Gazeteci ve 12punto yazarı Müyesser Yıldız Bora Kaplan davasından bildirdi: Sinan Ateş cinayeti sanığına 'Tahsilatçılık' suçlaması
Organize suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan ve çevresine yönelik kara para aklama suçlamasıyla açılan davada, tanık ve sanık savunmalarında dikkat çeken iddialar öne çıktı. Duruşmada, Ali Cem Ersoy’un bir devir anlaşmasıyla ilgili "Kaplan'ın araya girerek baskı yaptığı" savunması ile sanıkların "mafya tahsilatçısı kullanımı" iddiaları gündem yarattı. Bora Kaplan davasındaki son gelişmeleri 12punto yazarı ve Gazeteci Müyesser Yıldız bildirdi.
12punto
Müyesser YILDIZ 12punto.com.tr
Organize suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Bora Kaplan ve aralarında Kaplan’ın eşi ile yakınlarının da bulunduğu toplam 38 sanık hakkında, “suçtan kaynaklanan mal varlığını aklama” suçlamasıyla açılan davaya devam edildi.
Ankara 77. Asliye Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi yerleşkesindeki duruşma salonunda görülen davanın bugünkü ikinci celsesine tutuksuz yargılanan Bora Kaplan’ın eşi Nazlı Kaplan da katıldı.
DAVA SAVAŞ AKÇAY'IN SAVUNMASIYLA BAŞLADI
Duruşma Dinar Cezaevi’nden SEGBİS’le bağlanan Savaş Akçay’ın savunmasıyla başladı. MASAK’ın sadece SGK kayıtlarına göre değerlendirme yaptığını belirterek, “27 yıldır aralıksız çalıştım. Kesinlikle kara para aklamadım, her işim yasaldır.” diyen Akçay, şirketlerine MASAK raporu alınmadan, usülsüz şekilde el konulduğunu öne sürdü. Savaş Akçay şunları söyledi:
“MASAK raporuna göre, bir şirketimi Bora Kaplan’ın kardeşi Arzu Bulut’a devretmişim. Bu doğru değil. Burada olmamızın sebebi bu hata ve Arzu Bulut’un Bora Kaplan’ın kardeşi olmasıdır. FETÖ şirketlerine de el konuldu, ama aile yardımı yapılmasına izin verildi. Bizde; bırakın ticari hayatımızı, aile hayatımıza müdahale edildi. Ben hangi yıllar arasında suçlandığımı hala anlayamadım. 1999’da babamdan miras kalan arsaya dahi şerh konuldu.”
Savunmalar sürerken duruşma salonuna gelen Bora Kaplan’ın eşi, tutuksuz sanık Nazlı Kaplan kimlik tespitinde, “Evli, 4 çocuklu, ortaokul mezunuyum. Aylık gelirim yok.” dedi.
Savunmasını yapan ikinci sanık, Ayhan Bora Kaplan suç örgütü davasında tahliyesine karar verilen, ancak kara para davasından tutuklu olan Tansel Aktan oldu. Hakkındaki suçlamaları reddeden Tansel Aktan’ın eşi Samira Ağayeva Aktan’ın da bu davada tutuksuz sanık olarak yargılandığı ortaya çıktı. Tansel Aktan, şirketin eşinin üzerinde olmasını, “Eşim Azerbaycanlı. Burada kimsesi yok. Ev benim üstüme. Kendisini güvende hissetmesi için şirketi onun üzerine yaptım, ama tüm iş ve işlemler bana aittir.” açıklamasını yaptı.
Tansel Aktan’la birlikte 12 tutuklu sanğın savunmaları tamamlandı ve tutuksuz sanıkların savunmalarına geçildi.
ABK GARANTÖR OLDU AMA
Tutuksuz sanıklardan Ali Cem Ersoy’un savunması sırasında dikkat çekici bır iddia gündeme geldi. Mekanını ortağı Burak Aydemir’le birlikte Tansel Aktan ve Nihal Akbaba’ya 6 milyona devretmede anlaşamayınca Bora Kaplan’ın arayıp, “Nihal Akbaba aile dostumdur. 5 milyona helalleşin.” deyince anlaştıklarını, ancak devirden sonra 2 milyon alacağının ödenmediğini anlatıp, “Hiçbir suç işlemedim, hatta bu dosyanın mağduru olmam gerekiyor.” diye konuştu.
Bunun üzerine tutuklu sanık Tansel Aktan, 2 milyonu içki firmalarından alacakları sponsorluk ücretiyle ödeme konusunda anlaştıklarını, ancak Ali Cem Ersoy’un bu parayı içki firmalarından aldığını öğrenince ödemediklerini söyleyip şu soruyu yöneltti:
“Bu para için Sinan Ateş cinayetinde yargılanan, dönemin Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal’ı tahsilatçı kılıp üzerimize gönderdi mi? Biz durumu Mustafa Ensar Aykal’a anlattıktan sonra neden hakkımızda Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmadı?”
Ali Cem Ersoy ise bu iddiayı reddedip Mustafa Ensar Aykal’ı tanımadığını, mekanın TMSF’ye devri, ardından gözaltına alınması nedeniyle de suç duyurusunda bulunmaya zamanının olmadığını belirtti.
