Kışın sağlıklı beslenmenin altın kuralları
Kış mevsiminde hava sıcaklığının düşmesi ile birlikte yetişkin ve çocuklarda beslenme değişiklikleri görüldüğünü ifade eden Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Güngör, "Sağlıklı hayatın sürdürülmesi için haftada 2-3 kez nohut, kuru fasulye, mercimek ve barbunya gibi kurubaklagiller tüketilmelidir" diye konuştu.
12punto
'HAFTADA 2-3 KEZ NOHUT VE MERCİMEK TÜKETİLMELİ'
Kış mevsiminde artan soğuk algınlığı ve diğer enfeksiyonlara karşı A, C, D ve E vitamininden zengin beslenmenin bağışıklık sistemine katkısı oldukça fazla olduğunu ifade eden Güngör, "Mevsimine uygun, günde en az 2 porsiyon meyve ve 3 porsiyon sebze tüketilmesi önerilmektedir. Bu aylarda havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, pırasa, maydanoz gibi sebzelerin, portakal, mandalina, elma gibi meyvelerin tercih edilmesi önerilmektedir" diye konuştu.
Kemik ve diş sağlığı açısından önemli olan D vitamininin güneş ışınlarıyla deri tarafından üretilen bir vitamin olduğunu belirten Göngör, şu ifadeleri kullandı:
"Kış aylarında mahrum kalınan güneş ışınları, vücudun D vitamini ihtiyacının karşılanamamasına sebep olmaktadır. D vitamini besinlerden aktif olarak karşılanamıyor olsa da balık, D vitamini ile beyin fonksiyonlarının gelişimi için gerekli çoklu doymamış yağ asitleri (omega-3), kalsiyum, fosfor, selenyum, iyot mineralleri ve E vitamini içerir. Bu sebeple kış aylarında haftada 2-3 kez balık tüketilmelidir. Kış aylarında yüksek yağlı besin tüketiminden kaçınılmalı, margarin, tereyağ, yağlı etler, yüksek kolesterol içeren sakatat ürünleri sıklıkla tüketilmemeli, sağlıklı yağ asitleri içeren zeytinyağı, yağlı tohumlar, kuruyemişler uygun ve yeterli porsiyonda tüketilmelidir.
'EV YAPIMI ÜRÜNLER TERCİH EDİLMELİDİR'
Sağlıklı beslenme açısından sağlıklı pişirme yöntemleri kullanılarak hazırlanan ev yapımı geleneksel gıdaların üretimi ve tüketiminin kış aylarında arttığının görüldüğüne dikkat çeken Güngör, "Kış ya da yaz ayları için besinin bol bulunduğu aylarda yapılan geleneksel yiyecek hazırlama teknikleri ile hazırlanan geleneksel ev yapımı gıdalar temel işleme ve hazırlama metotlarına dayanan, yapay koruyucu ve katkı maddesi içermeyen, doğal ve raf ömürleri günümüzün işlenmiş ürünlerine oranla uzun olmayan ürünlerdir.