Akşener'den 'hançer' ve 'Nebi Hatipoğlu' açıklaması: 'Ben hiç kimsenin arkasından hançer vurmadım'
İYİ Parti lideri Meral Akşener partisinin grup toplantısında değerlendirmelerde bulundu. Akşener, CHP'deki değişim tartışmalarına değinirken Kılıçdaroğlu'nun 'hançerlendim' sözlerine de yanıt verdi. Akşener ayrıca AKP'ye geçen Nebi Hatipoğlu'na da göndermede bulundu.
12punto
İYİ Parti lideri Meral Akşener partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
CHP'deki 38. Olağan Kurulay'daki değişim tartışmalarına değinen Akşener, Kılıçdaroğlu'nun 'hançerlendim' iddialarına yanıt verdi.
Akşener'in konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
"Milletimiz enflasyona karşı kemer sıkmaktan nefes alamaz hale geldi. Enflasyon rakamlarına baktığımız zaman en başta gıda fiyatlarının artışını görüyoruz. Gıda güvenliğinin toplumların ekonomik ve sosyal olarak en önemli sorunu olduğunu söylüyoruz. Kütahya'da 7500 lira emekli maaşı alıyorum kira 4000 lira nasıl geçineyim dedi. Emekli maaşlarını asgari ücret düzeyine çıkartın diyoruz"
Akşener, grup toplantısında konuşmasının bölünmesi ve kendisine iletilen sözlere teşekkür ederek, "En fazla sözü kesilen, en fazla parmak sallanan genel başkan benim ama o parmakları tek tek kıracağım" dedi.
İSRAİL'İN GAZZE SALDIRILARI
Aziz milletim Filistin’de, Netanyahu vahşeti, hız kesmeden devam ediyor. Filistinliler, âdeta bir ateş çemberinin içerisinde, sıkışmış durumda. Dünya ise, bu ateş çemberin etrafında, adeta dans ediyor. Bu zulmü yaşatanlar, bu zulme sebep olanlar ve bu zulümden siyaset üretenler resmen bir saadet zinciri oluşturdular. Ve maalesef, hala, ne insan haklarına, ne vicdana, ne de uluslararası hukuka uygun olarak atılan, herhangi somut adım yok.
Birleşmiş Milletler’in Genel Sekreteri bile Katil Netanyahu’nun, Gazze’de sebep olduğu, mezalimin karşısında, sadece, “dehşete düştük” demekle yetiniyor. İnsan hakları ve savaş hukuku, göz göre göre, paspasa çevrilirken evler, okullar, camiler, hastaneler bombalanırken;
Kadınlar, çocuklar, masum siviller katledilirken dünyanın göstermiş olduğu, bu vurdumduymazlık tarih kitaplarında, bir utanç vesikası olarak anılacak. Sadece bir haftada, ölen çocuk sayısı, 1700’den 4237’ye yükseldi. Basın kaynaklarına göre, 7 Ekim’den beri, Gazze’de, yaklaşık her 10 dakikada, bir çocuk öldürülüyor.
Bu vahşetin, daha nesini tartışacağız? Gözü dönmüş, Netanyahu’nun, tüm dünyada, savaş suçlusu ilan edilmesi için, daha kaç çocuğun, ölmesi gerekiyor? Böyle bir vicdansızlık, böyle bir umursamazlık olabilir mi? Bugün, dünyada ne kadar ülke varsa, her birinin meclisinde, Netanyahu’nun, savaş suçlusu ilan edilmesi gerekiyor. Kendi ülkelerinde, bir terör saldırısı olduğunda, dünyayı ayağa kaldıran, batı ülkelerinin, 21’inci yüzyılın, en büyük katliamına, sessiz kalması 21’inci yüzyılda bile, haçlı zihniyetinden çıkamadıklarının bir kanıtıdır. Tüm dünyaya, özgürlük pazarlayan Amerika çocukların yaşama özgürlüğü bombalanırken, sesini çıkarmıyor. Paris’teki, terör saldırılarında 11 vatandaşını kaybedince, dünyayı ayağa kaldıran Fransa ölen, Filistinli çocuklar olduğunda 4237 çocuğun katili Netanyahu’ya, destek ziyareti yapıyor. Ve Netanyahu da, bu iki yüzlü desteklerin karşılığını daha çok bina yıkarak daha çok çocuk öldürerek, daha çok yeri işgal ederek ödüyor.
Üzülerek görüyorum ki batı Hamas’ın terör eylemlerini odağına alıp; Netanyahu terörünü görmezden gelirken doğu ise Netanyahu terörünü odağına alıp sivilleri katledip, Netanyahu’ya açık çek veren Hamas’ı görmezden geliyor. Ancak Türkiye, batı ile doğunun, bu iki yüzlülüğü arasında, bir tercihe zorlanamaz. Türkiye, yalnız ve yalnızca dünyanın unutmuş gözüktüğü, vicdanın, hakkın ve adaletin tarafı olmalıdır. İsrail’le Filistin arasında, 80 yıldır süregelen bu çatışmanın çözümü Filistin’i Hamas’tan, İsrail’i de Netanyahu ve zihniyetinden arındırmaktır. Kalıcı bir barış inşa etmek için, Türkiye nefretten beslenenleri değil barış için çabalayanları desteklemelidir.
