Hamile diyabet hastaları için Ramazan'da oruç tutma: Dikkat edilmesi gerekenler
Ramazan ayında diyabet hastalarının oruç tutarken dikkat etmeleri gereken önemli noktalar bulunuyor. Özellikle hamile diyabetliler, böbrek hastalığı olan bireyler ve insülin kullanan hastalar için oruç tutmak riskli olabilir. Diyabetin çeşitli türleri ve sağlık üzerindeki etkileri hakkında bilgi sahibi olmak, sağlıklı bir Ramazan geçirebilmek için büyük önem taşıyor.
12punto
Şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, kan şekerini düzenleyen insülin hormonunun ya yeterince üretilmediği ya da vücutta etkin bir şekilde kullanılamadığı durumlarda ortaya çıkar. Ramazan ayında diyabet hastalarının oruç tutmadan önce mutlaka doktorlarına danışmaları gerektiğini vurgulayan Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fulya Akın, 'İnsülin takviyesi alan kişilerin oruç tutması, kan şekeri seviyelerinde ciddi dalgalanmalara yol açarak risk oluşturabilir' şeklinde uyarıda bulundu.
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı, hamilelik ya da böbrek rahatsızlıkları gibi durumlar söz konusu olduğunda diyabet hastaları için oruç tutmanın daha da riskli olabileceğini belirtti. Kan şekeri dalgalanmalarının anne ve bebek sağlığını tehdit edebileceğini, uzun süre susuz kalmanın ise böbrek fonksiyonlarını olumsuz etkileyebileceğini vurgulayan uzman, 'Hamilelik veya böbrek yetmezliği gibi durumlardaki diyabet hastalarına oruç tutmalarını önermiyoruz. Ayrıca, böbrek hastalığı olan bireylerde şeker düşüklüğü riski de daha fazla olabilir' şeklinde uyardı.
UZUN SÜRELİ AÇLIK DİYABETLİLER İÇİN TEHLİKELİ
Tip 1 ve kontrolsüz Tip 2 diyabet hastalarının da oruç tutmamaları gerektiği belirtildi. Tip 1 diyabet hastalarında insülin kullanımı zorunlu olduğundan, uzun süre aç kalmak kan şekerinin ciddi şekilde düşmesine (hipoglisemi) veya yükselmesine (hiperglisemi) neden olabilir. Ayrıca, diyabetin ciddi ve ölümcül komplikasyonlarından biri olan ketoasidoz gibi tehlikeli bir durum da gelişebilir. Kontrolsüz Tip 2 diyabet hastalarında ise gün içinde sık sık kan şekeri dalgalanmaları veya çok yüksek HbA1c değerleri görülüyorsa, oruç tutmamaları daha güvenli olacaktır.
ŞERBETLİ TATLILAR YERİNE SÜTLÜ ALTERNATİFLER TERCİH EDİLEBİLİR
Türkiye'de 2024 verilerine göre 12 milyondan fazla diyabet hastası bulunduğu belirtiliyor. Ayrıca, diyabetin erken dönemi olarak kabul edilen gizli şekerin toplumda yaygın olarak görüldüğü ifade ediliyor. Bu rahatsızlığa sahip kişilerde genellikle yemek sonrası halsizlik, uyku hali ve tatlıya aşırı düşkünlük gibi belirtiler gözlemlenir. Diyabete zemin hazırlayan bir diğer durum ise insülin direnci. İnsülin direnci olan kişilerin, şerbet gibi yoğun şeker içeren tatlılardan kaçınması gerektiği vurgulanıyor. Bunun yerine, sütlaç, güllaç, dondurma ve muhallebi gibi daha hafif tatlı alternatifleri tercih edilebilir.
BOL SU TÜKETMEK KAN ŞEKERİ SEVİYESİNİ DENGELİYOR
Oruç tutan kişilerin beslenme düzenine ekstra önem vermesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Akın, “Ramazan ayı boyunca; yavaş sindirilen, uzun süre tok tutan, protein ve lif içeriği yüksek besinler tüketmeye dikkat edilmeli. İftar sofrası dengeli olmalı, ani kan şekeri yükselmelerini önlemek için hafif bir başlangıç yapılmalı ve ana yemek yavaş tüketilmeli. Beyaz ekmek, pizza, makarna ve pasta gibi rafine karbonhidratların aşırı tüketiminden kaçınılmalı. En önemlisi de iftar ve sahur arasında yeterli miktarda su tüketilmeli, bu sayede vücut susuz kalmaz ve kan şekeri dalgalanmaları önlenebilir” şeklinde konuştu.