'AKP'ye de anayasasına da hayır' diyenler İstanbul’da buluştu

Türkiye Komünist Hareketi tarafından "AKP'ye de anayasasına da hayır" başlığıyla düzenlenen Ne Yapmalı toplantısı, 28 Aralık Pazar günü Sanatif Sahne-Kadıköy Acıbadem’de gerçekleştirildi. Yoğun bir katılımın olduğu toplantıda; TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek, TKH MK üyesi Kurtuluş Kılçer, Prof. Dr. İzzettin Önder ve Avukat Doğan Erkan, AKP iktidarının başlattığı yeni anayasa süreciyle ilgili kapsamlı değerlendirmeler yaptı.

PROF. DR. İZZETTİN ÖNDER: YENİ ANAYASA TARTIŞMALARI EMPERYALİZMİN AMAÇLARIYLA UYUMLU

Toplantıda ilk konuşmayı yapan Prof. Dr. İzzettin Önder, Türkiye'de bir süredir sanal anayasa süreci yaşandığını söyledi. Yeni anayasa tartışmalarının iç dinamiklerin ihtiyacından ziyade, dünya kapitalizminin ve emperyalizminin amaçlarına hizmet edecek bir aparat olacağını dile getiren Önder, “Neoliberalizmin kuralını sermaye koyar. Bugün itibarıyla büyük emperyalist ülkelerin sermayesi yerel sermayeye hakim durumda. Türkiye'de devlet başat emperyalist sermayenin aparatı haline gelmiş durumda; örneğin emperyalizm Ortadoğu'yu biçimlendirirken Türkiye’ye bu doğrultuda bir görev biçti. Yeni anayasa tartışması bu sürecin en önemli parçasıdır. Bütün bunlar ülkemiz ve halkımızın yararına olmayacak” dedi.

KURTULUŞ KILÇER: YENİ ANAYASA TÜRK VE KÜRT EMEKÇİLERİNİN YARARINA DEĞİL

Ne Yapmalı toplantısının ikinci konuşmacısı olan TKH MK üyesi Kurtuluş Kılçer, Türkiye'nin temel sorunlarının yeni anayasayla çözüleceği yönünde bir algı köpürtüldüğünü ancak her türlü muhalif kesime baskı yapan, mafya baronlarının hâkim olduğu bir düzeni yaratan AKP-MHP ittifakının anayasa yapamayacağına dikkat çekti. Yeni anayasanın muhtemel içeriği hakkında da konuşan Kılçer, konuşmasının ilerleyen kısımlarında Türkiye’nin ayrışmasının Türk ve Kürt emekçilerinin yararına olmayacağına vurgu yaptıktan sonra “Bu ayrışma ve bölünme tıpkı Irak'ta ve Suriye'de olduğu gibi hayır getirmez; yıllarca kapanmayacak yaralar açılır, kan ve gözyaşı getirir. Ayrışmayı dünya emperyalizmi, ABD, İsrail ve patronlar istiyor. Çünkü onların çıkarlarına hizmet eder” dedi.

Türkiye’de Kürtlerin varlığını ve sorununu politik olarak ilk kez gündeme getirlenlerin 60’lı yıllarda sosyalistler vurgulayan Kurtuluş Kılçer, “Kürt sorunu sınıf sorunudur, yoksul Kürt emekçilerinin sorunudur. Ancak yeni bir anayasa yapacağını iddia edenlerin kim olduğuna bakılırsa bu anayasanın Kürt emekçilerinin değil ancak Kürt patronlarının, ağalarının yararına olacağı açıktır” değerlendirmesinde bulundu.

DOĞAN ERKAN: KARŞI DEVRİMCİ AKP İLE ANAYASA PAZARLIĞI SÖZ KONUSU OLAMAZ

AKP’nin yapısı itibarıyla neoliberal sermaye sınıfının gerici bir temsilcisi olduğunu belirten Avukat Doğan Erkan, “AKP’nin tarihi misyonuna bakarsak aydınlanma ve cumhuriyet karşıtı olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Yani karşı devrimci bir partiden söz ediyoruz. Yeni anayasa tartışması hem bu savaşa hizmet ediyor hem de dünya emperyalizminin ihtiyaçlarını karşılıyor” ifadelerini kullandı.

Yeni anayasa ile laikliğin ve hukukun dengeleyici niteliğinin ortadan kaldırılmak istendiğini belirten Erkan, “Kamusal kazanımların, neoliberalizmin talepleri doğrultusunda tasfiye edilmesi amaçlanıyor. Bu nedenle AKP ile bir anayasa pazarlığı yapılamaz” dedi.

AYSEL TEKEREK: “AKP YENİ BİR KURUCU ANAYASA İSTİYOR, BUNA HAYIR DİYORUZ”

Toplantının son konuşmasını TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek yaptı. Türkiye’de 1921 ve 1924 anayasalarının kurucu anayasalar olduğunu açıklayan Tekerek, “1961 ve 1982 anayasaları ise revizyonist anayasalardı. Ayrıca AKP 23 yıllık iktidarı döneminde anayasada pek çok değişiklik yaptı. Ancak şu anda AKP kurucu bir anayasa yapmak istiyor. Bu anayasa ülkemizin uzun bir süre geleceğini belirleyecek. Buna hayır diyoruz. Bununla mücadele etmek için örgütlü olmamız gerekiyor” diye konuştu.

Kamuoyunda “AKP ayrı anayasa ayrıdır”, “Anayasanın maddelerine bakalım” diyen kesimlerin olacağına dikkat çeken Aysel Tekerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Tıpkı 12 Eylül 2010 anayasa referandumu öncesinde olduğu gibi yeni “yetmez ama evetçiler” ortaya çıkacak. Bazıları da sessiz kalmayı tercih edecek. Kısacası yeni anayasanın bu ülke için faydalı olacağı ve mutlaka yapılması yalanıyla halkı ikna etmeye çalışacaklar. Yeni anayasa kesinlikle halkımızın yararına değildir. Egemen sınıfların, iş birlikçilerin ve emperyalistlerin çıkarları söz konusudur. Buna hayır demek için emekçilere, halkımıza ve kadınlara büyük iş düşüyor. İşte bu süreçte TKH büyük bir mücadele başlattı. Mücadelemiz devam edecek.”