CHP’li Öztürkmen, Kara ve Polat 12punto’ya konuştu: Kurultay tartışmalarının ardından yeni yönetim çağrısı

CHP'de kurultay tartışmaları devam ederken, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘Kurultay isteyen benim yol arkadaşım değildir’ açıklamasında bulundu. İmamoğlu’nun çıkışının ardından 12punto’ya konuşan CHP’li milletvekilleri ise kurultay çağrısında bulundu.

Beste Çelik

CHP İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı’nın CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ‘normalleşme’ söylemini eleştirmesinin ardından başlayan kurultay tartışmaları büyüyor. Salıcı’nın ‘Gerekirse kurultaya gidilir’ çıkışıyla tartışmalar devam ederken,  edinilen kulis bilgilerine göre, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun katıldığı bir toplantıda, "Kurultay isteyen benim yol arkadaşım değildir, nokta" dediği öğrenildi. 12punto’ya konuşan CHP’li milletvekilleri ise kurultay çağrısında bulunarak yönetim değişikliği önerdi.

“TABANIMIZIN DESTEKLEMEDİĞİ POLİTİKALAR YÜZÜNDEN…”

CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen, yaklaşık  50 yıldır CHP’li olduğunu belirterek, “Ben örgütümün sesine kulak veriyorum. Örgütüm olağanüstü kurultay talep ediyor. Bana göre acil ve derhal olağanüstü kurultay yapılması gerekiyor. Eğer normalleşme politikalarına tabanımız, örgütümüz, destek verirse, yönetim güçlü bir şekilde yoluna devam eder. Yok eğer örgüt buna destek vermiyorsa, yeni bir yönetim başa geçer. Bu yönetim gösteriyor ki bizim partimiz tekrar AKP’nin gerisine düşmüş, ikinci parti konumuna gelmiştir. Bu uygulanan, örgütümüzün, tabanımızın desteklemediği yanlış politikalar yüzündendir. O nedenle de ben örgütümün sesine kulak vererek olağanüstü kurultayın gerektiği kanaatindeyim” dedi ve çağrıda bulundu.

“YENİ BİR YÖNETİMLE YOLA DEVAM EDİLMELİ”

Kurultayın toplanmadığı takdirde CHP’de çatlaklar oluşabileceğini ifade eden Öztürkmen, “Türkiye’nin her tarafından, benim tanımadığım insanlardan, olağanüstü kurultay talepleri geliyor. Eğer bir olağanüstü kurultay toplanmazsa, bir güven tazelenmezse, bu tartışmalar erken seçim ya da normal seçime kadar devam edecektir, partimize zararı olacaktır. O nedenle ben, güven almış, güven tazelemiş yeni bir yönetimle, yeni bir güçle yoluna devam edebilir” açıklamasında bulundu.

“ERDOĞAN’A GÖRE NORMALLEŞMEK ONA TESLİM OLMAK”

CHP yönetiminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile normalleşme politikalarını CHP örgütünün doğru bulmadığının altını çizen Öztürkmen, “Recep Tayyip Erdoğan için normalleşme demek Recep Tayyip Erdoğan’a teslim olmak, politikalarını onaylamak, onunla yol arkadaşlığı yapmak demektir. Bizim sayın genel başkanımızın iyi niyetli, toplumu normalleştirme adına attığı adım Recep Tayyip Erdoğan’da karşılığını bulamamıştır. Dolayısıyla taban, bu normalleşmeyi doğru bulmuyor. Örgütümüz partimizin giderek oy kaybettiğini görüyor. Biz de sahada görüyoruz, partiden istifa ettim diyenler, bir daha CHP’ye oy vermeyeceğim, CHP’nin bu gidişini doğru bulmuyorum, bir an önce kurultay toplansın, güven tazelensin diyenler var. Ben örgütüyle iç içe olan bir siyasetçiyim” diyerek tabanın sesini duyurduğunu söyledi.

