Telefon bağımlısı mısınız? Endişelenmeyin işte yapmanız gerekenler

Her 3 kişiden ikisi, telefonlarını her 15 dakikada bir kontrol ediyor. Cep telefonları artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi ve pek çoğumuz artık cep telefonları olmadan nasıl yaşanacağını hatırlamıyor bile. Ancak, bu durum bir bağımlılık mı?

Gazete Oksijen'in haberine göre, cep telefonları kişisel yaşamlarımızda, sosyal bağlantılara, eğlenceye, dünya haberlerine, seyahate ve kişiselleştirilmiş dijital içerikten oluşan uçsuz bucaksız bir okyanusa açılan bir kapı olarak nitelendiriliyor. Ancak, daha fazla bilimsel çalışma, bu cihazların her yerde bizimle birlikte bulunmasının sağlık, ilişkiler ve üretkenlik sorunları yarattığını; davranış bozuklukları, bağımlılık ve aşırı kullanım riskini beraberinde getirdiğini vurguluyor.

Harvard Üniversitesi hocaları, belirtileri derleyerek ve önerilerde bulunarak bu konuya ışık tutuyorlar. Araştırmalara göre, dünya nüfusunun yarısından fazlasının akıllı telefonu var ve bu cihazlar artık lüksten ziyade bir gereklilik haline geldi. Profesyonel alanda, iletişimden iş yönetimine kadar birçok alanda hayati önem taşıyorlar.

Ancak, daha fazla bilimsel çalışma, bu cihazların her zaman yanımızda bulunmasının sağlık, ilişkiler ve üretkenlik sorunlarına yol açabileceğini gösteriyor. Davranış bozuklukları, bağımlılık ve aşırı kullanım riski de dahil olmak üzere.

Harvard Üniversitesi'nin derlediği bağımlılık belirtileri şunlar:

Telefonunuzu takıntılı bir şekilde mi kullanıyorsunuz?

Amaçsızca sık sık kontrol ediyor musunuz?

İyi niyetinize rağmen kullanımınızı kontrol edemediğinizi mi hissediyorsunuz?

Kısa süreli duraklama veya can sıkıntısı anlarında bile telefonunuzu sık sık, otomatik olarak ve rastgele elinize alıyorsanız, telefon kullanımınız bağımlılık eğilimindedir.

Yeni bir ileti veya önemli bir mesaj olmadığını bilseniz bile telefonunuzu kontrol etmek için derin ve önlenemez bir dürtü hissediyorsanız, bu bir uyarı işareti olabilir.

Telefonunuz olmadan kendinizi kaybolmuş mu hissediyorsunuz?

Telefonunuzu belli bir süre kapatmak zorunda kaldığınızda endişeli, stresli veya sinirli hissediyor musunuz?

Telefonunuz önemli işlerinizi yapmanızı engelliyor mu?

Sürekli dikkatinizi mi dağıtıyor?

Net düşünme yeteneğinizi sınırlıyor mu?

Telefonunuzu kullanmak sizi dinlemekten, anlamaktan ve yüz yüze sohbet etmekten alıkoyuyor mu?

Etrafınızdaki önemli insanlar, onlar yerine telefonunuzla ilgilendiğiniz için kendilerini ihmal edilmiş hissediyorlar mı?

Eğer yukarıdaki belirtilerin çoğunu yaşıyorsanız, yalnız değilsiniz. Harvard tarafından yapılan son araştırmaya göre, çoğumuz uyanık olduğumuz her 15 dakikada bir telefonlarımız tarafından rahatsız ediliyoruz.

Harvard Üniversitesi, değişim için bir taahhütte bulunmanın önemini vurgulayarak şu önerilerde bulunuyor:

Telefonunuzdan ayrı kaldığınızda nasıl düşündüğünüze, hissettiğinize ve davrandığınıza dikkat edin.

Net sınırlar belirlemek, sorunlu cep telefonu kullanımını azaltmada kritik bir adımdır. Bu, yemek sırasında, aile toplantılarında veya yatmadan önce olduğu gibi belirlenmiş telefonsuz zamanları içerebilir.

Telefonunuzu çalışma masanızdan, yemek masanızdan veya yatağınızın kenarından kaldırın ve çalışırken bildirimleri azaltın.

E-postaları yalnızca günün belirli saatlerinde kontrol etmeye karar verebilir veya belirli bir bitiş saati belirleyerek sosyal medya kullanımını sınırlandırabilirsiniz.