Ekrem İmamoğlu Tandoğan mitingine mektup yolladı: 'Milletin vicdanı kazanacak'

CHP’nin Ankara Tandoğan’daki büyük mitinginde Ekrem İmamoğlu’nun Silivri’den gönderdiği mektup okundu. İmamoğlu, "İktidar, yargı eliyle seçimi kazanmaya çalışıyor, başaramayacaklar!" dedi.

12punto

CHP, Genel Başkan Özgür Özel’in katılımıyla, Ankara Tandoğan’da, “Vesayet değil, siyaset! Kayyuma, darbeye hayır!” sloganıyla, binlerce kişinin katıldığı bir miting düzenledi.

Tutuklu İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu da Ankara mitingine mesaj göndererek, “İktidar, önümüzdeki seçimi, yargı eliyle, bugünden kazanmanın yollarını arıyor. Kurdukları masada, kendi belirledikleri rakiplerle yapılacak, göstermelik bir seçime milletimizi razı etmeye çalışıyor. Bu amaçla, önce milletin seçilmiş temsilcilerine diz çöktürmeye çalışıyorlar. Başaramayacaklar” dedi. İmamoğlu, “İl Başkanımız Özgür Çelik İstanbul’da, Genel Başkanımız Özgür Özel tüm Türkiye’de partimizin mücadelesini onurlu, meşru ve güçlü bir şekilde yürütmeye devam edecektir" dedi.

İmamoğlu, mektubunda şunları söyledi:

Cumhuriyetimizin başkentine, bağımsızlık mücadelemizin merkezine, Ankara’nın güzel insanlarına, Mansur Başkanımın hemşehrilerine selam olsun. Değerli hanımefendiler, beyefendiler, kıymetli gençler, sevgili çocuklar… Sizleri Silivri’deki hücremden özlemle, hasretle selamlıyorum. Hepinizi birer birer kucaklıyorum. Vatan, cumhuriyet, bağımsızlık aşkı olan herkes için Ankara çok özel bir şehirdir. Ankara, Cumhuriyettir. Ankara, bağımsızlıktır. Ankara, demokrasidir. Ankara direniştir. Ankara, milli iradenin kalbidir. Ankara, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Milletçe, Cumhuriyet yolculuğuna Ankara’dan çıktık. ‘Ülke, Saray’dan değil Meclis’ten yönetilsin, bir kişinin değil milletin dediği olsun’ istedik. Milletin bu kararını içine sindiremeyenler, kendisini milletin iradesinin üzerinde görenler tarihin her döneminde oldu. Milletimiz, onların hepsine hadlerini bildirdi, yine bildirecek.”

“19 Mart Darbesi’nden bu yana demokrasi tarihimizin en büyük ve milleti daha da yoksullaştıran en ağır maliyetli siyasi operasyonuna karşı mücadele veriyoruz. İktidarın yargı ve kayyımlar eliyle kendi iradesini millete dayatma politikası; demokrasimizi, ekonomimizi aslında milletin ekmeğini baltalıyor. Devletimizin itibarına, milletimizin birliğine, kardeşliğine büyük zararlar veriyor. Milleti hiçe sayan bu anlayış yüzünden, benim vatandaşım her sabah daha yoksul, daha güvencesiz, daha belirsiz bir hayata uyanıyor. İnsanımız, onların yarattığı kriz ve kaos siyaseti yüzünden artık nefes alamıyor. Yalnız Cumhuriyet Halk Partililere değil, tüm muhalif kesimlere yönelik büyük bir kuşatma var. İktidar, önümüzdeki seçimi, yargı eliyle, bugünden kazanmanın yollarını arıyor. Kurdukları masada, kendi belirledikleri rakiplerle yapılacak, göstermelik bir seçime milletimizi razı etmeye çalışıyor. Bu amaçla, önce milletin seçilmiş temsilcilerine diz çöktürmeye çalışıyorlar. Başaramayacaklar. İl Başkanımız Özgür Çelik İstanbul’da, Genel Başkanımız Özgür Özel tüm Türkiye’de partimizin mücadelesini onurlu, meşru ve güçlü bir şekilde yürütmeye devam edecektir.”

