İmamoğlu, Binali Yıldırım ile Murat Kurum'u kıyasladı: 'İlk günlerden su kaynattı...'

Sancaktepe’de konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Ben, 2019’daki rakibim, Sayın Binali Yıldırım'dan daha memnundum. Şimdiki rakibim, biraz sıkıntı çekecek dedim, ama daha ilk günlerde bile su kaynattı. Niye böyle söylüyorum? Çünkü, şimdiden birtakım iftiralar uydurmaya başlamış” ifadelerini kullandı.

12punto

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, yerel seçim çalışmaları kapsamında Sancaktepe’de yurttaşlarla bir araya geldi.

İmamoğlu, saat kulesinin bulunduğu meydana konumlanan DEVA, CHP, AKP, İYİ Parti ve Saadet Partisi stantlarını da ziyaret edip, başarı dileklerini iletti. 

AKP’LİLERLE DİKKAT ÇEKEN ÜYE DİYALOĞU

İmamoğlu’nun AKP standını ziyaret ettiği sırada partililerle yaşadığı üye diyaloğu dikkat çekti.

AKP Sancaktepe Gençlik Kolları Başkanı Emrah Albayrak, İmamoğlu’na seçim broşürlerini verirken, bir başka partili de İBB Başkanı’na, “Başkanım, üye yapabiliriz istiyorsanız” teklifinde bulundu. 

 “Beni mi üye yapacaksınız? Ne kadar istiyorsunuz beni ya” sözleriyle yanıt veren İmamoğlu herkesi güldürdü.

Bu sözlerin sonunda AKP'li vatandaşa sarılan İmamoğlu, “Her şey ötesinde sulh içinde, barış içinde bir seçim ortamı olsun. Kimsenin burnu kanamasın, kimsenin gönlü kırılmasın. Fikirler yarışsın. İnsanlar birbirinin hakkında eleştiri yapabilir, döneri yapabilir. Ama günün sonunda, 1 Nisan’da hepimiz komşuyuz, hepimiz arkadaşız, hepimiz akrabayız. Aynı ailede farklı oylar veren insanlar var. Onun için herkesi Allah yardımcısı olsun. Allah utandırmasın” temennisinde bulundu.

"ŞİMDİDEN İFTİRA UYDURMAYA BAŞLAMIŞ"

Esnaf ziyaretinin ardından miting düzenleyen İmamoğlu, AKP standında yaşadığı diyaloğu şöyle anlattı;

“Bugün Sancaktepe'de beraber gezerken, Alper Başkanımla birlikte gittik, AKP standına uğradık. Oradaki de benim hemşehrim. O da benim komşum. Ya belki akrabam. Hepimizin akrabaları da başka partiye oy veriyor. Bu partiye veriyor. O partiye veriyor. Yahu niye ayrıştıracağım? Gittim, ellerini sıktım. Oradaki hemşehrim dedi ki, ‘Gel seni üye yapalım.’ Dedim, ‘Ya beni ne kadar seviyorsunuz. Allah razı olsun sizden’ dedim. Şimdi bunu niye anlattım? Bizim yüreğimiz bu kadar zengin.”

Konuşmasının Binali Yıldırım’dan bahseden Ekrem İmamoğlu, şöyle devam etti;

“Ama söyleyeyim; Ben, 2019’daki rakibim, -kulakları çınlasın- Sayın Binali Yıldırım'dan daha memnundum. Şimdiki rakibim, dedim yani biraz sıkıntı çekecek, ama daha ilk günlerde bile su kaynattı, söyleyeyim. Açık ve net. Niye böyle söylüyorum? Çünkü, şimdiden birtakım iftiralar uydurmaya başlamış. Hemen bunlar sıkışınca ne yapıyorlar? Herkesin milli duygularını sorgulamaya çalışıyorlar. Yaptılar ya bunu. Bir de bazen, utanmadan inancını sorgulamaya çalışıyorlar. Ben hep ne diyorum biliyor musunuz? Benim Türkiye Cumhuriyeti'nde, 86 milyon vatandaşımın içinden bir Allah’ın kulunun inancını da sorgulama hakkım yok, milli duygularını da sorgulama hakkım yok.

"DAHA DA AZITACAKLAR"

Ben size bir şey daha diyeyim mi? Benim vatanıma, milletime, bayrağıma, atama, dedeme, nineme, Atatürk'üme olan tutkumu sorgulayacak adam, anasının karnından doğmadı. İşine bak sen. Onun için su kaynattı, onun için. Daha başka bir şey söyleyeyim. Çünkü bunlar, daha azıtacaklar biliyorum. Önden bunu söyleyelim de herkes haddini bilecek. Daha ilerisine gideyim. İnanç, Allah'la kul arasında. Yaradan, bize öyle güzel bir din vermiş ki, kimse kimsenin inancını ölçemez. Kimse kimsenin inancını yorumlayamaz bile. Benimle Yaradan arasında. Ben, bir tek Yaradan’a sığınırım. Ben, bir tek Yaradan’a sığınır, bir tek Yaradan’dan korkarım. Allah'ın kulundan korkmam. Benim inancımı sorgulayacak, benim inancımı yorumlayacak Allah'ın kulu, anasının karnından doğmadı kardeşim. İşine baksın. Dolayısıyla, bu kötü sözlere inanmayın. Bu kötü sözlerle muhatap olmayın. O kötü sözlerle ilgilenmeyin.

"BİNALİ Mİ, SİSİ Mİ"

Niye ilgilenmeyin biliyor musunuz? Bunlar, U dönüşünü seviyorlar. Hatırlıyor musunuz, 2019’da ne olmuştu? Ne demişti Sayın Cumhurbaşkanı? Hatırlıyor musunuz? ‘Binali mi, Sisi mi?’ Güya Sisi, ben. Ya 14 Şubat'ta, hem de Sevgililer Günü'nde, gözlerinin içine baka baka Mısır'da yanına, ayağına gitmedi mi? Gitti. Herhalde bana oy verecek, söyleyeyim. Herhalde Öyle düşünüyorum. Öyle değil mi? Şimdi bakın, işin şakası bir yana, bu işin, bu dilin, bu siyasetin bu milletin gündeminde yeri yok. Ha şunu söyleyeyim; eğer saygıdeğer Sisi Türkiye'ye gelmek isterse, ben onu İstanbul'da ağırlarım, Bu arada şunu söyleyeyim: Bu şehir, bu güzel İstanbul, bu güzel memleket, bu güzel devlet, bu güzel millet bu tavrı, bu ikircikli konuşmaları hak etmiyor. Benim güzel çocuklarımın, benim güzel gençlerimin, benim güzel insanlarım bu tarz yaklaşımı hak etmiyor."