Bir dönem FETÖ’yle iltisaklı olan eski AKP ilçe başkanı savcıdan Barış Pehlivan’a dava
Gazeteci Barış Terkoğlu, eski AKP Şehitkamil İlçe Başkanı olan savcının, trafikte tartıştığı kişiyi vurması ve 'FETÖ' bağlantısının ortaya çıkması sonrası kendisiyle görüşen gazeteci Barış Pehlivan hakkında, 9 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldığını aktardı.

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, meslektaşı Barış Pehlivan hakkında 9 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandığını açıkladı.
Terkoğlu’nun aktardığına göre, iddianamenin nedeni, Kilis Adliyesi'nde görevli bir savcının şikayeti.
Söz konusu savcının, geçmişte AKP Şehitkamil (Gaziantep) İlçe Başkanlığı yaptığı dönemde trafikte yaşadığı bir tartışmada bir kişiyi silahla vurduğu ve ayrıca 'FETÖ' ile bağlantılı olduğu iddia edilen bir derneğe üyeliğinin ortaya çıktığı belirtildi.
Terkoğlu, Pehlivan’ın bu gelişmeler üzerine savcıyla telefonda haber amacıyla iletişime geçtiğini, ardından da savcının, Pehlivanı "kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak" suçlamasıyla şikayet ettiğini aktardı.
Terkoğlu, "Suçun üstünü örten cüppe" başlıklı yazısında, şunları kaydetti:
"Şöyle anlatayım...
H.Ç. Kilis Adliyesi’nde halen görev yapan bir savcı. Fakat onu haber haline getiren başka özellikleri de var.
Bir, AKP’nin eski Şehitkamil ilçe başkanı olması.
İki, İlçe başkanıyken trafikte tartıştığı bir adamı silahla vurması.
Üç, FETÖ’nün hâkim ve savcı adaylarını yargıya soktuğu ortaya çıkan ve 15 Temmuz sonrası KHK ile kapatılan Müdafaa Demokrasi ve Hukuk Derneği’ne 31 Mart 2016’ya kadar üyeliğinin devam etmesi.
Dört; Bir Cumhuriyet savcısı olarak sosyal medyada, iktidara övgü, muhalefete sövgü mesajları paylaşması.
Barış Pehlivan, 7 Ekim 2022’de gazetemizde bu olayı somut olgulara dayanarak yazdı. Elbette haber değeri vardı. Zira adam vurmuş, FETÖ’nün yargı derneği üyeliği yapmış, eski ilçe başkanı bir savcı; habercilikte tam da 'insanın köpeği ısırması' denen türde, olağandışıydı. En azından öyle sayılmalıydı. Öyle ya, Türkiye derecesi yapmış yargı adaylarını eften püften gerekçelerle eleyen mekanizma H.Ç’ye kapılarını açmıştı.
Üstelik...
Pehlivan fazlasını da yapmış. Savcı H.Ç’yi arayıp dört olayı da sormuş. Cevaplarını yazılı olarak yer vermiş.
Merak ediyorsanız...
Trafikte tartıştığı adamın üstüne levyeyle saldırdığını, bu nedenle vurduğunu söylemiş. Geçmişte AKP ile FETÖ’nün kendi ifadesiyle kolkola olması nedeniyle, partideki avukatların topluca FETÖ’nün derneğine üye yapıldığını, bir türlü ayrılamadığını anlatmış. Eski AKP ilçe başkanı olduğunu da sosyal medya mesajlarını da kabul edip objektif olmaya çalıştığını iddia etmiş.
Derken...
Belli ki Pehlivan’ın yazısı da kendi verdiği cevaplar da ortalığı karıştırmış. Yazıdan 18 gün sonra, Pehlivan’dan şikâyetçi olmuş.
Hayır, bu kez “Ses kaydı yayınladı” suçlaması yok. 'Tehdit etti, şantaj yaptı' da yok. Suçlama iddianamede şu: 'Belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle kişiler arasındaki konuşmaların alenen ifşa edilmesi, belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak.'
İddianamede de Pehlivan’ın yazdıklarının doğru olduğu kabul edilmiş. Ancak şöyle suçlanmış:
'Müştekiye ait GSM numarasına hukuka aykırı şekilde erişilerek, dernek üyeliği ve adli sicil kaydı hususunda müşteki ile aralarında geçen konuşmanın yayımlandığının görüldüğü, GSM numarası, dernek üyeliği ve adli sicil kaydının kişisel veri niteliğinde olduğu...'
Savcının telefonunu bulup aramak, o dönem haberlere düşmüş sabıkasını yazmak, FETÖ’nün derneği üyeliğinden bahsetmek kişisel veri ihlali sayılmış! FETÖ iltisakının, konu yargı olunca 'Ne geneli özel özel' olduğunu da öğrenmiş olduk! Savcı olunca 'Sana ne benim FETÖ derneği üyeliğimden' deme hakkınız olduğunu da!
Aman canım, davadan bir şey çıkmaz demeyin...
Savcı H.Ç., şikâyetini Cumhuriyet’in bulunduğu adresteki savcılığa yapmamış. Görev yaptığı Kilis Adliyesi’ne yapmış. Adliyede arkadaşı olan savcı, itirazlara rağmen, 'Yetkili benim' diyerek Pehlivan aleyhinde iddianame hazırlamış. Sıkça odasının önünden geçtiği hâkim yargılamaya başlamış. Ve 11 Nisan’da Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada yine arkadaşı olan öbür savcı 9 yıla kadar ceza istemiş. Kilis’teki hâkim tam karar verecekmiş ki avukatların süre istemesiyle önümüzdeki çarşambaya ertelemiş. Kurtların birleşip kuzu yargıladığı bu tiyatrodan adalet beklemek aptallık değilse saflık olur!"
Haber Kaynağı : 12punto
Çok Okunanlar

Şener Üşümezsoy'dan yeni deprem uyarısı

Yeni açılım sürecinin sonuna mı gelindi? Erdoğan müdahaleye hazırlanıyor

İmamoğlu'nun diploması iptal edildi mi? Bazı dekanlar imza atmadı

Ümit Özdağ'dan 30 sayfalık tarihi savunma

Murat Ongun'un oğlunun kumbarasına bile el koymuşlar

Bora Kaplan itirafçı mı oldu?

Yenidoğan bebek çetesi davasında şok ses kayıtları

İmamoğlu'nun gittiği otelin müdürüne gözaltı kararı

Murat Ongun ve eşinin evinde yapılan arama görüntüleri ortaya çıktı

İSKİ soruşturmasında 48 kişinin ifadesi tamamlandı
