Marmara Depremi'nin 25. yılında acılar tazeliğini koruyor: Hayatlarını kaybedenler anıldı

17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi'nin üstünden çeyrek asır geçerken, acılar tazeliğini koruyor. Merkez üssü Gölcük'te düzenlenen programa katılan AFAD Başkanı Okay Memiş, "Her 10 yılda bir 7 büyüklüğünün üzerinde depremle sarsılıyoruz. Her 5 yılda bir 6.5 büyüklüğünde depremle sarsılıyoruz. Her 3 yılda bir de 6 büyüklüğünde depremle sarsılıyoruz. Coğrafyamız bize depremin ne kadar önemli, gerçek ve ne kadar etkili olduğunu hatırlatıyor" dedi.

İHA

17 Ağustos 1999 tarihinde saat 03.02'de 45 saniye süren Kocaeli merkezli depremin üstünden 25 yıl geçti. 18 bin 373 kişi hayatını kaybederken, 48 bin 901 kişi yaralandı, yüzlerce kişi de sakat kaldı.

Merkez üssü Gölcük'te deprem şehitlerini anmak ve deprem gerçeğine dikkat çekmek için program düzenlendi. Programda Kavaklı Sahili'nde kurulan stantta yurttaşlar bilgilendirildi. Programda konuşan Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, “Her türlü afetle her zaman karşılaşabilmemiz mümkün.

Deprem bölgesinde yaşıyoruz. Dolayısıyla yeni canların kaybının önüne geçmek elimizde. Bununla ilgili yapılması gereken az önceki görüntülerde de vardı. Çalışmaları yapılıyor. İlmin, fennin gerektirdiği şekilde eğer biz konutlarımızı, işyerlerimizi yaptığımız takdirde o zaman bu kayıplarla karşılaşmayacağız demektir. Gölcük merkezde bir kentsel dönüşüm yapılıyor.

36 dönüm alanda iki katı iki katı yeraltı otoparkı ve sonrasında 406 iş yeri ve 360 konuttan meydana geliyor. Bizler eğer konutlarımızı dönüştürür, sağlam hale getirirsek bundan sonrakileri de sağlam yaptığımız takdirde deprem anında hasar görecek ya da bir afet anında hasar görecek bina sayısı azalacaktır. Dolayısıyla alacağımız tedbirlerle uğranılacak zararı her zaman azaltmak önüne geçmek mümkün” dedi.

"YAKLAŞIK 30 BİN TANE KONUT YENİLENDİ"

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, “İki binli yılların başından itibaren bugüne kadar aldığımızda şehrimizde yaklaşık 30 bin tane yeni konut gerek TOKİ gerek emlak konut gerekse kent konut belediyemizin şirketi eliyle yenilendi. Şu anda bir tanesi Gölcük Merkez Mahallesi'nde olmak üzere şehrimizin farklı ilçelerinde 7 tane farklı noktada kentsel dönüşüm çalışması devam ediyor.

1999 tarihi öncesinde yapılmış toplam 160 bin binayı 2007 esas aldığımızda 2997'den önce yapılmış olan toplam 250 bin binayı hızlı tarama yöntemiyle riskli binalar yönetmeliğinin ek A protokolü gereğince taradık ve taramalarımızı tamamladık.

Bu manada tarama faaliyetlerini tamamlayan ilk şehir olmanın gururunu da yaşıyoruz. Kocaeli'de toplam 315 bin bina var. Bu 315 bin binanın 250 bin tanesi 2007 yönetmeliğinden önce yapılmış binalar. 160 bin tanesi 1999 depreminden önce yapılmış. Ön taramaya göre veriler şunu gösteriyor. 130 bin bağımsız birim, 30 bin kadar da ticari birimin önümüzdeki süreçte depreme kadar dönüştürülmesi gerekiyor” diye konuştu.

"DEPREMDEKİ EN ÖNEMLİ RİSK AZALTMA KENTSEL DÖNÜŞÜM"

Türkiye'nin bir deprem bölgesi olduğunu ve yıllar bazında oluşan depremlerin skalasını açıklayan AFAD Başkanı Okay Memiş, “Her 10 yılda bir 7 büyüklüğünün üzerinde depremle sarsılıyoruz. Her beş yılda bir 6.5 büyüklüğünde depremle sarsılıyoruz. Her 3 yılda bir de 6 büyüklüğünde depremle sarsılıyoruz. Coğrafyamız bize depremin ne kadar önemli, gerçek ve ne kadar etkili olduğunu da hatırlatıyor. Afet yönetiminde 3 aşama var. Bir afet öncesi risk azaltma diyoruz.

