Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış haberleri bul
ve ve
ve ve
ve ve
Temizle
Euro
Arrow
43,4154
Dolar
Arrow
38,4479
İngiliz Sterlini
Arrow
51,0707
Altın
Arrow
4002,0000
BIST
Arrow
9.078

Bakırköy Cezaevi’nde kadın koğuşlarına kamera krizi

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde kadın koğuşlarına kamera yerleştirilmek istenmesi tepki topladı. Emek Partisi Milletvekili İskender Bayhan, uygulamayı insan haklarına aykırı ve yıldırma amaçlı bir girişim olarak nitelendirdi ve Adalet Bakanı'na soru önergesi verdi.

Bakırköy Cezaevi’nde kadın koğuşlarına kamera krizi

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde siyasi tutukluların kaldığı koğuşlara kamera yerleştirilmek istendiği ortaya çıktı. Konuyu Meclis’e taşıyan Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, söz konusu uygulamayı “onur kırıcı, insan haklarına aykırı ve yıldırma amaçlı” bir dayatma olarak niteledi.

Bayhan, kamuoyunda “HDK operasyonu” olarak bilinen soruşturma kapsamında, aralarında Emek Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros’un da yer aldığı birçok siyasetçi, gazeteci ve aydının hukuksuz biçimde tutuklandığını hatırlattı. Tutukluların iki aydan uzun süredir iddianamesiz biçimde cezaevinde tutulduğunu belirten Bayhan, özel olarak kadın tutuklulara yönelik baskıların giderek ağırlaştığına dikkat çekti.

“KADINLARIN ÖZEL YAŞAM ALANI GÖZETİM ALTINDA”

29 Nisan’da koğuşlara kamera yerleştirme girişiminin başlatıldığını belirten Bayhan, “Kadınların özel yaşam alanlarının gözetim altına alınması açık bir hak ihlalidir” dedi. Uygulamanın siyasi kadın tutuklular nezdinde sistematik bir yıldırma politikası olduğunu vurgulayan Bayhan, cezaevlerinin adeta birer “siyasi esir kampına” dönüştüğünü ifade etti.

“YARGI REFORMU SÖYLEMİYLE NASIL AÇIKLANABİLİR?”

Bayhan’ın Bakan Tunç’a yönelttiği sorular şöyle:

Sürekli gözetim altında tutulan kadınların, özel yaşam alanlarının da izlenmek istenmesinin amacı nedir?

Kamera yerleştirme talimatı Bakanlık kaynaklı mıdır? Değilse, bu keyfi uygulamayı başlatanlar hakkında işlem yapılacak mıdır?

Anayasa Mahkemesi’nin emsal ihlal kararlarına rağmen bu dayatmanın sürdürülmesinin gerekçesi nedir?

Bu uygulama, “yargı reformu” söylemiyle nasıl açıklanabilir?

Kadınların mahremiyet alanlarına müdahale güvenlik gerekçesiyle mi yapılmaktadır, yoksa bu durum sistematik bir psikolojik işkenceye mi işaret etmektedir?

Uluslararası insan hakları sözleşmeleri açıkça ihlal edilmiyor mu?


Haber Kaynağı : 12punto

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi
Wodo Network