Son Dakika: Mansur Yavaş'tan Bahçeli'nin Öcalan çağrısına ilişkin açıklama

MHP lideri Bahçeli'nin teröristbaşı Abdullah Öcalan için yaptığı çağrıya ilişkin konuşan ABB Başkanı Mansur Yavaş, "Bazı şeylerin halka da sorulması lazım. Toplum bu konuda çok büyük acılar çekmiştir" dedi.

12punto

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yavaş, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan için yaptığı 'Gelsin Meclis'te konuşsun' çağrısına ilişkin şunları söyledi:

"İnsanların aklının hayalinin almadığı, alışık olmadığı açıklamalar var. Ben bu tip açıklamalara katılmıyorum.

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir. Eğer hukuk devletiysek, yapılan her şeyi hukuka uygun olması gerekir.

Türkiye Cumhuriyeti'ndeki bütün vatandaşlar seçtiği milletvekillerinin varsa bu konuda bir planı, Meclis'te tartışması gerekir. Bu da yetmez. Bazı şeylerin halka da sorulması lazım. Toplum bu konuda çok büyük acılar çekmiştir.

Bence eksik görülen şey şurada. Ortak yaşama iradesi olmasaydı bu toplum çoktan ayrışırdı.

Varsa böyle bir plan, bunların hem halka iletilmesi hem de TBMM'de grubu olan herkesle paylaşılması lazım. Bu konularda bir vatandaş olarak konuşuyorum, dışarıda hazırlanan bir proje var ise buna biz alet ediliyorsak buna karşıyız.

Ne sınırlarımızın değişmesine, ne üniter yapımızın değişmesine asla izin verilemez. Bu konuda hiç kimsenin de kendi başına karar vermesi mümkün değildir. Kararı verecek Türk Milleti ve onların temsilcisi milletvekillleridir.

Hem Türk mahkemeleriyle hem de AİHM'de verilen kararla teröristbaşı ve terör örgütü lideri olduğu kabul edilmiş ve cezası onanmış birisinin muhatap alınması Türkiye'deki hukuk sistemine aykırıdır.

Bu tür konular konuşulurken meşruiyet ancak ve ancak TBMM'de aranır. Göreceğiz, önümüzdeki günlerde TBMM'ye bununla ilgili bir şeyler gelecektir.

Başından beri devam eden süreçte, Türkiye'nin özellikle anayasamızın ilk 4 maddesinin herhangi bir şekilde yavaş yavaş olumlu/olumsuz demek suretiyle tartışma konusu edilmiş olması zaten bugünlerin geleceğini gösteriyordu.

Ama ben Türk Milleti'nin bu kadar kanlı terör eylemlerine rağmen komşuluk ilişkileri, iş yerindeki ilişkileri ve bunun sonucu ortak yaşama iradesinde en ufak bir eksiklik görmedim.

Kendisinde eksiklik görenler terör örgütünün uzantılarıdır.

Toplumda ne bir anayasa değişikliği talebi vardır ne de bu konularda bir rahatsızlığı vardır.

Yeni maceralara gerek yok. Varsa bir şey TBMM'ye gelip orada alınacak karar ve daha sonrada Türk Milleti'ne sorulmak suretiyle karar alınmalıdır. Onun haricinde hiç kimsenin bu konularda hiçbir yetkisi yoktur. Bugün sayın Cumhurbaşkanı'na da, sayın Bahçeli'ye de bu yetkiyi halk vermiştir. Türk Milleti her şeyin üzerindedir. 

Ben de dahil, sayın Cumhurbaşkanı da, milletvekilleri de halktan alınan vergilerle maaşını alan birer memurdur.

Kimsenin Türkiye'ye bir şey dayatmaya hakkı yoktur.

Tek söz Türk Milleti'ne aittir."