1 liralık harcama yapmakla 12 liralık maliyetin önüne geçiyorsunuz. Bizim için depremdeki en önemli risk azaltma kentsel dönüşüm. Biz muhtemel depremlerde ülkemizdeki şehirlerimizin binalarının yaklaşık olarak 7 büyüklüğü üzerindeki depremde ne tür bir davranış sergileyeceğini biliyoruz. Bunlara yönelik olarak kentsel dönüşümü mutlaka hızlandırmamız gerekiyor.

İki afetlere müdahale de çok önemli. Müdahalede de kapasitenizin çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Üç afet sonrası iyileştirme çalışmaları biz 6 Şubat'ta asrın felaketini yaşadık, 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde ve devamında 6.5 büyüklüğünde depremlerle asrın felaketini yaşadık. Müdahale kapasitesinde arama kurtarmada müdahale ederken bir ekip 25 kişiden oluşur. 24 saat çalışmaz ve 8 saat çalıştığını düşünürsek bir binada 75 kişilik arama kurtarmacıya ihtiyacınız var.

6 Şubat depreminde 39 bin bina yıkıldı ve bu binadan 26 bininde insan yaşıyordu. 26 bin binaya 1 milyon 950 bin arama kurtarmacı müdahale etmesi gerekir. Peki dünyada ne kadar arama kurtarmacı var? Dünyada yapılan çalışmaya göre 750 bin arama kurtarmacı var. Dünyadaki kapasitenin iki katı olsa 6 Şubat'taki depremde müdahaleye yeterli olmuyordu. Biz kendi ülkemizin kapasitesi yurt dışından gelen arama kurtarma ekipleri ile beraber 35 bin kişiyle müdahale ettik. Ancak alanda 650 bin kamu görevlisi çalıştı, STK'larımız ayrıca çalıştı ama elimizdeki arama kurtarma sayımız buydu. Yani dünyanın kapasitesi bile olsa yeterli olmayan bir durum var” şeklinde konuştu.

"BÜYÜK GAYRET İÇERİSİNDEYİZ"

AFAD olarak risklere karşı çalışmalara ağırlık verdiklerini aktaran Memiş, “Biz tabii ki buradan ders çıkardık ve şu anda Türk Silahlı Kuvvetlerimizi, ordumuzu, jandarmamızı, polisimizi, İtfaiyecilerimizi, madencilerimizi ve sivil toplum kuruluşlarımızı eğitmeye başladık. Nüfusumuzla orantılandığında dünyada en fazla arama kurtarma ekibine sahip ülke olacağız çok yakın bir sürede.

Ama asıl yapmamız gereken risk azaltmaya, sağlam zemine, sağlam binaları yapmak zorundayız. İyileştirme çalışmaları olarak da şu anda dünyanın en büyük afet sonrası iyileştirme operasyonu yapan bir Türkiye Cumhuriyeti devleti var ve Türk milleti var. Yapılan çalışma çok büyük. Bir yıl içerisinde yaklaşık 80 bin kalıcı konutun sağlam zemine yapılmış sağlam binaların konutları teslim edilmiş durumda, şu anda ve yıl sonunda inşallah 200 bin konutun teslimini de yapacağız ve bu operasyon başlı başına gerçekten dünyanın en büyük afet sonrası iyileştirme operasyonu marifet mi?

Evet marifet ama asıl marifet bu depremlerde büyüklüğü ne kadar olursa olsun yıkılmayan binalar yapabilmek. Bilimin ışığında, tekniğin ışığında, mühendisliğin bize söylediği bilgiler ışığında en iyisini yapmamız lazım. Bu yönde 24 saat çalışıyoruz. Vatandaşımıza mahcup olmamak için büyük gayret içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.

"17 AĞUSTOS DEPREMİ OLDUĞUNDA DEPREM YÖNETMELİĞİMİZ YOKTU"

Anma programında konuşan Kocaeli Valisi İlhami Aktaş, “Ben de kısa bir süre önce göreve başlamış olduğum valiliğimizin ilk törenin böyle acı bir anı anma töreni olması bizim de mesleki hatıratımızda önemli bir yer tutacak. Ama bu tür anma etkinlikleri özellikle böyle 25'inci yılı, 50'nci yılı, 10'uncu yılı, 100. yılı gibi etkinlikler bizim tekrar tekrar oturup düşünmemizi, geçmişin muhasebesini yapıp önümüzde ne tür tedbirler almamız gerektiğini irdeleyebileceğimiz fırsatlar veren yıl dönümleri” dedi.