Kulak kiri, sağlık teşhislerinde yeni bir dönemi başlatıyor

Kulak kiri, hoş olmayan görüntüsüne rağmen, sağlık alanında devrim yaratabilecek bilgiler taşıyor. Bilim insanları, bu mumsu maddenin kimyasal yapısını inceleyerek, kanserden diyabete kadar birçok hastalığın teşhisinde kullanılabilecek yeni yöntemler geliştiriyor.

Kulak kirinin bilimsel adı serumen olup, dış kulak yolundaki bezlerin salgılarının bir karışımıdır. Bu karışım, ölü deri hücreleri ve diğer vücut kalıntılarıyla birleşerek bilinen kıvamına ulaşır. Kulak kirinin temel işlevi tam olarak bilinmese de, kulak yolunu temiz ve nemli tutarak bakteri ve mantar gibi istenmeyen misafirleri uzak tutabilir.

SAĞLIK İÇİN YENİ BİR GÖSTERGE

Kulak kirinin sağlık üzerindeki etkileri, özellikle genetik ve metabolik hastalıkların teşhisinde dikkat çekiyor. Örneğin, akçaağaç şurubu idrar hastalığı gibi nadir genetik bozukluklar, kulak kirinde belirgin tatlı bir kokuya neden olabilir. Bu durum, hastalığın hızlı teşhisini mümkün kılar.

Louisiana Eyalet Üniversitesi'nden Rabi Ann Musah, 'Yeni doğan bir bebeğin kulağından yayılan tatlı koku, 12 saat içinde hastalığın varlığını gösterebilir' diyor. Ayrıca, Covid-19 ve diyabet gibi hastalıklar da kulak kirinden tespit edilebiliyor.

KANSER TEŞHİSİNDE KULAK KİRİ

Brezilya'daki araştırmacılar, kulak kirinden elde edilen verilerle kanser teşhisinde yeni bir yöntem geliştirdi. 'Cerumenogram' adı verilen bu yöntem, kanser hastalarından alınan kulak kiri örneklerindeki uçucu organik bileşikleri analiz ederek, kanserin varlığını yüzde 100 doğrulukla tahmin edebiliyor.

Araştırmacılar, Parkinson ve Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıkların erken belirtilerinin de kulak kirinden tespit edilip edilemeyeceğini araştırıyor. Bu çalışmalar, kulak kirinin sağlık teşhislerinde devrim yaratabileceğini gösteriyor.

YENİ TIBBİ UYGULAMALAR

Musah, kulak kirinin kimyasal yapısını daha iyi anlamak gerektiğini belirtiyor ve bu maddenin hastanelerde rutin olarak analiz edilmesini hedefliyor. Kulak kirinin yağ bazlı yapısı, yağ metabolizması bozukluklarına bağlı hastalıkların teşhisinde eşsiz bir örnek olabilir.

Manchester Üniversitesi'nden Prof. Perdita Barran, 'Kanda bulduğunuz bileşikler genelde suda çözünür. Ancak kulak kiri yağ bazlıdır ve bu nedenle yağlarda meydana gelen ilk değişimleri görmek için eşsiz bir örnek olabilir' diyerek bu görüşü destekliyor.