Şener Üşümezsoy'dan olası İstanbul depremi için ezber bozan açıklama! '7.4'lük deprem senaryoları...'
Deprem Bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, olası İstanbul depremiyle ilgili yeni açıklamalar yaptı.
12punto
Gemlik Körfezi’nde peş peşe meydana gelen 5,1 ve 4,5 büyüklüğündeki depremlerin ardından olası İstanbul depremi yeniden gündeme geldi.
Marmara Denizi’nde 2.0 ile 3.0 büyüklükleri arasında küçük depremler olmaya devam ediyor.
Yurttaşlar bu sarsıntıların büyük depremin öncüsü olup olmadığını merak ederken konuyla ilgili Deprem Bilimci Prof. Şener Üşümezsoy açıklamalarda bulundu.
Deprem uzmanlarının uzun yıllardır 'İstanbul'da 7'nin üzerinde deprem bekliyoruz' açıklamalarını değerlendiren Prof. Dr. Üşümezsoy, Marmara Denizi'ndeki fayın ölü bir fay olduğunun söylendiğini aktardı. Asıl fayın Yalova'nın Çınarcık bölgesinin önlerinden geçtiğini belirten Prof. Dr. Üşümezsoy, "Hiçbir zaman Kuzey Marmara kenarından giden bir fayımız söz konusu değil" dedi.
İstanbul için 7.4'lük deprem senaryolarının çöpe atıldığını söyleyen Prof. Dr. Üşümezsoy, "1894'te olan deprem 1766'dan 4 kat daha şiddetli deprem niye onu görmüyorlar. Üstelikte tam İstanbul dediği yerde niye görmüyorlar. O zaman 250 yılda bir deprem oluyordu 250 yıldan beri deprem olmuyor deprem eli kulağında deme lafını çöpe attığı için" ifadelerini kullandı.
'O FAY ÇALIŞMAZ'
"Adalar fayı niye kırılmaz" sorusunu da cevaplandıran Prof. Dr. Üşümezsoy şu şekilde cevap verdi:
"Depremi yaratan kuvvet fay düzlemine 45 derece açıyla gelirse, bir kamyonu iterken 45 derece açıyla itersek orada bir makaslama kuvvet yapar ve fayı iter. Burada doğu batı gidişli bakın Kuzey Anadolu fayı Körfez'den geliyor Sapanca'da doğu Hersek Burnu'nu geçiyor, Çınar çukurunun güneyinden geçiyor. Doğu batı onu etkileyen kuvvet Bakın şu sarıyla gösterilen 45 derece güneydoğuya doğru giden kuvvet. Ama bunun Adalar fayını etkilemesi mümkün değil. Çünkü Adalar fayıyla maksimum sıkıştırma kuvveti birbirine paralel olunca o fay çalışmaz zaten. Ölü bir fay ama mekanizma kinematik açısından bu çalışmaz. Dolayısıyla buradaki doğu batı gidişli fayın arkadaşların hep adalara doğru götürdükleri hikaye Kandilli'nin de götürdüğü kinematik bilmemekten kaynaklanıyor."