CHP kurultayı öncesi Gürsel Tekin'den çarpıcı açıklamalar: 3 kez İçişleri Bakanlığı'nı aramış...
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in mahkeme kararıyla görevden alınmasının ardından il başkanlığına kayyum olarak atanan ve CHP'den ihracı istenen Gürsel Tekin, 22. Olağanüstü Kurultay öncesi çarpıcı açıklamalarda bulundu. 8 Eylül'de polis eşliğinde il binasına giriş yapan Tekin, içeri giremeyince İçişleri Bakanı Yerlikaya'yı üç kez aradığını dile getirdi. Hakkındaki ihraç süreciyle ilgili de konuşan Tekin "CHP, beni değil, itirafçıları atsın" diyerek parti yönetimine çağrıda bulundu.
12punto
CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum olarak atanmasının ardından disipline sevk edilen Gürsel Tekin, sert açıklamalarda bulundu. Tekin, “CHP’yi benim kalbimden kimse atamaz. Nevrim döndü. Siz atamazsınız beni. CHP beni değil itirafçıları atsın” ifadelerini kullandı.
CHP’deki kongre sürecine ilişkin görev süresinin akıbeti sorulan Tekin’e, “Kongre düzenlenirse kongrede sizin göreviniz sona ermiyor mu?” sorusu yöneltildi. Tekin ise buna, “Hayır, ermiyor. Tedbir var. Ancak mahkeme sona erdirebilir.” yanıtını verdi.
Parti yönetimine seslenen Gürsel Tekin, “Ey CHP Genel Merkez yöneticileri, milletvekilleri, avukatlar; bana karşı konuşuyorsunuz ama karşıma gelince esas duruşta duruyorsunuz” dedi.
Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gelin tüzüğümüzü alalım. Mahkeme dosyasını alalım. Ben hukukçu değilim, kararı siz verin, altına imza atayım. Daha ne istiyorsunuz? Cumhuriyet Halk Partisi vesayet kabul etmez. Aklınızı başınıza toplayın. Gelin bir an önce ben ve arkadaşlarım da bu meseleyi derleyip toparlayıp partiyi emanet etmek istiyoruz.”
“BEN NE İNCE’YİM, NE DE KILIÇDAROĞLU’YUM”
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dönemine de değinen Gürsel Tekin, “Biz Muharrem’i infaz ettik. Kılıçdaroğlu’nu da sildirdik. Bana geçmez kardeşim, hiç yormayın kendinizi. Ben ne Muharrem İnce’yim ne de Kemal Kılıçdaroğlu’yum” dedi.
“KAYYUM DEĞİLİZ, ÇAĞRI HEYETİYİZ”
TGRT Haber canlı yayınına katılan Tekin, kayyum ataması sonrası yaşananlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Tekin, “Biz kayyum değiliz, çağrı heyetiyiz” ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti:
“Davanın tarafları CHP’li yöneticiler. Tartışmalar 1,5 yıldır vardı, özellikle son 8 ayda parti yöneticileri buna müdahale etmedi. Günün sonunda iptal için başvuran kişiler tarafsız isim listesi bildirdi. Biz bunu kabul etmesek kayyım gelirdi. Biz kayyım değiliz, çağrı heyetiyiz.”
“CHP YÖNETİMİYLE MUTABIK KALMIŞTIK AMA OLMADI”
Sürece ilişkin yaşananları aktaran Tekin, “Sevgili il başkanımız Özgür Çelik şöyle bir açıklama yapacaktı; ‘Yarın bizim partimizin kuruluş yıl dönümü. Çarşamba günü Gürsel abimizi kapıda karşılayacağız’ diyecekti. Burada mutabık kaldık. Olmadı. Oraya girmek istemiyorum. 7 gün canhıraş mücadele ettik. Çünkü biz bir ailenin neferleriyiz. Kol kola vereceğiz, sıkıntı varsa elbirliğiyle çözeceğiz” dedi.
GÜRSEL TEKİN 3 KEZ BAKANLIĞI ARAMIŞ
Tekin sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
“Dikkat ederseniz biz orada tekrar minibüse bindik. Barikat sonradan oluştu. İçişleri Bakanı’nı 3 kez aradım. Sayın Bakan da haklı olarak bazı çağrıların olduğunu söyledi. Ben kendi babamın evine polisle girmek ister miydim? Damarlarımı kesseniz CHP’lilik akar.
