Bülent Ecevit'e dedesinden miras kalan arsaya Suudi Arabistan el koydu: 2 milyar dolarlık arazi

Türkiye Cumhuriyeti'nin eski başbakanı Bülent Ecevit'in, Osmanlı döneminde Mekke Şeyhülislamı olarak görev yapan dedesi Hacı Emin Paşa'dan miras kalan Suudi Arabistan'daki 110 dönümlük arazi, Suudi yetkililer tarafından el konuldu. Ecevit'in devlete bağışlamak istediği, 2 milyar dolar değerindeki bu taşınmazın bedeli ise ödenmedi.

12punto

Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit’e, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Suudi Arabistan’da görev yapan dedesi Mekke Şeyhülislamı Hacı Emin Paşa’dan kalan arazi, Suudi Arabistan hükümeti tarafından istimlak edildi. 2 milyar dolar değer biçilen arazi için istimlak parası da ödenmedi.

Bülent Ecevit’in anne tarafından büyük dedesi olan Suudi Arabistan’ın Mekke Şeyhülislamı Hacı Emin Paşa, görevde olduğu sürede 5 vakıf, 2 medrese ve çok sayıda kütüphaneden oluşan büyük bir külliye kurdu. Ecevit’in dedesi Hacı Emin Paşa’nın koruması altındaki bölge, Mescid-i Nebevi bölgesinde 110 dönümlük bir arazi ile taşınmazları kapsamaktaydı.

TÜRK HACILAR İÇİN DEVLETE BAĞIŞLAMAK İSTEDİ

Sözcü’den Cem Yıldırım’ın haberine göre, Ecevit 1992’de açtığı davayı, 2005’te kazandı. Ardından dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e giderek mirasını Türk hacılarının hizmetine sunmak üzere devlete bağışlamak istediğini söyledi. Konu Diyanet İşleri Başkanlığı’na iletildi ancak bu yönde herhangi bir adım atılmadı.

KONU MECLİSE TAŞINDI

Arsa üzerinde herhangi bir adım atılmaması üzerine, Suudi Devleti 2 milyar dolar değerindeki araziyi istimlak edip parası ödemedi. Ecevit’e miras kalan araziyi TBMM gündemine taşıyan CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, şunları söyledi:

“Mirasın devlete intikali ve taşınmazlardan doğan hakların kullanımı konusunda bugüne kadar somut bir gelişme olmadı. Suudi yönetimi, istimlak ettiği arsaların bedeli de dahil olmak üzere, taahhüt ettiği ödemeleri yapmamıştır. Avukat Lale Beşe, bunun nedeninin Suudi Arabistan Kralı’nın, İstanbul’dan satın aldığı Sevda Tepesi’ne imar izni verilmemesi olduğunu belirtmiştir.”