'İran'ı rahatsız edeceğiz' diyen TRT Genel Müdürü'nden geri adım

“İran’ı rahatsız edeceğiz” sözleriyle gündeme gelen ve İran’ın tepkisini çeken TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı, sözlerinin bağlamından kopartıldığını savundu. Sobacı, sözlerinin ‘yayıncılık rekabetiyle’ ilgili olduğunu söyledi.

12punto

TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı'nın Bursa Uludağ Üniversitesi'nin akademik yılı açılış töreninde söylediği "İran'ı rahatsız edeceğiz" sözleri tepkilere neden oldu.

Sobacı'nın bu sözlerine İran Radyo Televizyon Kurumu Dünya Servisi’nin başındaki isim olan Ahmed Noruzi de tepki göstererek “Siyonist rejimin Filistin ve Lübnan'daki günlük katliamlarını bildirmeye odaklanmışken, sağlıksız ve tedbirsiz açıklamalarla dikkatimiz dağılmadan, uygun mütekabil önlemleri alma hakkımızı saklı tutuyoruz. IRIB olarak Türk yetkililerin bunu haklı olarak kınamasını ve açıklamasını umuyoruz." ifadelerini kullanmıştı.

"BAĞLAMINDAN KOPARTILDI"

Sobacı, kendisine yönelik gelen tepkilerin ardından yaptığı açıklamada “İran'ı rahatsız etmek durumundayız” ifadelerinin bağlamından kopartılarak aktarıldığını savundu.

Sobacı, açıklamasında sözlerinin TRT’nin Farsça yayına başlamasının ardından yayıncılık rekabetine ilişkin bir vurgu olduğunu söyledi.

Açıklamasında, 9 Ekim'de yaptığı konuşmanın ardından İran'dan gelen tepkiye isim vermeden değinen Sobacı, "TRT'nin Filistin meselesindeki hassasiyeti asla sorgulanamaz" ifadelerini kullandı.

Sobacı'nın yazılı açıklamasının tamamı şu şekilde: 

"Bursa Uludağ Üniversitesi'nde yaklaşık bir saat süren akademik içerikli ve irticalen yaptığım konuşmanın ‘uluslararası yayıncılıkta rekabet’ bölümünde yer alan bir cümle, öncesi ve sonrası dikkate alınmadan bağlamından koparılarak suni bir çerçevede gündem yapılmıştır.

Söz konusu bölümde TRT'nin uluslararası yayın ağını genişlettiğine İşaret edilerek; son dönemde TRT'nin Almanca ve Rusça'ya ek olarak Afrika, Fransızca, İspanyolca ve Balkan dijital haber platformlarını kurduğu, Türkiye'nin kamu yayıncısı olarak bunun TRT'nin en temel sorumluluklarından biri olduğu ve bu alanlarda ciddi bir rekabet içinde bulunduğu vurgulanmıştır.

Bağlamından koparılan cümle de TRT Farsça'nın kurulmasının ardından bu dilde yaşanacak yayıncılık rekabetine ilişkin bir vurguyu içermekteydi. Çünkü TRT yayın yaptığı tüm dillerde gösterdiği yayıncılık başarılarıyla ses getirmekte ve o dillerdeki uluslararası rakip yayıncıları bu yarış içinde rahatsız etmektedir.

TRT'nin tüm kanallarıyla İran dâhil bölge ülkeleriyle ilişkilerin gelişmesine katkı sunan yayıncılık çizgisi ortadadır. Bu yayıncılık rekabeti ortamında, TRT Farsça'nın gelişmekte olan Türkiye-İran ilişkilerini medya alanına da yansıtacak bir mecra olacağına inanıyoruz.

"TRT'NİN FİLİSTİN MESELESİNDEKİ HASSASİYETİ SORGULANAMAZ"

Dolayısıyla söz konusu konuşmada Türkiye-İran ilişkileri kastedilmediği gibi, resmî dış politikamız Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Dışişleri Bakanlığımızın ve İletişim Başkanlığımızın açıklamalarında temsil edilmektedir. TRT bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu çizgi doğrultusunda yayıncılık faaliyetlerine devam edecektir.

Filistinli kardeşlerimizin maruz kaldığı soykırımı dünyaya anlattığı için İsrail'in silahlı ve bombalı saldırılarının hedefi olan, işgalciler tarafından yayınları engellenmeye çalışılan, Gazze'deki soykırıma dair her gün yeni ve ses getiren içerikler üreten TRT'nin Filistin meselesindeki hassasiyeti ise asla sorgulanamaz.

TRT olarak insan ve hakikat odaklı yayınlarımızla dünyanın dört bir yanında sesi duyulmayanların sesi olmaya, görmezden gelinenleri görünür kılmaya devam edeceğiz."