Sinan Ateş cinayetinde akıl almaz olaylar: Tetikçiyi Ankara'ya polisler götürmüş!

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetine ilişkin soruşturmayı tamamlayarak, 22 kişi hakkında ''tasarlayarak öldürme'' suçundan iddianame hazırlandı. 145 sayfalık iddianamede cinayetin azmettiricisi olarak yer alan şüphelilerden Tolgahan Demirbaş'ın, Sinan Ateş'in adres, telefon, konum gibi kişisel bilgilerini Ankara Emniyet Müdürlüğü'ndeki bir komiserden aldığı, saldırıyı gerçekleştiren Eray Özyağci'nin ise bu bilgileri aldıktan sonra Ankara'ya iki özel harekat polisi eşliğinde gittiği öğrenildi.

12punto

30 Aralık 2022’de Ankara Çankaya’da silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Sinan Ateş soruşturması ile ilgili 145 sayfalık iddianame hazırlandı. Bu iddianamede 22 kişinin ismi yer aldı.

Halk TV'den Dinçer Gökçe'nin yaptığı habere göre iddianamede hakkında dava açılan isimler şu şekilde:

Özel harekât polisleri Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak ile Cinayet Büro’da görevli Mustafa Ensar Aykal, tetikçi Eray Özyağcı, Vedat Balkaya, Suat Kurt, Doğukan Çep, Tolgahan Demirbaş, Zekeriya Asarkaya, MHP eski İstanbul yöneticisi Ufuk Köktürk, Mustafa Uzunlar, Osman Bayraktar, Mehmet Yüce, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç, Av. Serdar Öktem, Caner Günay, Emre Yüksel, Umut Ersoy, Alper Atay ve Erdem Karadeniz.

İşte iddianamedeki akıl almaz olaylar ve ifadeler:

Tetikçi Eray Özyağcı ve cinayeti organize etmekle suçlanan isimlerden Doğukan Çep’in yanı sıra Ülkü Ocakları eski yöneticisi Tolgahan Demirbaş ile Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde komiser olarak görev yapan şüpheli Mustafa Ensar Aykal da hakkında dava açılan isimler arasında yer aldı.

TETİKÇİ TÜM BİLGİLERİ KOMİSERDEN ALMIŞ

Cinayetin azmettiricisi olarak yer alan şüphelilerden Tolgahan Demirbaş'ın, Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde komiser olarak görev yapan şüpheli Mustafa Ensar Aykal'dan Sinan Ateş'in adres, telefon, konum gibi kişisel bilgilerini alarak, saldırıyı gerçekleştiren Eray Özyağci'yi bilgilendirdiği öğrenildi.

İKİ ÖZEL HAREKAT POLİSİ

Tetikçi Eray Özyağcı, Doğukan Çep'e olaydan kısa süre önce birisini vuracağını söylediğini ama kim olduğunu söylemediğini ve ondan yardım almadığını savundu. Ankara'ya nasıl geleceğini, Ateş'i nerede bulacağını ve olay yerinden nasıl kaçacağını düşündüğü günlerde, Çep'in yanında oturan iki özel harekat polisinin kendi aralarında Ankara'ya gideceklerinden bahsettiklerini duyduğunu anlattı.

"POLİSLER BENİ ANKARA'YA GÖTÜRMEYİ KABUL ETTİLER"

Özyağci, şu beyanı verdi:

"Ben de bunu fırsata çevirdim, polislere Ankara'da hasta ziyaretine gitmem gerektiğini ancak ufak bir hapis cezasından dolayı aranmam olduğunu, cezaevine girmek istemediğimi, beni de Ankara'ya giderken yanlarına alıp alamayacaklarını sordum. Bunun üzerine polisler, beni Ankara'ya götürmeyi kabul ettiler."

"ETKİSİZ HALE GETİRMEK İÇİN..."

Ankara'da iki gün keşif yaptığını belirten Özyağci, olay günü Çukurambar'da kahvaltı yaptığını, bir süre sonra Ateş ve beraberinde iki kişi gördüğünü ifade etti.

 

Özyağci, "Şahıslarla karşı karşıya geldiğimiz esnada üzerimde bulunan silahımı çektim, öncelikle Ateş'in bacaklarına 3-4 el ateş ettim. Selman isimli şahsın da silah çekmesi üzerine kendi can güvenliğimi düşünerek Sinan Ateş'i etkisiz hale getirmek maksadıyla hızlı bir şekilde ateş etmem neticesinde şahıs hareketsiz kaldı." dedi.

BEYKOZ'DA BİR OTELDE

Hakkında dava açılan Alemdağ 1877 Spor Kulübünün Başkanı Alper Atay, Eray Özyağcı ve Doğukan Çep'i tanıdığını söyledi. Atay, cinayetten sonra Doğukan Çep ile birlikte Beykoz’daki bir otele gittiklerini anlattı.

