Tuncay Mollaveisoğlu ile 12'den programının konuğu CHP Eski Genel Başkanı Altan Öymen oldu: CHP karışır hesabı yapanlar...

12punto ekranlarında yayınlanan Tuncay Mollaveisoğlu ile 12'den programının konuğu CHP Eski Genel Başkanı Altan Öymen oldu. 

CHP Eski Genel Başkanı Altan Öymen, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile diyalog kurma stratejisini değerlendirdi. Öymen, Özel’in normalleşme çabalarını genel olarak doğru bulduğunu ancak güven artırıcı hamlelerin eksik olduğunu ifade etti.

EŞİ BENZERİ OLMAYAN OLAYLAR

Mollaveisoğlu'nun son dönemde yaşanan şiddet olaylarına ve kadın milletvekillerine yönelik saldırılara dikkat çekerken Öymen, bu tür olayların benzeri görülmemiş olduğunu ve partiler arası diyalogların yetersiz kaldığını belirtti. Öymen ayrıca, "Şimdi bakıyorsunuz meydanda ortalık... Normalleşme derken bu... Bir, ikincisi, bir kere ciddi meselelerde partiler arası, liderler arası yahut ihtisas sahibi insanlar arasında görüşmeler yapılırdı" dedi.

SİYASETTE NORMALLEŞME ADIMLARI 

Tuncay Mollaveisoğlu'nun siyasetteki normalleşme sorusu üzerine Öymen, Özel’in normalleşme adımını atmasının önemli olduğunu ancak bu sürecin daha etkili olabilmesi için güven artırıcı hamlelerin yapılması gerektiğine dikkat çekti.

Öymen şunları söyledi:

"Bu normalleşme adımını sayın Cumhurbaşkanı olumlu tarafını da görerek düşünseydi, kendisi açısından da çok faydalı olurdu" şeklinde konuştu. Öymen, dış politikada kullanılan 'güven artırıcı hamleler' kavramına atıfta bulunarak, her iki tarafın da karşılıklı olarak güven sağlamak için önceden birtakım adımlar atması gerektiğini vurguladı.Öymen, "Böyle bir ortamı hazırlamak, müzakerelerin devam edebilmesi için önemli" 

ERDOĞAN İLE DİYALOG KURMAK DOĞRU BİR ADIM MI?

Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, Özgür Özel’in Erdoğan ile diyalog kurma stratejisinin doğru bir adım olduğunu ancak bu sürecin yeterince iyi yönetilmediğini belirtti. Özel’in iyi niyetle attığı adımların karşılık bulmadığını ve CHP’nin bu süreçte kayıptan zarar görmediğini ifade etti. Öymen "Yine ümitle, belki yine uzlaşma ortamı ya da oturup konuşma ortamı olur diye" ifadelerini kullanırken CHP’nin bu çabalarının zararı olmadığını, sonuç olarak herkesin böyle bir ortamda olacağını vurguladı.

Öymen ayrıca, mecliste yaşanan olayların ve mevcut iktidarın anayasa aykırı davranışlarının dikkate alınması gerektiğini vurguladı.

Tuncay Mollaveisoğlu’nun Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik başlatılan soruşturmayla ilgili sorusuna yanıt veren Öymen, "Kılıçdaroğlu gibi bir zata bile 3.5 yıl hapis istemek, akıl alır bir şey değil" dedi.

Öymen, Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik’in "Hiçbir şey yok" şeklindeki açıklamasına atıfta bulunarak, Kılıçdaroğlu’nun bir gazeteciye verdiği demeç nedeniyle hapis cezasıyla karşı karşıya kalmasını eleştirdi.

Öymen, "Bu vesileyle o dokunulmazlığını kaldırmak da olacak bir şey değil" diyerek, siyasi yasak ve ceza uygulamalarının adil olmadığını belirtti. Daha önce benzer olayların bu ölçüde kötü sonuçlar doğurmadığını ifade eden Öymen, bu durumun geçmişteki uygulamalardan farklı olduğunu vurguladı.

'GAYET İSABETLİ BULUYORUM'

Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim öncesinde uyguladığı ittifak stratejilerini değerlendirdi. Öymen, seçim öncesinde gereksiz tartışmalardan kaçınıldığını ve kurultay süreçlerinin düzgün bir şekilde yürütüldüğünü belirtti.

Öymen, "Başkan seçimi ve diğer süreçler doğru dürüst gitti. Aslında bütün bu arkadaşlarımız gerekeni yaptılar" dedi. İktidarın MHP ile ittifak kurduğunu ve AKP'nin bu ittifakla baraj avantajı sağladığını hatırlatan Öymen, bu duruma güçlü bir şekilde karşı çıkmak gerektiğini ifade etti. Öymen ayrıca, "Bu da senin başka partilerle ittifak etmen, bir araya gelmen... Başlangıçta altılı masa gayet iyi gidiyordu. Ancak sonradan bozuldu" şeklinde konuştu.

