Sokaklarda yaşayan köpeklere ötenazi uygulanacak mı? Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Altınöz, 12punto'nun sorularını yanıtladı

Ayhan TAŞPINARLIOĞLU - 12punto.com.tr

''Toplatılan sahipsiz köpekler, bakımevlerinde 1 ay içerisinde sahiplendirilemezse ötenazi uygulanacak'' teklifinin meclise geleceğine yönelik haberlerin basına yansıması hayvanseverlerin tepkisini çekerken insanlara zarar verdiklerini düşünenleri ise memnun etti.

12punto.com.tr, siyasi partilerin konuya bakış açılarını masaya yatırmaya devam ediyor.

Geçtiğimiz günlerde konuya ilişkin sorularımıza cevap veren İYİ Parti İstanbul Milletvekili Nimet Özdemir, ''20 yıldır süren bir iktidardan bahsediyoruz. Son döneme kadar belediyeler onların elindeydi. Belediyeler, kısırlaştırmaları ve aşıları zamanında yapmış olsaydı bu popülasyon bu kadar artmış olmayacaktı'' ifadelerini kullanıp iktidarı eleştiri yağmuruna tutmuştu.

Özdemir'in ardından konuya ilişkin sorularımızı Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Altınöz'e yönelttik.

‘’HAPSEDİLMEK OLMAMALIDIR’’

Yeniden Refah Partisi’nin sokaklarda yaşayan köpeklere bakış açısı nedir?

''Ben, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adaylığım döneminde başıboş sokak köpekleri konusunu dile getirdim. Köpeklerin derhal toplatılması lazım. Toplatıldıktan sonra insani ve mahlukat şartlarına uygun, en iyi şekilde yaşayabilecekleri ortam sağlanmalıdır. Hapsedilmek olmamalıdır. Örneğin; büyük arazilerde onların rahatça gezip dolaşabilecekleri, belediye şartlarında yiyecek ve içeçeklerinin olduğu bir ortam yaratılabilir.

‘’DAĞLARA TAŞLARA BIRAKIYORLAR’’

Neden bu noktaya geldik, başıboş sokak köpekleri ne demek? Öncelikle buradan başlamamız lazım. Daha önce bu gündeme gelmiyordu, şimdi niye gündeme geliyor? Gündeme gelmesinin en büyük sebeplerinden birincisi şu; insanlar yavruyken köpekleri sahipleniyorlar. Petshoplardan satın alıyorlar. Arkadaşına, eşine ya da çocuğuna hediye ediyorlar. Hediye edilen yavru köpek ilk etapta çok güzel, çok tatlı. Sonra büyüyor, kocaman oluyor, mali olarak yük getiriyor, fiziki olarak zapt etmek mümkün olmuyor. Daha sonra da bu insanlar dağlara taşlara bırakıp evlerine geri geliyorlar. Bunun sonucunda köpekler aç kalıyor.

Köpekler, evde önüne yemek konmasına alışmış, sokakta zor şartlarda yaşamaya başlıyor, sürü haline geliyor ve insanlara saldırıyor. Sadece insanlara değil. Ne görüyorsa onlara saldırıyor.

Özellikle yazlık bölgelerinde bu çok oluyor. Yazlıkçılar geliyor, bu köpekleri besliyorlar, akşam yemedikleri yemekleri onlara veriyorlar. Daha sonra yazlıkçılar şehre dönüyorlar. Yazlıkta yüzlerce, binlerce köpek aç kalıyor. Bu da ikinci bir sebep.

‘’10 MİLYON KÖPEKTEN BAHSEDİLİYOR’’

Üçüncüsü köpekler çok hızlı ürüyor. Belediyeler barınak açsın deniyor. Belediye ne kadar barınak açabilir? 10 milyon köpekten bahsediliyor. İnanılmaz bir rakam. Çare ne? Öncelikle köpeklerin derhal toplatılması gerekiyor. Sokakta köpek görmememiz lazım. Gelişmiş ülkelerde sokakta köpek göremezsiniz. Örneğin Almanya'da hayvan sahiplerinden vergi alınıyor. Kedi ve köpek sahiplerinden alınan vergiler, Almanya'da toplanan vergi kalemleri içerisinde 15. sırada. Yaklaşık olarak 500 milyon euro yıllık vergi toplanıyor. Demek ki gelişmiş ülkelerde bunun çaresi var.

''KÖPEKLERİN, BARINAKLARDA HAPİS HAYATINI YAŞAMASINI DOĞRU BULMUYORUZ''

Barınak kelimesini açıkçası çok kullanmak istemiyoruz. Köpeklerin, barınaklarda hapis hayatını yaşamasını doğru bulmuyoruz. 1 metrekare bir yere hapsedilmesi doğru değil. Biz bu konunun iki tarafını da düşünüyoruz; insani tarafını da mahluk tarafını da.

