DEM Parti Milletvekili Sırrı Sakık 12punto’ya anlattı: 'CHP’ye var Kürtlere yok, iki belediye iki ayrı hukuk’
DEM Parti’nin 31 Mart’ta kazandığı Hakkari Belediyesi'ne düzenlenen operasyon sonrası Belediye Eş Başkanı Mehmet Sıddık Akış gözaltına alındı ve belediyeye kayyum atandı. DEM Parti Ağrı Milletvekili Sırrı Sakık, 12punto'ya yaptığı açıklamada, "CHP Antalya Kepez Belediye Başkanı tutuklanınca, Belediye Meclisi seçim yaparak yeni başkanı belirledi. Kayyum atanmadı. Ama Hakkari Belediye başkanının yargılaması devam ederken kayyum atandı. İki Belediye iki ayrı hukuk!" ifadelerini kullandı.
Burak Demirbaş
Burak DEMİRBAŞ-12punto.com.tr
DEM Parti'nin 31 Mart yerel seçimlerinde yüzde 48,92 oy oranıyla kazandığı Hakkari Belediyesi'nde Belediye Eş Başkanı Mehmet Sıddık Akış gözaltına alınırken yerine Hakkari Valisi Ali Çelik atandı.
"İKİ BELEDİYE İKİ AYRI HUKUK"
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan DEM Parti Ağrı Milletvekili Sırrı Sakık, "Hakkari Belediyesi’ne atanan kayyumun hiçbir hukuki gerekçesi yoktur bu tamamen darbedir. Ülkede seçim var ama Kürtlerin seçme ve seçilme hakkı yok!" ifadelerini kullandı.
Sakık karara ilişkin ayrıca şu yorumu yaptı:
"CHP Antalya Kepez Belediye Başkanı tutuklanınca, Belediye Meclisi seçim yaparak yeni başkanı belirledi. Kayyum atanmadı. Ama Hakkari Belediye başkanının yargılaması devam ederken kayyum atandı. İki Belediye iki ayrı hukuk!" dedi.
Kayyum kararını 12punto'ya değerlendiren Sakık, şunları söyledi:
"BU İRADEYİ TANIYACAKSINIZ"
"Uzun yıllardır denenen bir yol yöntemi yeniden denemeye çalışıyorlar. O zaman seçim yapmanıza hiç gerek yok. Seçimleri yapıp, dilediğiniz zaman kayyumları atamanın ne ahlaken ne vicdanen bir karşılığı yok.
Ben Urfa Hilvan'dayım. Hilvan halkı size iyi bir cevap verdi. Peki ben şimdi bütün Türkiye kamuoyuna sesleniyorum. Biz şimdi ne yapmalıyız Allah aşkına? Demokratik seçime bu kadar önem veren bu kadar çabalayan, bir siyasal gelenekten geliyoruz, bütün ısrarlara rağmen, 'hayır siz kendinizi yönetemezsiniz' anlayışı var.
Bunlar diledikleri zaman, çete mafyalara af çıkaran, protokolle Meclis'te ağırlayan bir iktidar. Bugün soruşturma açılıyor, bugün gözaltına alınıyor. Anında kayyum atanıyor. Peki yakın tarihte Antalya'nın Kepez ilçesinde bir CHP'li belediye başkanı tutuklandı yerine mevcut belediye meclis üyeleri arasından başkan seçildi. Peki bunu Kürt coğrafyasında yapmıyorsunuz? Seçimlerde bütün hukuksuzlukları yaptınız, orada devleti temsil edenler size il başkanlığı yaptı ama halk iradesini ortaya koydu. Alamadıklarınızı, bugün kayyum atayarak alıyorsunuz. O zaman bir seçim yapmanın hiçbir esprisi yok. Tek kelimeyle Kürt coğrayfası ve Kürtler, ne seçme ne seçilme hakkına sahip değildir derseniz. O zaman anlarız ama bir taraftan seçim yapıp bir taraftan sizin iradenize uygun başkanlar çıkmıyorsa dokunulmazlıkları kaldırmak, kayyum atamak, yaşananlardan hiçbir iktidar ders çıkarmaz mı? Bu politikalarınız iflas etti. Kürt halkı kendisini yönetmek istiyor. Kürt halkı Anayasa'nın verdiği çerçevede sandığa gidiyor. Bu iradeyi tanıyacaksınız bu bir lütuf da değil.
"MÜSAADE ETMEYİZ"
Sakık, kayyum uygulamasının devam edip etmeyeceği yönündeki soruya ise, "Buna müsaade etmeyeceğiz. Hayatın her alanında bu hukuksuzluğa karşı halkımızla birlikte Türkiye demokrasi sistemiyle vicdanlı her insan sadece bizler değil AKP içerisinde vicdanlı olan her insanın bu uygulamanın karşısında mağdurun saflarında saf tutması gerekir. Biz buna müsaade etmeyiz" yanıtını verdi.
"BUGÜN HAKKARİ OLUR, YARIN İSTANBUL OLUR"
Hakkari Belediyesi'ne sabah saatlerinde bir operasyon yapılarak, Belediye Başkanının gözaltına alınmasını ve 10 yıl önce başlamış ve halen süren bir davası gerekçe gösterilerek kayyım atanmış olmasını reddediyoruz.
