Cumhurbaşkanına hakaretten yargılanıyor: Dilruba davası ertelendi

Sokak röportajında sarf ettiği sözler nedeniyle daha önce tutuklanan ve tahliye edilen Dilruba Kayserilioğlu, bu kez 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçlamasıyla yargılanıyor. 4 yıla kadar hapis istemiyle açılan dava, sanık avukatlarının süre talebi üzerine 31 Ekim’e ertelendi.

12punto

Instagram’a erişim engeli üzerine yaptığı açıklamalardan dolayı "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçlamasıyla 12 Ağustos'ta tutuklanıp 17 gün sonra tahliye edilen Dilruba Kayserilioğlu, bu kez "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla 62. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı.

Kayserilioğlu, 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.

DURUŞMA BASINA KAPALI GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Duruşma sırasında basın mensuplarının mahkeme salonuna alınmadığı görülürken, sanık avukatları savunma için süre talebinde bulundu. Mahkeme, duruşmayı 31 Ekim tarihine erteledi ve Kayserilioğlu’nun adli kontrol şartı kaldırıldı.

'BEN SUÇSUZUM'

Dava çıkışında basın mensuplarına konuşan Dilruba Kayserilioğlu, yaptığı açıklamalarda suçsuz olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

"İfade özgürlüğü kapsamında eleştirilerimi dile getirdim ve hala arkasındayım. Davam devam ediyor ve sanki ortada başka suç yokmuş gibi benim üzerimden yargı süreci işletiliyor. Suçsuzum ve beraat edeceğime inanıyorum. Türk vatandaşı olarak fikirlerimi söyledim, bu süreci sonuna kadar götüreceğiz."

'BERAAT ETMESİ KUVVETLE MUHTEMEL'

Kayserilioğlu’nun avukatı Hüseyin Yıldız da duruşmanın 31 Ekim'e ertelendiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

''Bu kadar kısa sürede duruşma tarihi almak, Türkiye'deki hukuk sisteminde pek sık rastlanmaz. Müvekkilimin ifade özgürlüğü kapsamında beyanlarını dile getirdiğini düşünüyoruz ve beraatinin kuvvetle muhtemel olduğuna inanıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınmış ifade özgürlüğü var. Yöneticilerin eleştiriye daha açık olması gerekiyor.”

'ADALETE OLAN İNANCIMIZI YİTİRMEDİK'

İkinci duruşmanın yakın bir tarihe verilmesi üzerine gelen soruya Yıldız şu yanıtı verdi:

“Normalde duruşma tarihleri iki ay sonra belirlenir. Ancak burada süreç hızlı ilerledi. Hem biz hem de müvekkilim adalete inancımızı yitirmedik. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir ve hakimlerin vicdanlarına uygun karar vereceklerine inanıyoruz.”