 ''BELEDİYE, VETERİNERLİK HİZMETİNİ, MAMA DESTEĞİNİ VERECEK’’

Diyelim bir kişi bir köpek sahiplenmek istiyor. Köpek o kişiye verilecek. Aynı zamanda belediye, veterinerlik hizmetini, mama desteğini verecek. Sahiplenen kişinin üzerinde mali yük kalmamalı. Ekonomik kriz olması sebebiyle ciddi bir mali yük oluyor.

Köpeklere çip takılacak, aşı karnesi olacak.

Sonuç itibariyle belediyelerin uhdesinde sahiplendirilmesi lazım.

''UYUTULMA MESELESİNİ DOĞRU BULMUYORUZ''

Kısırlaştırma konusunu makul buluyoruz ama uyutulma meselesini doğru bulmuyoruz. Bir hayvanın uyutulması demek canlı canlı öldürülmesi demek. Bizim böyle bir şeye hakkımız yok. Biz kim oluyoruz böyle bir şey yapıyoruz?

‘’DİSİPLİNE SOKULMASINA EVET DİYORUZ’’

O zaman partiniz meclise gelmesi halinde bu teklife hayır diyecek. Doğru mu anlıyorum?

Bu şu anda konuşuluyor. Biz uyutulmasına karşıyız. Bir çerceve çizilmesine, bu konuyla alakalı bir yasa çıkartılarak bu işin bir disipline sokulmasını evet diyoruz. Zaten biz bunu söylüyoruz. Ben İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olsaydım bunu zaten başlatacaktık.

‘’GAYET MÜMKÜN’’

10 milyon köpekten bahsettiniz. 10 milyon köpeğe çip takılmasının, mama desteğinin verilmesinin bir maaliyeti var. Bunu Türkiye karşılayabilir mi?

Bu sisteme sokulduğu takdirde gayet mümkün. Neden olmasın? Bir çocuğumuz Allah korusun ölse hangi maaliyet onu yerine getirebilir?

Ankara’da Tunahan isminde bir evladımız, bundan 1 yıl önce okuldan çıktı. Bir arsadan giderken köpekler saldırdı. Babası, ‘köpekler evladıma saldırmamış, evladımı ıssırmamış, evladımı yemiş’ dedi. Genel başkanımız evladımızı hastanede ziyaret etti. Babasıyla konuştu. En son görüştüğümüzde Tunahan 10. ameliyatını olmuştu. Ameliyat olmaya da devam ediyor.

Köpeklerin elbette insanlara saldırmasını engellemek durumundayız. Bunun için de tedbirler almalıyız. Bu tedbirler alınabilir mi? Alınabilir.

En iyi eğitimini almış köpeğin zekası 2 yaşındaki bir bebeğin zekasına eşit noktaya gelebiliyor. Yani şunu demek istiyorum; K9 eğitimi var. Köpeklerde bir eğitim var. Örneğin polis, jandarma, bekçi köpeklerinde, depremlerde kullanılan köpeklerde…

Bunlara eğitim veriyorsunuz. Mesela topu atıyorsunuz. Yakala dendiğinde yakalayıp getiriyor. Yat deniyor yatıyor. 2 yaşındaki çocuğun zeka kapasitesine kadar çıkabiliyor. En iyi eğitilmiş köpekten bahsediyorum.

Barınaklardan daha büyük alanlarda, açık alanlarda gezip dolaşabileceği bir çerceve çizmemiz lazım. Örneğin 100 dönüm bir yerde gezip dolaşacaklar. Kısırlaştırmak suretiyle üremelerinin önüne geçilmiş olunacak.

''ÖTENAZİ MECLİSTEN GEÇMEZ, BU OLACAK BİR İŞ DEĞİL''

Bu teklif geçerse Yeniden Refah Partisi’nin kazandığı belediyelerde ötenazi uygulanır mı?

Ötenazi meclisten geçmez. Öyle bir şey olamaz. Bu zaten olacak bir iş değil. Onu nasıl söylüyorlar ben anlayamıyorum. Köpeği de yaratan Allah sizi de yaratan Allah. Örneğin insanlarla ilgili böyle bir karar alınabilir mi? O da mahlukat biz de mahlukatız. Ağaç, çiçek de bir mahlukat. İnsanların bu konuda rahat karar alabilmesini, dile getirmesini anlayamıyorum. Benim şahsi fikrim bu ama meclisten geçtiği takdirde nasıl olur? Oturup konuşmamız lazım. Ben meclisten bu şekilde gececeğine pek inanmıyorum. Hayvan sevgisi çok mühim bir sevgidir. Çocukların hayvan sevgisiyle büyümesi çok mühim.''

Haber Kaynağı : Ayhan Taşpınarlıoğlu