'Yüksek karlı gizli fon' vaadinde son perde: Seçil Erzan davasında banka yöneticileri hakkında karar

‘Fatih Terim Fonu’ adı altında futbol ve iş dünyasından çok sayıda kişiyi dolandırdığı gerekçesiyle yargılanan Denizbank eski şube müdürü Seçil Erzan davasında yeni bir gelişme yaşandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Seçil Erzan’ın şikayeti üzerine Denizbank yöneticileri hakkında başlatılan soruşturmada takipsizlik kararı verdi.

12punto

Denizbank eski şube müdürü Seçil Erzan’ın yüksek kâr vaadiyle ‘Fatih Terim Fonu’ adı altında futbol ve iş dünyasındaki birçok kişiden para topladığı dolandırıcılık davası gündemdeki yerini koruyor.

Seçil Erzan’ın Denizbank yönetimi ile ilgili kişi hürriyetinden yoksun kılma, suç delillerini yok etme, gizleme, değiştirme ve suçluyu kayırma suçlamaları üzerine açılan davada savcılık söz konusu suçlamalarla ilgili bu suçların yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi.

DENİZBANK YÖNETİCİLERİ HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞTI

Patronlar Dünyası'nda yer alan habere göre; Erzan, Çorlu'daki evinden alınıp Zincirlikuyu'daki Denizbank Genel Müdürlüğü binasında alıkonduğunu ve burada genel müdür Hakan Ateş ve bazı banka yöneticileri tarafından kendisine serum verilerek “bu işi banka dışında yaptığını söylemesi için” baskı yapıldığını iddia etmişti.

Seçil Erzan’ın bu iddiaları üzerine savcılık aralarında genel müdür Hakan Ateş’in de olduğu Denizbank yöneticileri hakkında ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’, 'suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme' ile 'suçluyu kayırma' suçlarından soruşturma başlatmıştı.

Savcılık soruşturma kapsamında Seçil Erzan’ın adını verdiği Denizbank yöneticilerinin ve görgü tanıklarının ifadeleri almıştı.

Savcılık tarafından yürütülen soruşturma süreci sona erdi.

SAVCILIK TAKİPSİZLİK KARARI VERDİ

Soruşturma dosyasında Seçil Erzan tarafından öne sürülen;

‘Kişi hürriyetinden yoksun kılma suçu’nun elde edilen mesajlaşmalar ve tanık ifadeleri ile gerçeği yansıtmadığı, Seçil Erzan’ın Çorlu’daki evinden Zincirlikuyu’daki banka binasına kendi isteği ile geldiği, ‘Suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme suçunun’ işlendiğine dair iddiaları doğrular kesin ve inandırıcı delilin bu aşamada elde edilemediği, ‘Suçluyu kayırma suçu’nun ise Seçil Erzan’ın Denizbank yöneticileri tarafından kayrıldığına dair bir eyleme rastlanmadığı bilgilerine yer verildi.

Soruşturma sonucunda savcılık; Seçil Erzan’ın Denizbank yöneticilerine yönelik öne sürdüğü suçlamaların yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi.

Ayrıca Savcılık aralarında "Selçuk İnan ve Musa Mert Çetin'in olduğu diğer beş müştekinin "suç delillerini yok etme" ve "suçluyu kayırma" suçlamasına ilişkin de aynı kararı verdi. Takipsizlik kararında suçlamalara ilişkin iddialar dışında deliller bulunmadığı belirtilirken bankanın gerekli bilgilileri raporlarla sunduğu da vurgulandı.