Ekrem İmamoğlu'ndan çarpıcı mesaj: Türkiye ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Silivri’deki hücresinden, ‘62. Ulusal, 36. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri’ için bir araya gelen binlerce vatandaşa seslendi. İmamoğlu, "Camiler bizim olduğu kadar, cemevleri de bizimdir. Türkiye, artık ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır" dedi.

Nesimi’den “Yeryüzünün padişahına minnet eylemem”, Hacı Bektaşı Veli’den “Düşmanınızın dahi insan olduğunu unutmayın”, Pir Sultan Abdal’dan da “Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan” alıntılarını yapan İmamoğlu, “Yusuf’un kuyusu nasıl ki sabrın ve inancın durağı olduysa, zindanlar da bizim için adaletin, sabrın ve umudun imtihan yeridir. Ve biz biliriz ki; erenler yolunda boyun, yalnızca Hakk’a eğilir,” dedi.
“İBB Başkanı olarak Hacıbektaş ilçemize hizmet etmek, benim için sadece belediye görevi değil, insanlığa ve Hünkâr’ın mirasına borcum oldu,” diyen İmamoğlu, “Canlarımızın en temel talebi olan, cemevlerine ibadethane statüsü verilmesinin, İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına, Anayasa’nın temel ilkelerine rağmen engellenmesi, bu iktidarın ayıbıdır. Bizim yolumuz ortak aklın, eşitliğin, uzlaşmanın yoludur. Camiler bizim olduğu kadar, cemevleri de bizimdir. Türkiye artık ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır” ifadelerini kullandı.
"RUHUM YANINIZDA"
İBB Başkan Vekili Nuri Aslan da İmamoğlu'nun selamını, sevgilerini getirdirdiğini belirterek "Dün 'en son gece kim gidecek, Genel Başkanımız da bir aksama var mı?' diye sürekli haberler gelip gitti. Genel Başkanımızın her halükarda Hacı Bektaş'a gideceğini ifade ettim. Kendisi hem Genel Başkanıma hem size sevgilerini ve saygılarını gönderdi. 'Kendim gelemezsem de bedenim burada olsa da ruhum yanınızda' dedi. Ben de sizlerin bu dayanışma duygusunu, sevginizi önümüzdeki hafta inşallah izin alabilirsek Ekrem Başkanımıza ileteceğim" dedi.
Ekrem İmamoğlu'nun her zaman cemevlerinin ibadethane olduğunu vurguladığını aktaran Aslan, "Bu statüde değerlendirilmesi için mücadele eder ve bu fikri savunurdu. Biliyorsunuz İBB Meclisimiz cemevlerini resmen ibadethane olarak kabul etti. Biz bunu eşit yurttaşlık anlayışının bir gereği olarak da görüyoruz. Kamu kurumlarının hiç kimseyi ayırmadan hakka, hukuka uygun olarak herkese eşit davranması ve eşit hizmet sunması gerektiğini savunuyoruz. Bağcılar Cemevimizin misafirhanesinin bakımını yaptıran milletvekilimiz Sayın Gürsel Erol'a şükranlarımızı sunuyorum. Allah temiz kalple açık gönülle dilen tüm duaları yapılan hayırları, ibadetlerimizi kabul etsin" diye konuştu.
İmamoğlu, Aslan tarafından seslendirilen ve vatandaşlardan yoğun alkış alan mektubunda şunları söyledi:
“Canlar, dostlar, erenler ocağının güzel insanları… Öncelikle hepinize gönülden, yürekten selamlarımı, sevgilerimi, muhabbetlerimi iletiyorum. Hakk’a, hakikate niyaz etmiş, insanlık, kardeşlik ve barış yolunun yolcularına, bu meydanı dolduran tüm dostlara, her birinize Silivri zindanından yürek dolusu muhabbetler gönderiyorum. Kardeşlerim; bugün aranızda olamayışımın hüznünü, çok ama çok derinden hissediyorum. 15 yıldır hiç ara vermeden katıldığım, son 6 yıldır bütün gücümle destek verdiğim, omuz omuza yürüttüğümüz bu kutlu buluşmada, bu yıl fiziki olarak maalesef yanınızda değilim. Ama ruhumla ve yüreğimle safınızdayım.
Biliyorum ki; bu topraklarda, zalimin zinciriyle, haksızlığın gölgesiyle engellenen nice pir, derviş, aşık, sadık oldu. Nice zulümler yaşandı. Yaşanmaya devam ediyor. Bu toprakların insanları hak ettikleri insanca yaşama, kardeşçe bir topluma, onurlu bir hayata, adil bir ülkeye kavuşsunlar diye çıktığımız yolda baskıyla, hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Tarihin tanıklığında, Kerbela’nın yasını omuzlarında taşıyan 4. İmam Zeynel Abidin hem Kerbela’dan sağ çıkarak hem de zindan karanlığından umut ışığıyla yürüyerek, Ehlibeyt’in yolunu sürdürdü. Zulmün zinciri, O’na hakikati unutturmadı. O’nun direnci, bugün bizlere ‘Hangi zindan olursa olsun, hangi engel çıkarsa çıksın, hakikatten vazgeçme,’ diyor. Hazreti Yusuf gibi, masumiyetini teslim ederek bekleyenlerin hikâyesini de biliriz. Yusuf’un kuyusu, nasıl ki sabrın ve inancın durağı olduysa, zindanlar da bizim için adaletin, sabrın ve umudun imtihan yeridir. Ve biz biliriz ki; erenler yolunda boyun, yalnızca Hakk’a eğilir. Nesimi’nin dediği gibi:
