Motokurye Göçer'in Avukatı Iyaz Çimen 12punto'ya konuştu: 'Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlunun tutuklanacağına şüphemiz yok'

Kübra KARASU- 12punto.com.tr

İstanbul Fatih’te 30 Kasım tarihinde Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlu Mohammed Hassan Shekh Mohamud, aracıyla Yunus Emre Göçer'in kullandığı motosiklete arka kısmından çarptı.

Ağır yaralanan Göçer, tedavi gördüğü hastanede 6 gün sonra hayatını kaybetti. Kazanın ardından serbest bırakılan Mohamud’a ise yedi günün ardından yurt dışına çıkış yasağı getirildi. Yunus Emre Göçer’in avukatı Iyaz Çimen konuyla ilgili 12punto.com.tr’ye açıklamalarda bulundu.

“DEVAMINDA TUTUKLAMA BEKLİYORUZ”

Soruşturma seyrinin şu anda lehlerine ilerlediğini söyleyen Avukat Iyaz Çimen, “Elbette aldığımız yurtdışı yasağı var. Bunun devamında da tutukluluk bekliyoruz. Aslına bakarsanız  bu tutukluluğun ilk etapta olması gerekiyordu. Çünkü hayati risk taşıyan ve neticesinde olay yaralamadan ölüme döndüğü için suçun türünü değiştirebilecek bir durum ortaya çıkıyor. Fakat sürecin sonunda net bir şekilde mahkumiyet bekliyoruz. O konuda bir şüphemiz yok.” dedi.

“TÜRK MAHKEMELERİ YARGILAYACAK”

Çimen, şüphelinin olay Türkiye’de yaşandığı için Türk Mahkemelerin’de yargılanacağını belirterek “Yargılamanın sonrasında iadeyle ilgili yaptığımız araştırmalarda şüphelinin cezalandırılmasının Türkiye’de yapılamayacağına yönelik bir Yargıtay kararı buluyoruz. Fakat bu çok eski bir karar. Açıkçası bu konuda emin değiliz. Serbest kalmaz ama en nihayetinde diplomatik bir süreç olma ihtimali yüksek.” ifadelerini kullandı.

“MOTOKURYELER TEHLİKELİ MESLEK SINIFINA ALDIRILMALI”

Olaydan sonra motokurye kazalarının gündeme gelmesi üzerine de değerlendirmelerde bulunan Iyaz Çimen, motokuryeler için getirilmesi gereken en temel yasal düzenleme ‘tehlikeli meslek sınıfı’na aldırılmaları gerektiğini belirtti.

Çimen ayrıca şunları söyledi:

"Şu anda yapmış oldukları işin bir kanuni düzenlemesi yok. Herhangi bir kanuna tabiiyeti yok. Hatta kendi mevzuatımızda bir karşılığı yok. Bundan dolayı motokuryelerin sınırsız bir şekilde çalışma özgürlükleri var. Ancak biliyorsunuz ki trafik yüksek dikkat gerektiren bir alan. Günde 14-15 saat çalıştıktan sonra bir insan vücudunun dikkatli olması beklenemez. 

Kazaların birçoğu da zaten bundan kaynaklı oluyor diyebilirim. Kazaların sebebi de özellikle düzenlemenin olmaması, gerekli denetlemenin yapılmıyor oluşundan kaynaklanıyor”

CHP'Lİ TÜZÜN VE GÜNAYDIN'DAN DESTEK

Çimen, davaya destek verilip verilmediğine ilişkin soruya ise, “Bizimle herhangi bir yetkili iletişime geçmedi. Yaşar Tüzün ve Gökhan Günaydın gibi CHP’li milletvekillerden ve bazı gazetecilerden irtibat kuran oldu fakat AKP’li ve MHP’li milletvekillerinden destek gelmedi.” şeklinde cevapladı.

“ACILI AİLENİN CANINI DAHA DA YAKIYOR”

Çimen yaşanan olayı son olarak şöyle değerlendirdi:

“Burada sonuçta hayatını kaybeden bir vatandaşımız var. Ne olduğunun çok bir önemi yok motorcu da olabilir, olmayabilirdi de. Önemli olan şey şu; bir tarafın bu denli büyük bir acı yaşadığı senaryoda karşı tarafın herhangi bir şekilde müeyyidelendirilmemiş (yaptırım) oluşu. Şu aşamada maalesef bir adaletsizlik varken şüphelinin tutuklu olmaması zaten acılı olan ailenin canını daha da yakıyor diyebilirim.”

“ASLİ KUSURLU OLDUĞUNA KANAAT GETİRİLDİ”

Kazayla ilgili Türkiye Cumhuriyeti İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Bilirkişi Raporu’nda, motokurye Yunus Emre Göçer’in kazada Karayolları Trafik Kanunu'nda belirtilen herhangi bir maddeyi ihlal ve kusurunun bulunmadığı değerlendirildi.  Mohammed Hassan Shekh Mohamud’un ise Karayolları Trafik Kanunu ile Karayolları Trafik Yönetmeliğine göre asli kusurlu olduğuna kanaat getirildi.

MOHAMUD'UN İFADESİ DE ORTAYA ÇIKTI

Bilirkişi Raporu’nda şüpheli Mohamud’un ifadesine, “… motosikletin bir anda hiç sinyal vermeden frene bastığı ve sağa dönüş yaptığı, bu sırada kaskının da bulunmadığını, motosikletinin sürücünün durması ve yolun kenarında kaldırıma doğru dönüş yaptığı esnada aracının frenine bastığını ancak duramayarak ve istemeyerek motosiklete çarpmak durumunda kaldığını, devamında motosiklet sürücüsünün savrulduğunu ve düştüğünü, bu esnada aracının hızının 50-55 km/h civarında olduğunu, kendisinin de yolun kenarında durarak şahsın yanına gittiğini beyan ettiği anlaşılmıştır” şeklinde yer verildi.

“HUKUKİ SÜRECİ SONUNA KADAR TAKİP EDECEĞİM”

Konuyla alakalı bir destek açıklaması da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'ndan geldi.

İmamoğlu, X hesabından yaptığı açıklamada, "Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlu, motokurye Yunus Emre Göçer'e çarparak ölümüne sebep oluyor ve serbest bırakılıyor. Göçer'e Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı diliyorum. Bu işin peşini bırakmayacağız. Hukuki süreci, on binlerce motokurye emekçi adına sonuna kadar takip edeceğim!" ifadelerini kullandı.

“SIFATI NE OLURSA OLSUN KANUN KARŞISINDA HERKES EŞİTTİR”

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise sürece ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları kaydetmişti:

“Vatandaşımızın vefat etmiş olması sebebiyle suç vasfının da değişmesi söz konusu. Bu anlamda Cumhuriyet Başsavcılığımız bunu mutlaka değerlendirecektir. Çünkü bir vefat var ve trafik kazası görüntülere baktığımız zaman da orada tabii bunu değerlendirecek olan Cumhuriyet Savcılığı’dır. Bu noktada gerekli adli işlemler yapılacaktır. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Vatandaşımıza Allah’tan rahmet diliyorum, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Eğer ortada bir kusur, bir suç varsa bunun mutlaka takipçisi olunacaktır. Sıfatı ne olursa olsun hiç önemli değil. Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlu da olabilir, sıradan bir vatandaş da olabilir. Kim suç işlemişse kanun karşısında eşittir.”