“İMZA TOPLUYOR HABERLERİNİN GERÇEKLİĞİ YOK ”

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara da kurultai talebinde bulunan bir diğer isim. Kara sözlerine şöyle başladı:

“Tüzük açık, şartlar oluşursa delege isterse olağan ya da olağanüstü kurultay toplanır. İmamoğlu’nun, ‘Kurultay isteyen benim yol arkadaşım değildir’ söylemi parti içerisinde olmasın. İmamoğlu kampta, ‘Önümüzdeki süreçte bizim karşımızda devirmemiz gereken bir AKP iktidarı var’ diyerek birlik ve beraberlik mesajı verdi, ‘biz ortak bir hedef doğrultusunda mücadele edelim’ demek istiyordur. Ama burada kurultay toplanacaksa toplanır. Bu Ahmet, Mehmet, Ayşe ‘toplansın’ dedi diye toplanmaz, delegenin kendi iradesidir. Kamuoyunda çıkan o 800 kişi ‘imza topluyorlar’ haberlerinin de gerçekliği yok. Bu kamuoyu oluşturmak adına ortaya çıkarılmış olabilir.”

“MİLLETVEKİLLERİ OLARAK İRADE ORTAYA KOYUYORUZ”

31 Mart Yerel Seçimleri değerlendiren Kara, “Ben 31 Mart’ta iyi bir ivme kazandığımızı düşünüyorum. Biz seçimden birinci çıktık ama bunun sürdürülebilir kılınması lazım. Ben de sahada dolaşıyorum, parti tabanına, yasama faaliyetlerine veya sosyal media faaliyetlerine bakan herkes görür. Ben de sokaktayım ama biz ‘ayağa kalkma’ ve ‘normalleşme’ konularında eleştiri aldık. Bu bir gerçek, pratikte böyle. Bunlar tölere edilebilir ama sokakta biz birinci parti çıktıktan sonra ivmeyi yükseltmek lazım. Kendi tabanımızın da ihtiyaçlarına ve taleplerine kulak vermemizde fayda var. Kurultaylar toplanır, ama bunun zamanı ve yeri vardır. Yasa bellidir, tüzüğümüz bellidir, bu delege isterse olur. Biz milletvekilleri olarak tabandan gelen sesi dinliyoruz ve bu iradeyi ortaya koyuyoruz bu konuda ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.

“GİDİŞATTAN RAHATSIZ CİDDİ BİR RAKAM VAR”

CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ise, CHP içerisinde pek çok milletvekilinin gidişattan rahatsız olduğunu vurguladı ve “İnsanların olağanüstü kurultay çağrıları, İmamoğlu’ndan bağımsız açıklamalar. Ben düşünsel olarak partinin geçmiş siyasal pratiğinin çok aksi bir yönelim içerisinde olduğunu düşünüyorum ve partinin bunu geniş kitlelere izah etmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben dahil örgütte birçok milletvekilinin geçmiş pratiklerin dışında gelişen gidişattan ciddi rahatsızlık duyduklarına inanıyorum. Bu durum insanların partiye bakışını, toplumsal muhalefetin de CHP’ye bakışını etkiliyor. Rahatsızlık duyan ciddi bir rakam olmasa parti bizi linç eder. Partililerin tartıştıkları ortamlara, verdikleri tepkilere bakınca bunu rahatlıkla görüyorsunuz. Kafa karıştırıcı açıklamalarla durumun kötü bir noktaya gittiğine inanıyoruz. Bizim çok daha aksiyonel olmamız gereken bir dönemdeyken daha durağan bir hal almış bir CHP ile karşı karşıyayız” diyerek uyardı.

“AÇIKLAMAMIN KEMAL BEYLE İLGİSİ YOK”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in 81 il başkanından gelen destek açıklamalarını doğru bulmadığını ifade eden Polat, Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilişkilendirilen kurultay çağrısına dair, “Kemal Bey, üzerimizde ciddi emeği olan bir isim. Önemli bir genel başkanımız. Bizim partimizde “O şu açıklamayı yap” dedi yaptın diye bir şey yok. Benim hiçbir tavrımın Kemal Bey’le bir ilgisi yok. Yalnızca tarihe not düşmek gibi bir ihtiyacımız oluştu” dedi.