Aziz milletim ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, geçtiğimiz günlerde, ülkemizi ziyaret etti. Ziyaret sonrasında, yapılan açıklamad bir nokta, özellikle dikkatimizi çekti. Deniyor ki Gazze'den sivillerin çıkarılması konusunda, farklı bölge ülkelerini, ziyaret etmişler ve önemli adımlar atılmış. Öncelikle şunu söylemek isterim Netanyahu’nun, Filistin’de yol açtığı mezalimin karşısında çözüm yolu, sivilleri bölgeden çıkartmak değil katil Netanyahu’yu, bir an önce durdurmaktır. Bu çok açık.
"GAZZE'DEN FİLİSTİNLİLER DEĞİL NETANYAHU ÇIKMALI"
ABD'nin âdeta emir eri olan Netahyahu’yu durdurmaya, elbette gücü yeter. Yani kimse kimseyi boşuna, kandırmaya çalışmasın. Bir yandan kuzuyu yiyip, diğer yandan da, çobanla oturup, yas tutuyor-muş gibi yapan, bu iki yüzlülüğü, asla kabul etmiyoruz. Mezalim üzerinden, toprak genişletme peşine düşen, bu ahlaksızlığı, reddediyoruz.
Türkiye olarak, şüphesiz ki, öncelikle, insani yardım ve ateşkes konusunda, gereken her adımı, atmak zorundayız. Ama Gazze’den çıkması gereken, masum Filistinliler değil katil Netanyahu’nun ta kendisidir. Bunu da asla unutmamalıyız. Eğer ki, Filistin davasına ihanet etmek istemiyorsanız, eğer ki, iki devletli çözüm önerinizde ciddiyseniz, eğer ki, garantör devlet olma fikrinde samimiyseniz, o zaman üzerine günlerdir, bomba yağan, Filistin halkının, bir de evlerinden, yurtlarından koparılmasına, müsaade etmezsiniz."
NEBİ HATİPOĞLU GÖNDERMESİ
İYİ Parti'nin AKP ve MHP ile ittifak yapması gerektiğini söyleyen ve partisinden istifa eden İYİ Parti milletvekili Nebi Hatipoğlu AKP'ye katılmıştı. Akşener konuşmasında, İYİ Parti Belediye Başkan Adayı Melih Aydın'a seslenerek, "Melih kazanacaksın değil mi? Hele dünden sonra mutlaka kazanacaksın. Farz oldu" dedi.
AKŞENER'DEN HANÇER AÇIKLAMASI
CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun hançer açıklamasına ilişkin de açıklamada bulunan Akşener, "Ben hiç kimsenin arkasından hançer vurmadım. Ya göğsünden ya kalbinden saplarım" dedi.
Akşener'in açıklamaları şöyle:
Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıktık diye bize demediklerini bırakmayanlar hafta sonu itibariyle yeni Genel Başkan Özgür Özel’in en büyük fanları oldu!
"Bakın utanmadan Sayın Kılıçdaroğlu’na en ağır hakaretleri ettiler. Niye aday oldun kaybettin diye hakaret ettiler. Hani size göre yüzde 60’la kazanıyordu, yav arkadaş göz önünde olan bir hikâye bu ya, inanamadım. Ve oturdum iki rekat şükür namazı kıldım. Kral öldü ama 2023’e damga vuran o garip anlayış ve o anlayışın sahipleri aynen yerinde duruyor. Nitekim tüm kurultay süreci boyunca bizlere bol miktarda hakaret edildi, her türlü erdemi solda her türlü ahlaksızlığı da sağda gören ateşli konuşmalar yapıldı. Hançer edebiyatları İyi Parti eleştirileri aralarda uçuştu. Bazen şaşırıyorum yıllar evvel de önemli bir kişi aranızda bazılarına da denmiş olabilir bana da denmişti, yahu ben bir kadınım bana neden bu söyleniyor diye, ceketimin astarı yok her tarafım hançer bıçak denmişti. Ben de ne yapabilirim diye kendi kendime düşünmüştüm. Rahmetli abime gittim, dedi ki yaşlı adamların sözlerine başka acındırmaya çalışırlar kendilerini. Rahmetli abicim böyle demişti ben de karışmamıştım. Şimdi Sayın Kılıçdaroğlu da hançerden bahsetti fakat hançer işi ortada kaldı. Bensem o, ben bugüne kadar hiç kimsenin arkasından hançer vurmadım, ya şurasına ya kalbine vururum! Arkadan işim yoktur.
İTTİFAK AÇIKLAMASI
Benim sırtımda da hançer vardır demiyorum. Gereğini yapmıyorsan ha bire hançerlenirsin, kendine bir şey istiyorsan ha bire hançerlenirsin, ölümüne bir şeyi isteyip çevreyi görmüyorsan elbette hançerlenirsin. O hançerlerin sahiplerini sonra karşında bulursun. Ben kimseyi hançerlemedim hançerlemem. Ben olmadığıma göre hançer kimin? Benim sırtımda hançer mançer yok. Bu hançer edebiyatı çok ilginçti. Kimse üzerine almadı, benim üzerime kaldı, görüşeceğiz.
Herkeslere selamlar gitti biz hariç. Zaten sadece o yan yana gelmenin bundan sonra pek bir zor olduğunun işaretidir.