CHP'den DEM Parti'ye 'rapor' yanıtı: 'Kürt raporu olarak değerlendirmek yanlış'

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Meclis’teki İmralı Süreci komisyonunun hazırladığı raporlara dair açıklamalarda bulundu. Özellikle CHP’nin hazırladığı raporu eleştiren Bakırhan, bu raporun, partilerin üzerinde baskı olmadığı gerçeğini göz ardı ettiğini belirtti.

Bakırhan, “En çok CHP'nin raporuna üzüldüm. Hangi partinin üzerinde baskı yok? Şu anda binlerce arkadaşımız içeride, sürgünde. Davası olmayan arkadaşımız yok. Bu bir gerekçe değil. CHP bir rapor yazacaksa, 89'da SHP'nin yazdığı raporu alıp güncellesin” şeklinde sert ifadeler kullandı. Bakırhan’ın bu açıklamaları, CHP’nin raporuna yönelik eleştirileri daha da körükledi.

MURAT EMİR’DEN YANIT GELDİ

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Bakırhan’ın açıklamalarına yazılı bir yanıt verdi. Emir, CHP’nin hazırladığı raporun sadece bir kesimin görüşlerini yansıtmadığını belirtti. Komisyonun amacının, demokrasi, hukuk devleti ve toplumsal barışla ilgili sorunlara çözüm önerileri sunmak olduğunu ifade eden Emir, raporun her sayfasında ötekileştirilen, adaletsizliğe uğrayan, temel hak ve özgürlükleri engellenen, ayrımcılığa tabi tutulan yurttaşların yer aldığını vurguladı.

Emir, “Raporumuz her bir bireyin kendini eşit hissettiği ve temel hak ve özgürlüklerini en geniş anlamda kullanabildiği bir Türkiye yaratmayı odağına koymuştur” dedi. Raporun, Kürtler, Türkler, Aleviler, Sünniler gibi tüm grupları kapsayan bir perspektife sahip olduğunu belirten Emir, raporun bir “Kürt raporu” olarak değerlendirilmesinin yanlış olduğunu ifade etti.

Emir, kamuoyunda “eve dönüş yasası” olarak bilinen düzenleme hakkında da açıklama yaptı. Bu düzenlemenin, adalet bürokrasisinin çalışmalarıyla sağlıklı bir şekilde başlatılacağına dair açıklama yapan Emir, CHP’nin terörü kalıcı olarak sona erdirmek için siyasetin atması gereken adımların öncüsü olmaya kararlı olduğunu belirtti.

BAKIRHAN’IN CHP’NİN RAPORUNA YÖNELİK ELEŞTİRİLERİ

Tuncer Bakırhan, CHP’nin raporuna yönelik açıklamasında, ülke genelindeki baskılar ve sorunlar karşısında hazırlanan raporun yetersiz olduğunu savundu. Özellikle, binlerce kişinin içeride ve sürgünde olmasını bir gerekçe olarak gösteren Bakırhan, raporun daha önceki yıllarda yazılmış bir metnin güncellenmesinden ibaret olmasına tepki gösterdi. Bakırhan, 1989 yılında SHP’nin yazdığı raporu örnek vererek, CHP’nin daha derinlemesine bir çalışma yapması gerektiğini ifade etti.