“Yargı kumpaslarıyla, belediyelerimizi, İstanbul İl Kongremizi ve partimizin Kurultayını lekelemeye çalışanlar, bize bulaştırmaya çalıştıkları iftira çamurunda boğulacaklar. Devletin hukukunu, milletin vicdanını ve Türkiye’nin yarınlarını istismar edemeyecekler. Türkiye’nin bir kişiden daha büyük olduğunu, bu ülkenin asıl sahibinin millet olduğunu göstereceğiz. Bu milletin hak ettiği huzura huzura kavuşması için, her türlü baskı ve zulme rağmen, büyük bir mücadele vereceğiz. Birleşe birleşe, direne direne kazanacağız. Tüm şiddet ve zorbalıklarına karşı, asla onlar gibi olmadan direneceğiz. Hep birlikte türkü söyler gibi, halay çeker, horon teper gibi direneceğiz. Güler yüzümüzle, temiz kalplerimizle, haklılığımıza olan inancımızla direneceğiz. Milletten aldığımız güçle, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten aldığımız sorumlulukla direneceğiz.”

“Bu, milletimizin kendi iradesine, kendi geleceğine sahip çıkma mücadelesidir. Demokrasiyi koruyamazsak, seçimlerin anlamı kalmazsa, milletçe tarihsel kazanımlarımızı yitiririz, geriye büyük bir yıkım kalır. Siyasi yelpazenin neresinde olursak olalım; bu ülkenin geleceği adına hayallerimiz ne olursa olsun, çok önemli ve acil bir ortak görevimiz var: Milletimizin seçme ve seçilme hakkını eksiksiz kullanabilmesini sağlamakla yükümlüyüz. Siyasi rekabeti hukuk içinde ve sadece millet nezdinde yapılır hale getirmekle yükümlüyüz. Bu çerçevede, tüm siyasi partileri, sivil toplum kuruluşlarını, işçi ve işveren örgütlerini ‘seçim güvenliği ve demokrasi’ görevinde birlikte hareket etmeye davet ediyorum. Çok geç olmadan, hep birlikte, ortak akılla, ortak kuvvetle hareket edelim, demokrasiye, hukuka ve Türkiye’ye sahip çıkalım.”

''İnanıyorum ki, bugün göstereceğimiz kararlılık ve dayanışmayla, çok yakın bir gelecekte, bu ülkeye hep birlikte demokrasiyi getireceğiz. Hukukun üstünlüğünü, refahı ve bolluğu sağlayacağız. Hayatın her alanında adalet ve hürriyet hâkim olacak. Çünkü adaletin ve hürriyetin olmadığı yerde insanın değeri bilinmez. Adaletin ve hürriyetin olmadığı yerde vatanın değeri bilinmez. Vakti dolanlar, bu ülkeye verecek hiçbir şeyi kalmayanlar gidecek. Koltuğuna sarılanlar kaybedecek, milletine sarılanlar kazanacak. Umut verenler, bu ülkeyi güzelleştirecek olanlar, milletine sevgi, saygı duyanlar gelecek. Ama millet bize hangi yetkiyi verirse versin, bize yapılanları biz kimseye yapmayacağız. Kendimizi nasıl görüyorsak, herkesi öyle göreceğiz. Kendimiz için ne istiyorsak, herkes için aynısını isteyeceğiz. Bu ülkede ‘ben devri’ bitecek, ‘biz dönemi’ başlayacak. Bir kişi kaybedecek, milletin vicdanı kazanacak. Güneş her sabah yeniden doğar. Ama hep birlikte sandıklara koşacağımız o Pazar sabahı, bir başka doğacak ve bu güzel ülke, adaletin, hürriyetin sıcaklığıyla aydınlanacak. Her şey çok güzel olacak. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı.”