Ey Nesimi, can Nesimi ol gani mihman iken
Yarın şefaatkarım Ahmed-i Muhtar iken
Cümlenin rızkını veren ol Gani Settar iken
Yeryüzünün padişahına minnet eylemem
Bu dörtlük, bugün benim de dilimde, yüreğimde yankılanıyor. Çünkü biliyorum ki, bu meydanda bulunan her can, zalime eyvallah etmemeyi, haklının yanında dimdik durmayı, Alevi-Bektaşi yolunun bir gereği sayar.
“Bu ülkenin alevi-bektaşi evlatları, cumhuriyetin
eşit yurttaşlarıdır ve hak ettikleri hizmete
kavuşmaları boynumuzun borcudur”
Canlar; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak, Hacıbektaş ilçemize hizmet etmek, benim için sadece bir belediye görevi değil, insanlığa ve Hünkâr’ın mirasına borcum oldu. Yıllarca ihmal edilmiş bu topraklara sevgiyle, aşkla dokunmaya çalıştık. Meydanını, yolunu, suyunu, aşını, kültürünü, inancını destekledik. Çünkü biliriz ki; bu ülkenin Alevi-Bektaşi evlatları, Cumhuriyetin eşit yurttaşlarıdır ve hak ettikleri hizmete kavuşmaları boynumuzun borcudur. Bu bakışla, Alevi canlarımızın haklı ve meşru taleplerinin adalet, eşitlik, insanlık, tarih ve kültürümüzün mirası, hukukun üstünlüğü ve hakkaniyet ilkeleri ışığında karşılanmasının takipçisiyiz.
"YOLUMUZ, UZLAŞMANIN YOLUDUR"
Canlarımızın en temel talebi olan cemevlerine ibadethane statüsü verilmesinin, İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına, Anayasa’nın temel ilkelerine rağmen engellenmesi, bu iktidarın ayıbıdır. Bizim yolumuz; ortak aklın, eşitliğin, uzlaşmanın yoludur. Camiler bizim olduğu kadar, cemevleri de bizimdir. Türkiye, artık ayrımcılıkların değil, gerçek anlamda eşitliğin, kardeşliğin ülkesi olmalıdır. Hukuk, bir siyasi sopa olmaktan çıkmalı; bu toprakların mayasını yoğuran, bu ülkenin ekmeğine, işine, aşına emek koyan, savaşında canını veren, kanını döken herkesin hakkı teslim edilmelidir. Sünni’siyle, Alevi’siyle, Kürt’üyle, Türk’üyle, bu ülkenin evlatları, adil ve eşit yurttaşlık temelinde kardeşçe yaşamalıdır.
"İNSANLIĞIMIZ, KARDEŞLİĞİMİZ DAİM OLSUN"
Sevgili canlar; zulümle imtihan edilenlerin dayanma gücünü, Hünkâr Hacı Bektaş Veli’nin şu sözünde buluyorum: ‘Düşmanınızın dahi insan olduğunu unutmayın.’ Biz; düşmanlaştırmadan, ötekileştirmeden, adaletin güneşini hepimiz için doğuracağız. Silivri zindanından Hacıbektaş’ın semasında özgürce süzülen beyaz güvercinlere, o güvercinlerin taşıdığı barışa ve adalete niyazım da sözüm de budur. Hak Muhammed Ali’ye gönülden niyaz ile yolda daim olalım. Gönüller bir, muratlar bir olsun. Zalimin zulmüne karşı insanlığımız, kardeşliğimiz daim olsun. Hepinizi yüzyıllardır sesi dinmeyen Pir Sultan Abdal’ın dizeleriyle hasretle kucaklıyorum:
"Ulu mahşer günü olur divan kurulur
Suçlu, suçsuz gelir orada dirilir
Piri olmayanlar anda bilinir
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
Pir Sultan’ım arşa çıkar ünümüz
O da bizim ulumuzdur pirimiz
Hakka teslim olsun garip canımız
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan…”
Haber Kaynağı : 12punto
Çok Okunanlar

Üç erkek tarafından öldüresiye dövülen kadından şaşırtan karar

Şamil Tayyar'dan 'yeni transferler geliyor' mesajı

'Gizli bilgi' diyerek cevaplamadı! Ekrem İmamoğlu sırrı

AKP’ye geçen Umut Yılmaz Gaziantep’te açıklamalarda bulundu

Florence Nightingale - Taburcu

Devlet Bahçeli'den yeni hazırlık! Yeni 'açılım' için harekete geçti

Belediye operasyonları anketinde Erdoğan’ı düşündürecek sonuç!

Emekli ve memurlar için 3 farklı zam senaryosu

31 Mart'tan bu yana AKP'ye geçen belediyelerin sayısı dikkat çekti!

Hakan Çakır’ın katilinin skandal görüntüleri ortaya çıktı
