MHP yayın organı gazetecileri hedef aldı: Ayşe Ateş, tehdit edilen gazetecilere destek verdi

MHP’nin yayın organı Türkgün gazetesi, Sinan Ateş cinayeti üzerinden gazeteciler Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Timur Soykan ve Murat Ağırel'i hedef aldı. 12punto'ya konuşan Murat Ağırel, "Sinan Ateş davasının günü yaklaştıkça haber yapan gazetecileri hedef gösteriyorlar" dedi.

Kemal Arda Ayvalıoğlu

Kemal Arda Ayvalıoğlu- 12punto.com.tr

Türkgün gazetesi "Halk TV’nin avanak hafiyeliği" başlıklı bir haber yaparak gazetecileri hedef aldı. Haberde "Ankara’da işlenen bir cinayet üzerinden Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkü Ocaklarını karalamaya çalışan Halk TV trajikomik bir duruma düştü. Bir uyarı spotu yayınlayan kanal 'Halk TV adıyla ticari ilişki yürütenlerle hiçbir ilişkimiz yoktur' notunu paylaştı. Sinan Ateş cinayeti üzerinden programlarında aylardır gizli hafiyelik yapanların kaşla göz arasında dolandırıldığı ortaya çıkarken perde arkasında nelerin yaşandığı merak konusu oldu" sözlerine yer verildi.

Türgün gazetesinin hedef aldığı gazetecilerden Murat Ağırel 12punto'ya konuştu. Sinan Ateş cinayeti dava günü yaklaştıkça konuyla ilgili haber yapan gazetecilerin hedefe konulduğunu belirten Ağırel şunları söyledi:

"Sinan Ateş cinayetiyle ilgili dava günü yaklaştıkça konuyla ilgili haber yazan,  yorum yapan, konuyu  gündeme getiren gazetecileri hedefe koyuyorlar. Amaç Sinan Ateş cinayetinin arkasındaki faillerin ortaya çıkmaması mıdır bilinmez ancak bunlar izaha muhtaçtır.  Gerçeğin ortaya çıkmak gibi bir huyu var. Bizi hedefe koyan kişiler de zaten ortadadır. Barış Terkoğlu da bu kişileri paylaşmıştır. Savcılar da zaten bu tarz paylaşımları ihbar kabul ederek suç duyurusunda bulunuyorlar. Bizim ayrıca suç duyurusunda bulunmak gibi bir eylememiz olmayacak. Gazeteciliğin ne hale geldiğini görüyoruz. Bu hedef göstermeyi de aşmıştır."

'KANUNSUZLARI KANUNLARA UYANLAR ADINA İFŞA EDECEĞİZ'

Öte yandan olaya sosyal medya hesapları üzerinden de tepki gösteren Murat Ağırel, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Timur Soykan'ın paylaşımları şöyle:

“'İddianame ve eklerinde bulunan somut gerçekler nedeni ile çok incinmişler. Hatta Mersin’deki kokain tacirlerini ortaya çıkardığımız için öyle incinmişler ki metin arasında öfkelerini de belirtmişler! Daha düne kadar 'Reis' dedikleri arkadaşlarının katledilmesine sessiz kalan bu kişiler ve FETÖ, mafya artığı sosyal medyadaki tetikçileri belgeli gerçek karşısında iftira atarak ve tehdit ederek akılları sıra korku salmaya çalışıyorlar. Belgeli, soruşturmacı, halkın yanında duran gazeteciliği, kalemin namus olduğunu sizlere de öğreteceğiz. Vesikalık fotoğraflarımızı değil boy boy fotoğraflarımızı paylaşın. Çünkü biz bu cinayeti, cinayeti planlayanları, cinayete destek verenleri yani kanunsuzları, kanunlara uyanlar adına ifşa edeceğiz.'