— Özgür Özel (@eczozgurozel) June 3, 2024
Yaşananlar, henüz 2 ay önce tecelli etmiş Hakkari halkının…
Sakık, CHP lideri Özgür Özel'in sosyal medya üzerinden paylaştığı, "Demokrasinin ve halk iradesinin yanında, kayyım anlayışının karşısındayız!" sözlerinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
Bu soru sadece DEM ve Kürt'lerin sorunu değil Türkiye'deki bütün halkların, siyasi partilerin ortak sorunudur. Ya seçimlere inanmayıp seçim yapmayacaksınız. Ya da bir yasa çıkarırsınız Anayasa'ya koyarsınız; Kürtler seçme ve seçilmeden muafsınız derlerse anlarız.
Sandık başına gidecekseniz Özgür Bey'in de bütün siyasi partilerin de duruş sergilemesi gerekir amasız ve lakinsiz bir tepki göstermesi gerekir. Bugün Hakkari olur, yarın İstanbul olur. Bir başka kent olur zaten bu tür işlerin adım adım ilerlediğini gördük. CHP dokunulmazlık konusunda çok büyük hata yaptı bugün onlarca kez kendileri gidiyor. Bizzat dokunulmazlıklara evet diyen Kılıçdaroğlu, geçen gün Edirne Cezaevi'nde Selahattin Demirtaş'ı ziyarete gitti. Bugünden Özgür Bey'in de diğer siyasi parti liderlerinin de bu hukuksuzluğa karşı yasalara Anayasa'ya sahip çıkmaları gerekir. Kürdün iradesine saygı göstermesi gerekir."
Av. Dr. Mehmet Ruşen Gültekin ise söz konusu karara ilişkin 12punto'ya yaptığı değerlendirmede, uygulamanın Meclis'ten torba yasa ile geçtiğini ve kararın hukuksuz olduğunu söyledi.
CEZANIN ŞAHSİLİĞİ İLKESİ
Gültekin'in değerlendirmeleri şöyle:
"Hakkari Belediye Başkanı hakkında Hakkari 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir dava varmış. Bir de bir soruşturma varmış, bunu gerekçe göstererek bugün güvenlik güçleri Hakkari Belediyesi'ni bastı ve görevden alıp valiyi atadılar.
5393 sayılı kanunun 45-46. maddeleri Kanun Hükmünde Kararnamelere (KHK) göre olmuştu. 15 Temmuz kanlı darbe girişiminin ardından KHK ile belediyeye kayyum atanmasına izin verilmişti. Bu kanun Meclis'ten geçmedi. Bu KHK'ları Anayasa Mahkemesi, "incelemem" dediği için TBMM Torba Kanun'la dümdüz geçti.
Normalde olması gereken, cezaların şahsiliği ilkesi gereği belediye başkanı hakkında böyle bir terör soruşturması varsa belediye başkanı görevden alınırdı yerine, belediye meclisinden başkan seçilirdi ama bu şekilde bir düzenleme yapıldıktan sonra kayyum uygulamasını 2019'daki seçimlerinden sonra tüm HDP'li belediyelere atanan kayyumlarda gördük.
"BU FİLMİ 2019'DA GÖRDÜK"
"Bir kere bunun hukuksuzluğunu vurgulamak lazım. İkinci nokta şu; Hakkari Belediye Başkanı hakkında 10 yıl önce açılmış soruşturmalar bunlar. 10 yıl önce açılmış soruşturmalar bu zamana kadar neden bitmedi. Masumiyet karinesi yok mu bu başkanın? YSK bu kişinin başkan olabileceğine dair yetki vermiş. 31 Mart seçimlerinden sonra yeni bir suç işlediğine dair delil var mı, yok. Buna rağmen 10 yıl önceki soruşturma ve kovuşturma bahane edilerek Hakkari Belediye Başkanı'nın görevden alınması tabi ki hukusuz kalıyor. Savcının iddiaları çok ağır, bunu okuyunca Hakkari Belediye Başkanı niye başkan olsun diyorsun ama bir taraftan da bu 10 yıl önce yapılmış bir soruşturma. Kobani Soruşturması gibi. 2014 yılında Kobani olayları oldu. İddianame ne zaman hazırlandı? 7 Ocak 2022. Ne zaman Kürt açılımı bitti ondan sonra siyasi olarak devam eden bir şeyden bahsediyoruz. Burada büyük bir hukusuzluk var büyük bir adaletsizlik var. Bunlara ilişkin olarak. Bu kararların diğer belediyelere geleceği konusunda da öngörümüz olabilir artık. Çünkü orada bu dönemde geçmişten gelen soruşturması olan herkesi şu anda görevden alabilirler veya yeni bir soruşturma açıp görevden alabilirler. Biz bu filmi 2019'da görüp konuşmuştuk.
KEPEZ ÖRNEĞİ
Gültekin, DEM Partililerin örnek gösterdiği Kepez kararına ilişkin olarak ise şunları aktardı:
"Kepez Belediyesi'nin soruşturması, "taksirle adam yaralamak ve ölüme sebebiyet vermek"tendi ama zaten belediye kanununa bu konuda kayyum atanması, "terörle iltisaklı olmak" ve terörden dolayı bir soruşturma ve kovuşturma. Dolayısıyla DEM Partililerin açıklaması da doğru değil onlar da algı yaratıyorlar. Kepez Belediyesi terör olmadığı için belediye meclisinden başkan seçildi. Diğerinde terör olunca kayyum atanıyor."