Ali Cem Ersoy, Bora Kaplan’ın, “Benim kefaletimi benden korktuğu için mi, beni güvenilir bulduğu için mi kabul etti? 5 milyona anlaşması için tehdit, baskım oldu mu?” şeklindeki sorularını da, “Konumu güven verdi. Herhangi bir tehdit, baskı olmadı.” diye cevapladı.
AİLE BOYU YARGILAMA
Bora Kaplan ve Tansel Aktan’ın eşleriyle birlikte Kaplan ile Fethi Koyuncu’nun kardeşleri Arzu Bulut ve Betül Koyuncu’nun da davada sanık olduğu görüldü.Arzu Bulut savunmasında, “Abimin kız kardeşi olduğum için buradayım.” diyerek eşi ve eniştesi arasındaki bir alacak nedeniyle şirketin kısa bir süre kendi üzerine devredildiğini, abisinin bundan bilgisi olmadığını, ama bu yüzden 6 aylık bebeği varken 6 ay ev hapsinde tutulduğunu söyledi.
Sanıklardan Fethi Koyuncu’nun kardeşi Betül Koyuncu ise adına kayıtlı Mercedes’in gerçekte abisine ait olduğu iddiasıyla suçlandığını belirterek 2012’den beri çalıştığını ve aracı kendi kazancıyla aldığını bildirdi. Koyuncu, operasyon görüntülerine kadar Bora Kaplan’ın adını bile duymadığını da kaydetti.
BU SAATTEN SONRA ŞİKAYETÇİ OLACAĞIZ
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Sinan Ateş cinayeti sanığı eski Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal’ın adı bir kez daha gündeme geldi.
Ali Cem Ersoy’un ortağı Burak Aydemir de savunmasında Tansel Aktan ve Nihal Akbaba’dan 2 milyonu alamadıklarını, iyi niyetlerinden dolayı suç duyurusunda bulunmadıklarını, ancak buradaki konuşmalardan sonra bunu yapacaklarını söyledi. Tansel Aktan, Aydemir’e de Mustafa Ensar Aykal’ı kendilerine tahsilatçılık için gönderip göndermediklerini sordu. Burak Aydemir, “Hiçbir şekilde tanımıyorum. Yüz yüze görmüşlüğüm yok. Bu konudan Tansel Bey’i aradıktan bir hafta sonra haberdar oldum. Adını da burada duydum.” karşılığını verdi.
HAKİM "İÇİ KAN AĞLAYA AĞLAYA" VARESTE TUTTU
Tutuksuz sanık Hüseyin Nergis’in savunması sırasında Hakim’i ve salonu gülümseten anlar yaşandı.
Emekli maaşıyla geçinemediği için A sınıfı şehir plancısı kartını Barış Kurt’a kiraladığı için suçlandığını anlatan Hüseyin Nergis, konuşmalarını genellikle bir şiir, fıkra veya fabl ile bitirdiğini, ama mahkemenin mahabetine uymayacağı için bunu yapmayacağını söyleyince gülümsedi. Nergis’in avukatı Baran Yanık da, “Barış Kurt’tan karnesini kiraladığı için gelen bir 17 bin lira var. Yargılanmasının sebebi bu. Burada iki gündür yatlar, kulüpler, milyonlar konuşuluyor.” deyip Nergis’in duruşmalardan vareste tutulmasını istedi. Bunun üzerine söz alan Hüseyin Nergis, kendisinin böyle bir davada yer almasının “Bekri Mustafa’nın Sultanahmet Camii’ne imam olması” kadar ironik olduğunu söyledi. Sonrasında şu diyalog yaşandı:
Hakim: İçimiz kan ağlaya ağlaya bağışık tutacağız sanığı. Duruşmalara katılmazsa herhalde yokluğunu hissedeceğiz.
Sanık Cemil Kumaşçıoğlu: Nezarette beraberdik. Çok güzel türkü de söylüyor.
Hakim: Hiç onlara girmeyelim. Avukatların izni olursa fıkra, şiir savunma kapsamında değerlendirilmez diye düşünüyorum.
Avukatlar: Böyle bir davada olabilir.
FİRARİ GİZLİ TANIK 20 BİN DOLAR BORÇLANMIŞ
Bora Kaplan’ın parasını akladığı öne sürülen kuyumcunun sahibi Kürşat Tan Hakbilir, Bora Kaplan’ın yakınlarının altınlarını kendisinden aldığını belirtirken, “Yıllık cirom 500 milyon. Buradaki 15 kişiden aldığım toplam para 15 milyon lira.” dedi. Bir defasında Bora Kaplan’ın kendisinden 3.5 milyon lira nakit istediğini, bunu veremeyince Kaplan’la 8 ay küs kaldıklarını anlatan Hakbilir, aleyhine ifade veren ve 5 ay tutuklu kalmasına sebep olan firari gizli tanık Serdar Sertçelik’in kendisine olan 20 bin dolar borcu vermediğini kaydetti.
Bugünkü celsede savunması alınan son tutuksuz sanık Bora Kaplan’ın eşi Nazlı Kaplan oldu.
Nazlı Kaplan, suçlamaları kabul etmediğini belirtip, “Ne yaptıysam eşimin talimatıyla yaptım. Buradaki birkaç kişi dışında kimseyi tanımam, bilmem.” demekle yetindi.
Duruşmaya yarın devam edilecek.