CHP’ye polis isteyen ben değilim. Su atan kardeşlerimizi il binasına davet edeceğim. Kimse benim CHP’liliğimi sorgulayamaz. Yüzde 90’ının CHP’li olmadığını biliyorum.”
“CHP BENİ DEĞİL İTİRAFÇILARI ATSIN”
Kesin ihraç talebiyle disipline gönderilmesine ilişkin Gürsel Tekin şu ifadeleri kullandı:
“Sayın Genel Başkanı çok severim. Uzun süre mesaimiz oldu. Sayın Genel Başkan televizyona çıktı ‘Onu attım’ dedi. CHP’yi benim kalbimden kimse atamaz. Nevrim döndü. Siz atamazsınız beni. Ben beklerdim ki sayın Genel Başkanımızdan, şu anda 305 arkadaşımız tutuklu. İçinde il başkanlarımız var, parti meclis üyelerimiz var, bir sürü parti yöneticileri var. Tutuklu olmalarının sebebi 73 tane itirafçı var. Sonra bir döndüm, bunların 24’ü CHP üyesi. Şimdi el insaf edin. Arkadaşlarımızın tutukluluğuna sebep olmuş bu itirafçılarla ilgili bir dava yok. CHP beni değil itirafçıları atsın.
Dava açan kim? CHP’liler. Delileri veren CHP’liler. Ses kayıtlarını veren CHP’liler. Sizin arkadaşınız itirafçılar. Benim hiç bunlarla bir temasım yok. Siz bunlarla niye arkadaşlık yaptınız?
Tuhaf bir dönem yaşıyoruz. Onlarca yüzlerce arkadaşımız tutuklu bununla uğraşmak gerekirken beni infaz ediyorlar. Beni infaz etmeleri gerekiyorsa beni infaz edin kendimi kurban ederim. Beni infaz etmek CHP’yi kurtarmaz. Belediye başkanı arkadaşım beni aramaya korkuyor.”
“CHP VESAYET KABUL ETMEZ”
Süreçle ilgili kendisini eleştirenlere yanıt veren Tekin, meseleyi toparlamak istediklerini belirtti:
“Ey CHP Genel Merkez yöneticileri, milletvekilleri, avukatlar; bana karşı konuşuyorsunuz ama karşıma gelince esas duruşta duruyorsunuz. Öyle ekranlara çıkıp konuşmak yok. Bir tuhaflaşmışsınız, haddinizi bileceksiniz. Kiminle muhatap olduğunuzu bileceksiniz. Size de çağrı yapıyorum. Gelin tüzüğümüzü alalım, anayasamızı yani. Mahkeme dosyasını alalım. Ben hukukçu değilim, kararı siz verin, altına imza atayım. Daha ne istiyorsunuz. Cumhuriyet Halk Partisi vesayet kabul etmez. Aklınızı başınıza toplayın. Gelin bir an önce ben ve arkadaşlarım da bu meseleyi derleyip toparlayıp partiyi emanet etmek istiyoruz.”
KILIÇDAROĞLU'NU ÖVDÜ: "TERTEMİZ, PIRIL PIRIL BİR İNSANDIR”
Eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na destek veren Gürsel Tekin, şu sözleri dile getirdi:
“Kemal Kılıçdaroğlu, olağanüstü bir dönemde çok psikolojik baskı altında kaldı. Biz Muharrem’i infaz ettik. Kılıçdaroğlu’nu da sildirdik. Bana geçmez kardeşim, hiç yormayın kendinizi. Ben ne Muharrem İnce’yim, ne de Kemal Kılıçdaroğlu’yum.
Kılıçdaroğlu hak etmedi bu kadar eleştiriyi. Bu kadar saldırı alan insan ne yapsın? Siyaseten Kılıçdaroğlu elbette eleştirilebilir. Ama bir siyasi partinin genel başkanına ne olduğu belirsiz insanlar tarafından hakaret ediliyorsa, CHP İl Başkanı koltuğuna oturmuş bir tanesi, ne olduğu belli olmayan bir insan eski genel başkanına bu lafları ediyorsa. Siz kimsiniz insanların mezheplerini sorguluyorsunuz? Kirli siyasetinize kutsal değerleri niye alet edersiniz? Kılıçdaroğlu, tertemiz, pırıl pırıl bir insandır.”