İmamoğlu, Erdoğan'a yargılandığı davayı hatırlattı: 'Adliye koridorlarını en iyi sayın Cumhurbaşkanı bilir'

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) ve Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü'nde gazetecilere açıklamalarda bulundu.

İmamoğlu, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın tutuklanmasına tepki gösterdi.

30 Ekim'de tutuklanan ve yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'i de hatırlatan İmamoğlu, Akpolat ve Özer'e yapılan uygulamaları eleştirdi.

İmamoğlu, Akpolat'ın yaşadıkları için 'itibarsızlaştırma zulmü yapılıyor' ifadesini kullandı.

"Bu bahsettiğim zulüm, itibarsızlaştırma, yasanın, hukukun yerle bir edildiği meseleleri cezaevini adliye koridorlarını en iyi sayın Cumhurbaşkanı bilir" diye İmamoğlu, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 90'lı yıllarda yargılandığı davaya dikkat çekti.

İmamoğlu şunları söyledi:

"Biliyorsunuz sayın Cumhurbaşkanı 90’lı yıllarda yargılandı. Hep o günlerden şikayet eder ama o kötü dediği zamanda hem de çok daha ağır bir suçla yargılandı o dönemde. Ama o dönemde hem de DGM gibi üst yetkili mahkemelerde süreç yönetildi. Ona rağmen sayın cumhurbaşkanı duruşmalara elini kolunu sallaya sallaya gitti geldi. Olması gerektiği gibiydi. Hakkında karar verildi, yine oradan elini kolunu sallaya sallaya ayrıldı. Ardından zaman geçti itiraz etti ve tam 2 yıl yine görevini yaptı. Ceza aldı, 4 ay hapis yattı ve ondan sonraki süreç hepimizin malumu.

Yargının o gün aldığı kararı konuşmuyorum, yargılanma biçimine, mahkemeye gidişine baktığınızda, kimse sabahın köründe ev basıp onu gidip evinden almadı. Biz 30 yıl öncesini adalet olarak arar haldeysek çok kötü durumdayız. Gerisini konuşmak boş. Başından beri anlattığımız mesele bu. 

80 günü aştı neredeyse, apar topar hapse atılan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in hala iddianamesi yazılmadı. Yargının silah gibi kullanıldığı bir dönem daha Türkiye'de  bilmiyorum.

Bunu seyretmek ‘Bana bir şey olmaz’ demek kadar bir insanın kendisini aldatması düşünülemez. Sakın hiç kimse ‘Bu bana değil ki’ diye düşünmesin. Bugün yandaş gibi gözüken yanında gibi duranlar dahil öyle bir an gelir ki çıkarına ters düşersin bir gecede seni alabora eder, bir sabah vakti de senin kapını çalarlar.

Kusuru olan, kamuyu zarara uğratan varsa hesabını versin, vermek zorunda. Ama yargılamanın bir biçimi var."

"BU KÖTÜLÜKLERİ YAPAN HERKES HESAP VERECEK"

Akpolat için hukuki mücadelenin süreceğini belirten İmamoğlu, açıklamalarını şöyle bitirdi:

"Bu şekilde olan uygulamaya karşı mücadeleye devam edeceğiz. Bir yandan işimizi yaparken bir yandan Rıza Akpolat için itirazlar yapılıyor. Bu ülkenin en önemli kamu kurumlarına iş yapmış bir kişiye uydurma suç isnat ediliyor ama çete kurma suçlaması yönelttiği kişinin kullandığı şirketle iş yapan kurumlarla ilgili hiçbir adım yok. Kusuru, hatası olan varsa cezasını çeksin ama adaletli olmak görevimiz. Biz ise adaleti mumla arıyoruz. Bu kötülükleri yapan, kul hakkı yiyen herkes hem bu dünyada hem öbür dünyada çok ağır hesap verecek."