Getir depo çalışanları hakkını arıyor: Sendikaya girdikleri için kovuldular, eyleme başladılar

Maaşlarının yan haklarla birlikte zamlanması ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle iş bırakan Getir depo çalışanları seslerini duyurmak için eyleme başladılar. 

Haber.Sol'a konuşan Vardiya Amiri Kürşat Bildircin taleplerinin düzenli olarak işveren tarafından reddedildiğini dile getirirken, Nakliyat-İş sendikasında örgütlenmelerinin ardından çıkışlarının verildiğini söyledi.

“Burası bir akvaryum, akvaryuma balıkları atmışlar, büyük pastayı kendileri yerken içeriye üçer beşer tane yem atıyorlar” diyen Bildircin hakları için verdikleri mücadeleden vazgeçmeyeceklerini duyurdu.

İşçilerin talepleri şöyle:

Maaşların iyileştirilmesi

Yemekhane şirketinin değişmesi

Primlerin sabitlenmesi

Promosyon haklarının verilmesi

İçerideki sosyal alanların genişletilmesi

Yemekhanede hijyen kurallarına uyulması

İş sağlığı ve güvenliği kurallarının hayata geçirilmesi

Bildircin, sabah saatlerinde yaşananları şöyle anlatıyor: “Arnavutköy ekibi uzakta olduğu için hiç kimseye de seslerini duyuramıyorlar. Bu sebeple böyle bir adım attık. Ben vardiya amiriyim, alt yöneticiyim. Bu sabah hepimize bir haber geldi, sendikaya üye olduğumuz için çıkışımız verilmiş. Arkadaşlar dışarı çıkıp iş bırakınca ‘işe geri dönün’ mesajları atılmaya başlandı.”

"BANA PARA TEKLİF EDİYORLAR"

Açıklamasının tamamı şöyle:

“Şartlarımız yerine getirilene dek, işten de atsalar biz iş başı yapmıyoruz. Jandarma gelmiş hemen buraya, jandarmalık ne durumumuz var? Hepimiz bu ülkenin evladı değil miyiz? Onlar da bizim gibi ekonomik şartlarda yaşamıyorlar mı? Ben Getir’e ne veriyorsam aynısını almak istiyorum. Götürdüğüm ürünleri kendime de sipariş verebilmek istiyorum. Benim arkadaşlarım 19 bin 900 TL’ye çalışıyor. Giyim deseniz en alt tabaka, yemek zaten yemeden çalışıyorlar. Her şey bir yere kadar. 

Yönetimin yaptığı bu baskıya bir dur demek için Anayasal hakkımızı kullanarak eylem başlattık. Taleplerimiz karşılanana kadar içeri girmeyeceğiz; buradan süpürülsek de, jandarma zoruyla götürülsek, işten de atılsak, aç da kalsak bu davadan vazgeçmeyeceğiz. 

Maltepe, Ayazağa, İzmir, Tuzla ve diğer depolarda çalışan tüm emekçi kardeşlerimize sesleniyorum: ‘Aynı şartlarda çalışıyorsunuz biliyorum. Gelin bir olalım, birlikte olalım. Eğer biz tek vücut olursak haramilere karşı kazanacağız. Eğer korkarsanız, baskıyla, parayla, teklif aldığınız makamlarla geri adım atarsanız sadece ekmek kazanırsınız ama onurunuzu, şerefinizi her gün burada bırakıp çoluğunuzun çocuğunuzun yanına giderseniz. 

Bana para teklif ediyorlar. Kapı 150 bin liradan açıldı, bu rakam daha da yükselecektir umrumda değil. Buradaki arkadaşların hakları onlara verilene kadar hiçbir yere gitmeyeceğim. Söyleyeceklerim bu kadar.”

İşçiler çalışma koşullarına dair defalarca yaptıkları şikayetlerin dikkate alınmadığını anlattılar. İşyerinde haşere sorunu, tuvaletlerde hijyen sorunu yaşadıklarını belirten işçiler, seslerini çıkardıklarındaysa yönetimin kendilerini tazminatsız işten çıkarma peşinde olduğunu dile getirdiler. İşçiler çalışma koşullarının düzeltilmesi taleplerine kulak tıkayan şirketin "İş çıksın da nasıl çıkarsa çıksın" anlayışında olduğunu ifade ettiler.

Direnişin sürdüğü depo önünde Türkiye Komünist Partisi adına konuşan Selim Deniz Rüşvenli, Getir işçisinin haklı mücadelesinde desteğe geldiklerini söyledi ve Getir patronunun işçilerin alın teriyle her geçen gün cebine milyonlar koyduğunu vurguladı.

Rüşvenli, “Sizden çaldıklarını geri alacağız. Daha iyi çalışma şartlarında çalışmanız için elimizden gelen desteği vereceğiz. Hep yanınızda olacağız” dedi.