdi şöyle bir şey hayal etmeni istiyorum senden. Gözlerini kapat. Allah korusun bir daha olmasın, cezaevine girdin. Koğuşa girdin. Normalde tek kişi kalıyorsunuz ama koğuş tek kişilik değil. Genç bir delikanlı var koğuşta. Allah kurtarsın abi, Allah kurtarsın böyle. Baktın, sen bu genç yaşta, hayırdır niye girdin diye sordun gence. Genç dedi ki: 'Duvara Barış Pehlivan'a özgürlük yazdım. 6 ay aldım. Tanımıyorum da abi, ne olduğunu ama girdik işte,' dedi sana. Ne hissederdin?" sorusuna, Barış Pehlivan şu yanıtı verdi:
'KALEMİMİ SATMAYACAĞIM VE KİRALAMAYACAĞIM'
"Çok güzel bir soruymuş. Kendimi tanıtırım herhalde önce. Çok benzer hikayelerle karşılaştığım için, yani içeride gerçekten bizlerin haklarını savunduğu için başı belaya giren insanlarla ben karşılaştım, seni hiç tanımadan, beni hiç tanımadan. Ama bu biraz da şöyle bir şey; ben de hiç tanımadığım milyonlarca insan için bu bedelleri ödüyorum. O milyonlarca insanın çocukları daha iyi, daha huzurlu, daha aydınlık bir ülkede yaşasın diye kendi çocuğuma hasret büyüyorum. Şimdi bu benim işim. Ben bu işi böyle öğrendim. Bu işi böyle yapamadığım anda kalemimi satmayacağım ve kiralamayacağım, o kalemi kendim kıracağım. Ama şunu biliyorum ki, cezaevi çok korkulan bir kavram ya, iyi bir yer değil, cezaevi güzellemesi yapacak kadar aptal değilim ama insan bilmediği şeyden korkar.
'ONLARIN DA UMUTSUZ OLMAYA HAKKI YOK'
O cezaevinin eğer bildikten sonra o korku duvarı açıldıktan sonra cesaretle karşılaşıyorsunuz. Onun için mesela beni cezaevine atmakla korkutamazlar. Aksine ben her cezaevinden çıktığımda daha güçleniyorum. Çünkü onlar benim ömrümden 6 ay aldılarsa ben hayatıma 12 ay katacağım diyorum. Onlar benim 1 yılımı aldılarsa 2 yıl katacağım diyorum. Bugüne kadar hep öyle yaptım, hep öyle de yapmaya devam edeceğim. Ama hiç kimsenin şüphesi olmasın, ben ve benim gibi onlarca meslektaşım, keza sen, bu mesleği hala inatla yapmaya çabalıyorsan, emin ol, emin olsunlar bizi izleyenler, içimizde hala adil, umutlu, çağdaş bir geleceğin olacağına inancımızdan, bu ülkeyi çok sevdiğimiz için. Biz bu umudu koruduğumuz için devam ediyoruz. Onların da umutsuz olmaya hakkı yok"....
'ÖRGÜTLENİN VE DAYANIŞMAYI ÇOĞALTIN'
Pehlivan çarpıcı sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz bu deli işini yaparken, biz bu delilikleri yaparken, onların da el atması gerekiyor. Yani sadece sosyal medyadan like yapıp ya da üzülmekle bu iş olmaz arkadaş. Bu gazeteciler senin ve senin sevdiklerin için bu bedelleri ödüyorlar, sana bu zorlukları göğüsleyebiliyorlarsa sen göğüsleme gücünü kendinde görmeyebilirsin ama en azından o gazetecilerin yayınlarını izle, onların kitaplarını oku, onların yazılarını paylaş. Böylece büyüyebilir bu mücadele ve örgütlensin hepsi. Bu örgütlenmektir zaten. Örgütlenin ve bu dayanışmayı çoğaltın. Emin olun o güzel günler gelecek."
Barış Pehlivan, mesleki dayanışmanın ve toplumsal örgütlenmenin önemine dikkat çekerek, daha adil ve aydınlık bir geleceğe olan inancını vurguladı.