Daha düne kadar FETÖcü abileri ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı demir parmaklıklar arkasına göndermeye , MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı esir almak için kumpas kurmaya çalışanlar ile kol kola olan bu kişiler şimdi yeni kumpas peşindeler . “

BARIŞ TERKOĞLU: "ELİNİZDE TUTTUĞUNUZ YILAN YARIN SİZİ DE SOKAR"

“Torbacılarla iş tutan katillerin hafiyeliğini yapmaya devam edeceğiz. Varsın kanlı paçavralarını başımızın üstünde sallandırsınlar. Aşağıya kısa bir fotoğraf dizisi bırakıyorum. Şubat 2012’de biz Zekeriya Öz’ün iddianamesiyle hapisteyken Türkgün’deki şahsın paylaşımları. Hatırlayın, bizi tutuklayan savcılar o gün MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı ifadeye çağırmıştı. Bakın şahıs ne yazmış: “Erdoğan karakutusu Hakan Fidan’ı savcıya kaptırmak istemiyor”, “Erdoğan başladığı yere, demir parmaklıklar ardına gidecek”. Uzatmayayım… Bugün bizi tehdit eden üç hilalli torbacı, Sinan Ateş’i katleden suç örgütünün tetikçisi; dün Hakan Fidan’ı, Erdoğan’ı, Fethullahçı abileriyle birlikte hapse atmakla tehdit ediyordu. Tetikçiyi değil, sahiplerini uyarıyorum: Elinizde tuttuğunuz yılan yarın sizi de sokar. Ha bu arada… Bali çekenlerle nerede sohbet ediyorsunuz sahiden?”

BARIŞ PEHLİVAN: "KALEMİMİZ SİZİN SİLAH SOPA VE İDDİANAMELERİNİZDEN GÜÇLÜ OLMAYA DEVAM EDECEK"

“Unutmayız, unutturmayız. Belleğimiz ve ondan güç alan kalemimiz, sizin silah, sopa ve iddianamelerinizden güçlü olmaya devam edecek. Hodri meydan!”

TİMUR SOYKAN: "GERÇEKTEN GÜÇLÜ KİMSE YOK"

Tehdit ile cinayetin üzerini örtmek istiyorlar. Herkes biliyor: Devlet içinden biri cep telefonu sinyal bilgilerini verir, tetikçileri polisler taşıyıp kapının önüne getirir. Katiller çakarlı araçlarla kaçırılır. Cinayetle ilgili yarım iddianame yazılıp katiller korunur. Zor memleket. Elbette gazeteciliğe devam. Gerçekten güçlü kimse yok.

AYŞE ATEŞ: HEDEF GÖSTERİLEN GAZETECİLERİMİZİN CAN GÜVENLİĞİ ELZEMDİR

Suikast sonucu öldürülen eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, MHP'ye yakınlığı ile bilinen Türkgün gazetesinde hedef gösterilen gazeteciler Timur Soykan, Murat Ağırel, Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu'na destek verdi.

Gazetecilere destek veren Ayşe Ateş'in sosyal medya paylaşımı şöyle:

"Basit bir cinayet davası olmadığı bilinciyle Sinan Ateş suikastinin aydınlatılması için insanüstü bir mücadele örneği sergileyerek bütün tehditlere göğsünü çelik bir duvar gibi geren Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Timur Soykan ve Murat Ağırel başta olmak üzere bu ülkenin bütün cesur, şerefli ve azimli gazetecilerine sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkür ediyorum.

Özellikle Barış Terkoğlu’nun yapmış olduğu ve tarihe not düşülmesi gerektiğine inandığım bu konuşmayı dinledikten sonra aklıma Namık Kemal’in aşağıdaki dizeleri geldi:

Kemend-i can-güdâzı ejder-i kahr olsa cellâdın, 

Müreccahtır yine bin kerre zencîr-i esâretten. 

Felek her türlü esbâb-ı cefâsın toplasın gelsin, 

Dönersem kahpeyim millet yolunda bir âzimetten...

Geride kalan dönemde gördük ki Çukurambar’da hedef alınan, katledilen sadece Sinan Ateş değildi. Orada aziz milletimiz de hedef alındı. Orada milletimizin adalete olan inancı da huzuru da güvenliği de katledildi. 

Bu yüzdendir ki hep şunu söylüyorum:  Bu, yalnızca bir adalet mücadelesi değildir. Bu, bir milletin sokaklarını karanlıktan, kötülükten, hukuksuzluktan arındırma mücadelesidir. Millet yolunda mücadele eden şerefli gazetecilerimiz de dev gibi bir ordu karşısında bu mücadelenin bin atlı akıncılarıdır. 

Hedef gösterilen gazetecilerimizin can güvenliği elzemdir