Olcay Kılavuz'dan 'Sinan Ateş' yalanlaması: 'Açıklamam yoktur'
Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in öldürülmesi olayının kilit isimlerinden biri olan MHP'li Olcay Kılavuz'un kendisine "konuşmaması" yönünde talimat verildiği, savcılığa dinlenmesi yönünde çağrı yaptığı ve Ayşe Ateş için baş sağlığı bile dilemeyin talimatı verildiği iddia edilmişti. Olcay Kılavuz, sosyal medya üzerinden iddiayı yalanladı.
12punto
Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in öldürülmesi olayında kilit isimler arasında yer alan eski MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz, olayla ilgili davada ilk duruşmanın yapılacağı 1 Temmuz'a kısa bir süre kala konuştuğu iddia edildi.
TGRT Haber Ankara Koordinatörü Ahmet Sözcan'ın aktardığı kulis bilgilerine göre; konuşan Olcay Kılavuz, savcılık ve mahkemeye çağrıda bulunarak ifadesinin alınmasını istedi.
"BENİ MAHKEME ÇAĞIRSIN"
Habere göre, Olcay Kılavuz’un çok yakınındaki isimler aracılığıyla yaptığı açıklamada “Beni savcılık, mahkeme çağırsın. Beni dinlesinler. Bana yöneltilen soruları cevaplamaya hazırım. Bildiklerimi anlatmaya hazırım” şeklinde bir çağrı yaptı.
"MERAKIMDAN GÖRÜŞTÜM"
Kılavuz, davanın tutuklu isimlerinden Tolgahan Demirbaş'la ilgili de “Ben Tolgahan Demirbaş ile görüştüm ama bu olaydan haberdar değildim. Kendisinin bu işin taraflarından biri olduğunu bilmiyordum. Daha sonra bu olay olunca görüştüm ancak merakımdan görüştüm” dedi.
MHP'li isim, “Tape kayıtları varsa, Tolgahan Demirbaş dinleniyorsa ve benim onunla yaptığım görüşmeler kayıt altına alındıysa o tapeler deşifre edilsin” diye de ekledi.
'KONUŞMA' TALİMATI
Bu zamana kadar niye ifade vermediği ve neden açıklama yapmadığına ilişkin soru üzerine de Olcay Kılavuz, bu konuda kendisine telkinde bulunulduğunu ve talimat verildiğini söyledi. Kılavuz, kendisine "Senin ismin dosyada geçmiyor ki neden ifade veresin?" şeklinde telkinde bulunulduğunu ve aynı zamanda da sessiz kalması noktasında da talimat verildiğini belirtti.
Olcay Kılavuz, 'Eğer bu suçsa gidip yatayım' ifadelerini kullandı.
"KENDİLERİNE BAŞ SAĞLIĞI BİLE DİLEMEYİN"
Ayşe Ateş’i de aramak istediğini söyleyen Kılavuz, “Kendisine baş sağlığı bile dilemeyin” talimatı verildiğini söyledi.
Tolgahan Demirbaş’ın kendi evinde değil, evinin önünde gözaltına alındığını da aktaran Kılavuz, Polisler almaya geldiğinde ilk başta direndiğini, teslim etmek istemediğini ama Sinan Ateş cinayetiyle ilgili olduğunu öğrendikten sonra Demirbaş’ı polislere teslim ettiğini itiraf etti.
Sinan Ateş’in öldürülmesine ailesinin de üzüldüğünü ifade eden Kılavuz, kendi ailesinin de “Yazıktır, günahtır, neden öldürdüler?” diye ağladığını söyledi.
OLCAY KILAVUZ'DAN YALANLAMA
Sözcan, bugün yaptığı açıklamaların 'kulis' olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Bugün yayında da söylediğim üzere anlattığım kulis bilgilerini Olcay Kılavuz'a çok yakın çevrelerden aldım.. Yani bazı haber sitelerinde yer aldığı şekliyle Olcay Kılavuz'un doğrudan röportaj vermesi söz konusu değil..
Kamuoyunun bilgisine sunarım..."
İddialara yanıt veren Olcay Kılavuz ise X üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"Ne Ahmet Sözcan ne de başka bir gazeteciyle yapılmış bir röportajım veya bir açıklamam yoktur. Yalan ve kurgu haber yapanlarla ilgili yasal yollara müracaat edeceğimi, itibar suikastçılarının yargı önünde hesap vereceğini kamuoyuna bildiririm."
İDDİANAMEDEN
Sinan Ateş cinayetiyle ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Ateş'in eşi Ayşe Ateş ve olay sırasında beraberindeki Selman Bozkurt "müşteki", 22 kişi de "sanık" sıfatıyla yer alıyor.
İddianamede, sanıklar Eray Özyağcı, Vedat Balkaya ve Suat Kurt'un "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, müşteki Selman Bozkurt'a yönelik "tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13'er yıldan 20'şer yıla kadar; Çep ve Tolgahan Demirbaş'ın ise cinayete azmettirmekten ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
Özyağci'nin ayrıca "ruhsatsız tabanca bulundurmak ve taşımak" suçundan 1 yıldan 3 yıla, Demirbaş'ın ise "zincirleme şekilde kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme" suçundan 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi.
Olaya ilişkin hakkında işlem yapılan toplam 39 kişiden, haklarında yurt dışına çıkış yasağı getirilen diğer 17'si hakkındaki soruşturma, ayrı bir dosya üzerinden sürüyor.