Yenidoğan Çetesi cinayetinde adli tıp ikilemi
Hemşire Arzu Başaran Başkıran, Yenidoğan Çetesi'nden Fehmi Alperen'e ait Özel Esencan Hastanesi'ndeki ihmaller sonucu 2016 yılında bebeğini kaybetmişti. Ailenin şikayetleri sonucu başlayan 5 soruşturmada da bilirkişi olarak emekli genel müdür Elif Şahin seçildi. Ailenin, Adli Tıp 1'inci İhtisas Raporu'nun yazdığı çelişkili ve eksik rapor nedeniyle Adli Tıp 1'inci İhtisas Kurulu'na da dava açtığı, raporun çelişkilerine rağmen kovuşturmaya yer yok kararı verildiği öğrenildi.
12punto
Utku Beycan - Gazeteci
Hemşire Arzu Başaran Başkıran, Yenidoğan Çetesi'nden Fehmi Alperen'e ait Özel Esencan Hastanesi'ndeki ihmaller sonucu 2016 yılında bebeğini kaybetmişti. Ailenin şikayetleri sonucu başlayan 5 soruşturmada da bilirkişi olarak emekli genel müdür Elif Şahin seçildi. Ailenin, Adli Tıp 1'inci İhtisas Raporu'nun yazdığı çelişkili ve eksik rapor nedeniyle Adli Tıp 1'inci İhtisas Kurulu'na da dava açtığı, raporun çelişkilerine rağmen kovuşturmaya yer yok kararı verildiği öğrenildi.
Hemşire Arzu Başkıran, 2016 yılında Yenidoğan Çetesi üyesi Fehmi Alperen'in sahibi olduğu Esencan Hastanesi'nde doğum yapmıştı. Entübesi gerekenden 6 saat sonra yapılan bebek, yaşam destek ünitesinden de çekilmiş, bebekte çoklu organ yetersizliği meydana gelmişti.
Doğumdan 16 gün sonra bebek, uzman personelin bile bulunmadığı bir ambulansla başka bir hastaneye sevk edilmiş, sevk edildiği hastanede bebeğin Esencan Hastanesi'nde aç bırakıldığı ortaya çıkmıştı.
5 DAVADA AYNI BİLİRKİŞİ
Gazeteci Utku Beycan'ın 12punto'da yazdığına göre; aile, bebeğin doğduğu gece yanında bulunan fakat kimliği tespit edilemeyen doktor, 112 Komuta Kontrol Merkezi,112 Acil Sağlık Hizmetleri Başhekimliği ve bebeğin sevkinde yer alan M.S. adlı şahıs, Esencan Hastanesi kadın doğum bölümü personelleri, radyoloji bölümü personelleri ve yenidoğan yoğun bakım ünitesindeki doktorlar için şikayetlerde bulunmuştu. Beş soruşturmaya da bilirkişi olarak eski genel müdür Elif Şahin atanmıştı. Beş soruşturmanın da sonucunda koşturmaya yer yok kararı verilmiş, yapılan itirazlar sonucunda 112 Komuta Kontrol Merkezi,112 Acil Sağlık Hizmetleri Başhekimliği ve bebeğin sevkinde yer alan M.S. adlı şahıs için verilen karar bozulmuştu.
ADLİ TIP'TA RAPOR İKİLEMİ
Ailenin, Adli Tıp 1'inci İhtiras Kurulu raporunun çelişkileri sonucunda Adli Tıp Kurumu 1'inci İhtisas Kurulu'na da dava açtığı, kovuşturmaya yer yok kararı verildiği görüldü. Verilen şikayet dilekçesinde, üç farklı epikriz raporunda ve Sağlık Müdürlüğü'nün araştırmasında taze donmuş plazma tedavisi sayılarının birbiriyle çeliştiği, buna rağmen kurulun tedavileri eksiksiz kabul ettiği belirtildi. İhtisas Kurulu'nun raporunda yeni doğan uzmanı bulunmadığına, bebeğin doktoru Y. D. K'nin hastanede bulunmadığı dönemde kaşesinin kullanılmasının kurul tarafından görmezden gelindiğine de değinildi.
Şikayet dilekçesinde, raporda kalple ilgili yazılanların, organlarda ortaya çıkan deformasyonların birbiriyle bağlantısının, Esencan Hastanesi'nde bebeğin 16 gün aç bırakılmasının bilinçli olarak üstünün örtüldüğü de iddia edildi.
OTOPSİ RAPORUNDAKİ BEYİN KANAMASI İHTİSAS KURULU RAPORUNDA VERİLMEDİ
Şikayet dilekçesinde ayrıca Adli Tıp Kurumu Otopsi Raporu'nda geçen beyin kanamasının, İhtisas Kurulu raporunda yazılmadığı vurgulandı. Beyinde kanama olduğu ve beynin jöle kıvamına geldiği bilgisini veren otopsi raporu aynen kopyalanmasına rağmen İhtisas Kurulu raporunda beyin içi kanamanın, beyin kanamasının, doku hasarının tanımlanmadığı, bebeğin travmatik bir tesirle öldüğünün tıbbi delillerinin bulunmadığı yazıldı.
SIR OTOPSİ RAPORU
Şikayet dilekçesinde dikkat çekilen bir diğer husus da 'sır otopsi raporu' oldu. Dilekçede, otopsi raporunda kalp kası hakkında herhangi bir bilgi yokken ihtisas raporunda ‘otopside tanımlanan bulgulara ek olarak miykord kesitlerinde özellik görülmediği kayıtlıdır’ ifadelerinin geçtiği belirtildi, 'Bu da bize ikinci bir otopsi raporunun varlığını göstermektedir' ifadeleri kullanıldı.
Raporlardaki çelişkilere rağmen Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Ocak 2018'de tebliğ edilen evrakla kovuşturmaya yer yok kararı verildi. Şubat 2018'de aile karara itiraz etti.
İtiraz, Bakırköy 1'inci Sulh Ceza Hakimliği tarafından reddedildi. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Eylül 2018'de kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı onadı.
Diğer Haberler
-
Yenidoğan Çetesi davasının ikinci duruşması yarın -
Yenidoğan bebek skandalında yeni ayrıntılar ortaya çıktı: Fırat Sarı'dan 'müdahaleyi bırakın' talimatı -
'Yenidoğan çetesi' soruşturmasındaki yeni fezlekenin detayları ortaya çıktı: Şüphelilerin ifadeleri dikkat çekti -
Yenidoğan Çetesi davasında yeni gelişme: 18 şüpheli hakkında fezleke hazırlandı