"ONLARIN HEPSİNİ SİL"

Hakkında dava açılan isimlerden MİT eski mensubu Çağlar Zorlu, 2015’ten itibaren Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’nde memur olarak çalıştığını söyleyerek hakkında dava açılan Tolgahan Demirbaş’ın kendisine “Bir haylaz arkadaşımız var, uyaracağız ama bulamıyoruz, adresine ihtiyacımız var” ve olayın devamında “Olayın olduğu gün Aytaç Bey (Aytaç Ataç) beni saat 13.30-14.00 sıralarında telefonla aradı. ‘Sinan Ateş öldürüldü. Sana onunla ilgili bir şeyler sorulmuştu ya… Onların hepsini sil’ dedi” iddialarında bulundu.

"BANA ACİL PARA LAZIM"

Doğukan Çep’i, 2013 yılında kaldığı cezaevinden tanıdığını söyleyen Ufuk Köktürk ise ifadesinde “28 12 2022 akşamı Doğukan ÇEP beni Facetime üzerinden görüntülü olarak aradı. ‘Bana acil iki günlüğüne para lazım’ dedi. Paranın ne için lazım olduğunu söylemedi. ‘Zor durumdayım. Bana 4000 TL para gönderebilir misin’ dedi” diyerek Çep’in gönderdiği hesaba parayı gönderdiğini kaydetti. Köktürk, Sinan Ateş cinayetinden ise, Çep’in kendisini araması ile haberdar olduğunu söyledi.

"BU TÜR İŞLERE GİRME BAŞIN AĞRIR"

Ankara Gölbaşı’ndaki Marco Pascha isimli mekanın sahibi Aytaç Ataç ise Tolgahan Demirbaş ve ve Çağlar Zorlu’yu tanıdığını belirterek şunları anlattı:

“Tolgahan, Çağlar’a hitaben ‘Bir adres bulmamız lazım yardımcı olabilir misin’ dedi. Bunun üzerine Çağlar da ‘Yardımcı olabilirim’ dedi. Ancak Tolgahan benim yanımda kimin adresini istediğini söylemedi. Çağlar daha sonra cafeye geldiğinde yaptığımız sohbet sırasında Tolgahan’ın kendisinden istemiş olduğu adresin Sinan Ateş’ in adresi olduğunu bana söyledi. Bunun üzerine bende ‘bu tür işlere girme başın ağrır’ dedim.

"DİKKAT ET DEDİM"

Bu konuşmadan sonra 6. aya kadar Çağlar yine kafeme müşteri olarak gelip gitmeye devam etti. 6. Aydan sonra kendisiyle bir daha da yüz yüze görüşmemiz olmadı. Tarihlerini tam olarak hatırlamamakla birlikte birkaç kez telefonda konuştuk. Bu konuşmalarımız hal hatır sorma şeklinde oldu. Ben Sinan Ateş’ in öldürülme olayını sosyal medyada öğrendikten sonra ‘Olaydan haberin var mı?’ diye sordum. Kendisinin yok demesi üzerine Tolgahan ile görüşmelerini bildiğim için ‘Sinan Ateş öldürülmüş. Tolgahan ile görüşmelerin var dikkat et’ dedim.”

Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’ın özel kalemi olduğu kaydedilen Emre Yüksel ise ifadesinde, Sinan Ateş’in öldürüldüğü Cuma namazı sonrası Tolgahan Demirbaş ile görüşerek bir lokantaya gittiklerini söyledi. Yüksel, aynı gün Demirbaş ile İstanbul’a geldiklerini 31 Mart günü ise Ankara’ya döndüklerini kaydetti.

"AYNI MAHALLEDE OTURDUKLARI İÇİN..."

İstanbul Özel Harekât Şube Müdürlüğünde görevli Aşkın Mert Gelenbey ise, tetikçi Eray Özyağcı ile temasıyla alakalı şunları söyledi:

“İsmini siz görevlilerden öğrendiğim Eray Özyağcı’yı yaklaşık 8-9 yıl önce ablam A. B. İstanbul Aydos semtinde oturuyordu. Ben de o zamanlar Ordu ilinde ikamet ediyordum. Ara ara tatil dönemlerinde ablamın yanına ziyaret için gidiyordum. Eray Özyağcı da ablam ile aynı mahallede oturdukları için tanırım. Ben Eray’ı polis olmadan önceye kadar çok bir görüşmem olmadı. Ancak 2019 yılında polis olduktan sonra ablama yakın yerde ev kiraladığım için Eray Özyağcı ile tekrar görüşmeye başladım” 

"AMACIM PAVYONA GİTMEKTİ"

“Biz, aynı birimde çalıştığım Murat Can Çolak ve ben Eray’ın arandığını bilmiyorduk. Bunu bilmediğimizden dolayı herhangi bir uygulamaya takılsak ta sorun olmayacağını düşünüyorduk. Eray Özyağcı’yı para karşılığında Ankara iline getirmedim. Ben ve Murat Can Çolak zaten Ankara’ya eğlenmek için gelecektik. Eray Özyağcı’nın de dedesi rahatsızmış o da bize katılmak istedi hatta aracın yakıtının yarı parasını Eray Özyağcı karşıladı. Benim Ankara iline gelme amacım Pavyona gitmekti. Gelenbay, Özyağcı’yı Ankara’ya götürdüklerinde kendilerini Suat Kurt’un karşıladığını söyledi."