Adliyesi soygununda şok detaylar: 13 Kasım ayrıntısı

Büyükçekmece Adliyesi'ndeki 147 milyon TL değerindeki altın ve gümüş soygununun ardında dikkat çeken bir plan olduğu ortaya çıktı. Zanlının, soygun için 13 Kasım'ı bilinçli olarak seçtiği iddia ediliyor. O günün Milli Savunma Bakanlığı'nın silah teslim günü olması, soygunu perdelemeyi amaçlayan bir taktik olarak kullanıldığı öne sürüldü.

Büyükçekmece Adliyesi emanet bürosunda gerçekleşen soygunda yeni ayrıntılar gün yüzüne çıktı. 147 milyon TL değerinde 25 kg altın ve 50 kg gümüş çalan büro çalışanı Erdal Timurtaş, eşi Esma Timurtaş ile birlikte yurt dışına kaçarken, büro sorumlusu Kemal Demir ise gözaltına alınarak tutuklandı. Timurtaş çifti için kırmızı bülten çıkarıldı. Soygunun nasıl planlandığına dair çarpıcı detaylar ise adli soruşturma boyunca ortaya çıkmaya devam ediyor.

13 KASIM'IN SEÇİLMESİNE NEDEN OLAN PLAN

Soygunun gerçekleştirildiği tarih olan 13 Kasım'ın bilinçli olarak seçildiği iddia ediliyor. Erdal Timurtaş’ın, soygunun ardından bir sonraki rutin denetimin 15 Ocak'ta yapılacak olması ve bu tarihe kadar güvenlik kameralarının kayıtlarının silinecek olması nedeniyle bu günü tercih ettiği öne sürüldü.

Ancak daha da dikkat çeken bir başka iddia, Timurtaş'ın 13 Kasım tarihini özellikle seçmesiydi. Soyguncunun, Milli Savunma Bakanlığı'na yapılan silah teslim günü olması nedeniyle o günün adliyenin güvenliğinin yoğun olduğu bir zaman dilimi olduğunu düşündüğü ifade ediliyor. Bu yoğunluğu kullanarak soygunu perdelemeyi amaçladığı öne sürüldü.

KAÇAN ZANLI ÇİFTİN YURT DIŞINA KAÇMASI

Soygunu gerçekleştiren Erdal Timurtaş, soygun sonrası izini kaybettirerek eşi Esma Timurtaş ile İngiltere’ye kaçtı. Çift için uluslararası düzeyde kırmızı bülten çıkarıldı. Öte yandan, güvenlik güçlerinin kaçak çiftin izini sürmeye devam ettiği belirtiliyor.

BÜRO SORUMLUSU TUTUKLANDI

Soygunun gerçekleşmesinin ardından emanet bürosu sorumlusu Kemal Demir, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Demir’in soyguna karışıp karışmadığına dair soruşturma devam ederken, zanlının soygun öncesinde bazı şüpheli hareketler sergilediği ifade ediliyor.

Soygunun gerçekleşmeden önce dikkatlice planlandığı ve her adımın titizlikle hesaplandığı belirtiliyor. Adliyenin emanet bürosunda bulunan değerli eşyaların belirli aralıklarla denetlemeye tabi tutulduğu, bu nedenle soyguncuların da bu süreyi göz önünde bulundurarak zamanlamayı doğru yapmayı hedefledikleri anlaşılıyor. Erdal Timurtaş'ın, denetim öncesi güvenlik kamera kayıtlarının silineceğini bilerek hareket ettiği öne sürülüyor.

Haber Kaynağı : 12punto