MHP Grup başkanvekilleri Akçay ve Kılıç: Bu siyasi kumpası, Gazi Meclis'in namusuna uzanmış bir el olarak görüyor ve kınıyoruz

MHP Grup başkanvekilleri Erkan Akçay ve Filiz Kılıç, sosyal medya hesapları üzerinden yaptıkları açıklamalarda, Genel Kurulda, Meclis Başkanvekili Karaca tarafından AYM'nin, Can Atalay ile ilgili karar hükmünün okutulmasına tepki gösterdi.

Erkan Akçay, "Bugün TBMM'de; hakkında kesinleşmiş mahkumiyet kararı olmasına rağmen TİP'li Can Atalay'ı cezaevinden çıkarıp Meclis'e taşımak isteyen CHP provokasyonunun bir örneğini daha yaşadık." değerlendirmesinde bulundu.

Anayasa Mahkemesi'nin, 17 ay önce, 27 Ekim 2023'te Resmi Gazete'de yayımlanan kararının, Meclisin yerleşik usul ve esasları hiçe sayılarak adeta bir oldubitti şeklinde Genel Kurul'da okutulmasının, demokrasiye yönelik tehlikeli bir girişim ve bu davranışın "cunta dönemlerinde dahi yaşanmayan adi bir zihniyetin" tezahürü olduğunu belirten Akçay, Karaca'nın bu tutumunun, TBMM'nin kurumsal kimliğine ve teamüllerine karşı yapılmış usulsüz ve saygısız bir saldırı olduğunu dile getirdi.

Akçay, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"TBMM Genel Kurulu'nda CHP'li Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer tarafından sergilenen hukuksuz ve keyfi tutum, Meclis İçtüzüğüne, demokratik teamüllere ve Meclisimizin kurumsal yapısına tamamen aykırı, saygısız ve art niyetli bir saldırı niteliğindedir. Bu tutum, bir cunta zihniyetinin eylemi olup darbeci bir davranıştır. Bu tutum, Meclis iradesini sakatlamaya yönelik sinsi ve şeytani bir girişimdir. Yapılan konuşma korsan bildiri mahiyetindedir ve her bakımdan hükümsüzdür. İlgili Meclis Başkanvekili'nin bu hadsiz ve hukuksuz eylemi, Meclisin fonksiyonlarına zarar vermeye yönelik kara bir leke olarak CHP siciline işlenmiştir. TBMM'nin iç işleyişini ve kurumsal yapısını yok sayan bu zorba yaklaşımı şiddetle kınıyoruz."

Meclis Başkanvekili Karaca'nın Anayasal sınırları ve İçtüzüğü açıkça ihlal ettiğini belirten Akçay, Karaca'nın, Genel Kurul'da Divan teşekkül etmemesine rağmen oturuma ara vermediğini ifade etti.

TBMM Başkanı tarafından gündeme alınmayan herhangi bir hususun Genel Kurul'a sunulamayacağının İçtüzük hükmü olduğunu aktaran Akçay, Meclis Başkanvekilinin bu konuda hiçbir tasarrufu olmadığına işaret etti. Akçay, şunları kaydetti:

"Bu açık İçtüzük hükümlerine rağmen CHP'li Gülizar Biçer Karaca görevini kötüye kullanmış ve yetkisini aşmıştır. Bu haliyle CHP'li Gülizar Biçer Karaca'nın tarafsız olarak Meclis Divan kürsüsünde oturup Meclis Başkanvekilliği görevini yürütmesi imkansızdır. CHP her alanda anarşi, kaos ve kargaşa çıkarmaya yönelik davranışlarıyla hiçbir değer ve ölçüsünün kalmadığını, adeta şizofrenik bir siyaset yapmaya çalıştığını göstermektedir. Milletimizin iradesini temsil eden TBMM'nin saygınlığını korumak hepimizin görevidir. Bu tür oldubittilere ve dayatmacı yaklaşımlara karşı demokrasi ve hukuk ilkelerini sonuna kadar savunacağımızı ve koruyacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz. CHP'li Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca ve Katip Üye Sibel Suiçmez'in görevlerini kötüye kullanması hakkında, TBMM Başkanı'nı Anayasa ve İçtüzükten kaynaklanan yetkilerini kullanmaya davet ediyoruz."

"BU HADSİZLİĞİN VE SKANDALIN KABUL EDİLEBİLİR YÖNÜ YOK"

MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, TBMM'de Grubu bulunan partilerin grup başkanvekilleri olarak Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'e geçmiş olsun dileklerini ifade ettikleri, Meclisin bugün ve yarın çalışmalarına ara vermesine dair ortak mutabakat sağladıkları bir oturumda; Meclis Başkanvekili Karaca'nın Anayasa'yı, İçtüzüğü ve Meclis teamüllerini yok sayarak, yetkisini aştığını belirtti.

Kılıç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Katip üye vasıtasıyla Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay kararının hüküm kısmını okutmak suretiyle korsan bir bildiriyi TBMM kürsüsünden duyurması, sadece siyasi ahlaksızlık değil; aynı zamanda milli iradeye açık bir darbe teşebbüsüdür. Gülizar Biçer Karaca, Meclis Başkanvekili sıfatının tarafsızlık ilkesini alenen çiğnemiş; bulunduğu makamı CHP'nin ideolojik taşeronluğuna tahsis ederek, Anayasa'yı açıkça ihlal etmiştir. Bu hadsizliğin ve Meclis iradesini hiçe sayan bu skandalın kabul edilebilir hiçbir yönü yoktur.

Gazi Meclisimiz; çelikten iradenin, sarsılmaz kararlılığın, bağımsızlık aşkının timsalidir. Bu çatı altında korsan bildirilerle milletin aklına, iradesine ve vekaletine musallat olmaya kalkanlar; yalnızca İçtüzük'le değil, millet vicdanıyla da mahkum edilmişlerdir. Bu girişim, Anayasa Mahkemesi kararları üzerinden sokak siyaseti devşirmeye çalışanların, yargı vesayetini Meclis kürsüsüne taşımaya yeltenenlerin yeni bir rezaletidir. Meclis iradesini baypas etmeye çalışan bu siyasi kumpası, Gazi Meclis'in namusuna uzanmış bir el olarak görüyor ve şiddetle kınıyoruz."