Altan Öymen, bu sürecin baştan tahmin edilip yanlış bir girişimde bulunulmadığını ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun müzakereleri iyi bir şekilde yürüttüğünü belirtti. "Beraber projeler de hazırladılar. Pişman olanların da olduğu belli" diyen Öymen, Kılıçdaroğlu’nun stratejilerini başarılı bulduğunu vurguladı.

Öymen ayrıca, "Normalleşme adımını, doğrusu eğrisi bir araya konulduğunda gayet isabetli buluyorum. Başarılı da buluyorum" ifadelerini kullandı. İktidarın bu süreçten pişman olacağını belirten Öymen, CHP'nin doğru adımlar attığını ve yeni seçimde seçilen arkadaşların da gerekeni yaptığını söyledi.

'ERDOĞAN PİŞMAN OLABİLİR'

Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, Cumhurbşkanı Erdoğan’ın masadan kalkmasının büyük bir pişmanlık yaratabileceğini belirtti.

Öymen, bu hareketin Erdoğan için fırsatları kaçırmak anlamına geldiğini ve ekonomik durumun ciddi bir kriz içinde olduğunu söyledi.

Öymen, "Erdoğan bu fırsatları iyi kullanabilseydi, bazı mevcut meselelerin çözülme ihtimali artardı, fakat şimdi azalıyor" dedi. Türkiye’nin ekonomik durumunu eleştiren Öymen, "Ekonomik durum başlı başına bir felaket. Evine ekmek götüremeyen insan, çocuğuna simit alamıyor. Bunlar mübalağa edilmiş şeyler değil, gerçek vakalar" şeklinde konuştu. Öymen, fiyatların hızla arttığını ve enflasyonun ciddi bir sorun haline geldiğini belirterek Erdoğan’ın ekonomi politikalarını ve faizle ilgili yaklaşımını eleştirerek, bu tür politikaların ekonomik sorunları çözmediğini vurguladı.

İMAMOĞLU'NA AÇILAN 'AHMAK' DAVASI

Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, Ekrem İmamoğlu'na yönelik açılan "ahmak" davasının arka planında siyasi etkilerin olabileceğini dile getirdi. Öymen, davanın sürecinin Erdoğan’ın doğrudan etkisi altında olup olmadığını sorgularken bunun demokratik değerlere ne kadar aykırı olduğunu vurguladı.

Tuncay Mollaveisoğlu’nun Ekrem İmamoğlu’nun Süleyman Soylu'ya yönelik "ahmak" ifadesiyle ilgili açılan davanın, Erdoğan’ın elinin altında olduğu yönündeki iddialarını gündeme getirmesi üzerine Öymen, "Bu şekilde konuşmamız, davanın arka planında bir siyasi müdahale olduğunu gösteriyor. Dava, savcı tarafından açılır ve bu süreçte devlet idaresinin bağımsız olması gerekir" dedi. Öymen, Türkiye’deki demokratik standartların ne kadar önemli olduğunu vurgulayarak, "Erdoğan’ın bir davaya etkisi olup olmadığı, Türkiye’nin demokrasi açısından ne kadar normalleşmeye ihtiyacı olduğunu gösteriyor" şeklinde konuştu.

Öymen, yargı bağımsızlığının önemine dikkat çekerek, "Anayasamızda, mahkemelerin kararlarına etki edilemeyeceği, telkinde bile bulunulamayacağı belirtilmiştir. Bu tür etkilerin olmaması gerekir" dedi. Ekrem İmamoğlu’nun davasının, toplumda ve siyasetteki endişeleri artıran bir durum yarattığını ifade eden Öymen, "Davaların siyasi etkilerden arınmış bir şekilde yürütülmesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.

'TÜRKİYE KRİZLERLE BAŞA ÇIKABİLEN BİR ÜLKEDİR'

Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, Türkiye’nin zorlukları aşma kapasitesine dair iyimser bir bakış açısına sahip olduğunu ifade etti. Tuncay Mollaveisoğlu’nun Türkiye’nin geleceği hakkında umut olup olmadığını sorması üzerine Öymen, ülkenin geçmişteki krizleri başarıyla atlattığını vurguladı.

Öymen, “Türkiye 1923’ten itibaren birçok badire yaşadı ama Lozan Antlaşması’yla sınırlarını koruyarak aynı haritayı muhafaza etti. O dönemde Avrupa’da savaşan ülkeler büyük toprak kayıplarına uğradı ve insan kaybı yaşadı. Türkiye bu zorlukları atlattı ve bugün de benzer şekilde aşma kapasitesine sahip” dedi.

Ancak Öymen, mevcut sorunların da ciddi olduğunu belirtti. Milli eğitim ve ekonomik durum gibi alanlarda yaşanan sıkıntılara değinen Öymen, “Milli Eğitim Bakanlığı birçok kez değişti, eğitim programları sürekli değişiyor. Ekonomik vaatler var ama bunların çoğu yerine getirilmiyor. Bu sorunlar ciddi ve çözülmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Altan Öymen, Türkiye’nin geçmişteki zorlukları aşma kapasitesine sahip olduğunu ancak mevcut sorunların çözülmesi gerektiğini vurguladı. Bu bağlamda, “Türkiye’nin önünde zorluklar var ama ülkemizin bunları aşma kapasitesi olduğuna inanıyorum” dedi.

ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI

Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, erken seçim ihtimalinin iktidar için önemli sonuçlar doğurabileceğini ifade etti. Öymen, yaptığı açıklamada, parti yöneticileri ve diğer konuştuğu kişilerin erken seçim yapılmasının ülkenin yararına olabileceğini düşündüğünü belirtti.

Öymen, “Konuştuğum arkadaşlar ve parti yöneticileri, erken seçim yapılsa, mevcut durumda daha iyi olabilir. Kamuoyu araştırmalarına göre, iktidarın popülaritesinde bir düşüş gözlemleniyor ve bu düşüş yeni meselelerin gündeme gelmesine yol açıyor” dedi.

Kamuoyu araştırmalarının haftalık olarak takip edildiğini ve iktidarın bazı konularda kayıplar yaşadığını belirten Öymen, “Seçimlerin yapılma zamanının zorlamaya gerek kalmadan, mevcut şartlar doğrultusunda kendiliğinden oluşabileceğini düşünüyorum. Bu nedenle, erken seçimlerin daha uygun bir zaman diliminde yapılması gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

CHP'DEKİ TÜZÜK REFORMU ÇOK ÖNEMLİ

Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, parti içindeki gelişmeler ve tüzük değişiklikleri hakkında da önemli açıklamalarda bulundu. 

Öymen, geçmişteki krizlerin CHP'yi ciddi şekilde etkilemediğini belirterek, “Seçim sonrası kurultaylarda büyük tartışmalar çıkmadı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun yerine geçen arkadaşlar, müzakerelerini sürdürebiliyor. Geçmişte yaşanan krizler nadiren büyük bir krize dönüşüyordu” dedi.

Partinin iç yapısındaki değişikliklerin ve tüzük reformlarının önemine dikkat çeken Öymen, “Partinin tüzüğünde yapılması planlanan değişiklikler uzun zamandır istenen bir şeydi. Bu değişikliklerin, partiyi daha demokratik ve aktif hale getireceğini düşünüyorum. Kadınların ve gençlerin parti içindeki yerinin güçlendirilmesi gibi adımlar atılıyor" ifadelerini kullanırken ayrıca, aday belirleme ve seçim usulleri gibi konularda yenilikçi tedbirler geliştirilmesi gerektiğini belirtti.

Tüzük değişiklikleri için bir komisyonun çalıştığını ifade eden Öymen, “Komisyon, kurultay sırasında görevine devam edecek ve son şekli genel kurullara sunacak. Eski tecrübelerimizle bu sürece katkıda bulunmak için çağırıldık ve aklımıza gelenleri paylaştık” dedi.

Öymen, CHP’nin geleceği için umutlu olduğunu ve parti içindeki reformların olumlu sonuçlar doğuracağına inandığını belirtti.

CHP'NİN TEMEL İLKELERİ

Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen, partinin temel ilkeleri ve programı hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Öymen, CHP'nin ilkelerinin pratik hayatla uyumlu olduğunu ve zamanla değişime uğramadan sürdürülebilir olduğunu belirtti.

Öymen, CHP’nin ilkelerinin tarihsel kökenlerine değinerek, "CHP'nin programı pratik hayatın içinden çıktı. Milliyetçilik, halkçılık, devletçilik, laiklik ve devrimcilik gibi ilkeler, Türkiye'nin siyasi ve sosyal yapısının temellerini oluşturuyor. Bu ilkeler, özellikle Kurtuluş Savaşı döneminde ve sonrasında halkın ihtiyaçlarına uygun olarak şekillendi" dedi.

Öymen, milliyetçilik ilkesinin, Kurtuluş Savaşı sırasında hem yerli hem yabancı basında milliyetçiler olarak anıldığını hatırlatarak, "Milliyetçilik, halkın egemenliğini ve bağımsızlığını savunan bir hareketti. Halkçılık ise imtiyazsız ve sınıfsız bir düzeni hedefliyordu. Bu anlayış, ünvanların kaldırılması ve halkın eşitliği üzerine kurulmuştu" şeklinde konuştu.

Devletçilik ilkesinin de tarihsel bağlamına değinen Öymen, "1930 Dünya Buhranı sırasında, kapitalist ülkeler dahi devletçilik ilkesini yeniden benimsedi. Türkiye de bu dönemde büyük bir ekonomik kriz yaşamadan devletçilik ilkesini uygulayarak fayda sağladı" dedi.

Laikliği demokrasinin vazgeçilmez bir unsuru olarak tanımlayan Öymen, "Laiklik, demokrasinin olmazsa olmazıdır ve çağdaşlık yolunda Türkiye'nin uyum sağlaması gereken bir ilkedir. Laikliğin önemi, tersine örneklerle daha iyi anlaşılmaktadır" ifadelerini kullandı.

Altan Öymen, CHP'nin bu ilkelerinin Türkiye'nin çeşitli krizlerle başa çıkmasına ve çağdaşlaşmasına katkıda bulunduğunu ve bu ilkelerin zaman içinde değişmeden sürdürülebilir olduğunu vurguladı.

Haber Kaynağı : 12punto