Ey Oğul!
Beysin, bundan sonra sadece (only) küçük konutlara 'Ucuz Kredi' veresin, büyük konutların vergisini çok alasın.
Öncelikle asker arkadaşım Prof. Dr. Barış Doster'e beni yazmaya yönlendirdiği için teşekkür ediyorum. 12 aylık vatani görevim sırasında vatandaşın huzurlu güven içinde yaşaması için yaptığım asteğmenlik görevi için, her ne kadar maaş aldıysam da, Doster ile tanışmama vesile olduğu için Türk Silahlı Kuvvetleri'ne teşekkürü ayrıca borç bilirim.
Ordumuzdan Allah razı olsun. Doster maalesef doğanın nadir yetiştirdiği insanlardan, keşke maddi olanaklar ile yetiştirmek mümkün olsaydı da varımızı yoğumuzu satıp yetiştirseydik. O zaman başka bir dünyada yaşıyor olurduk. Ancak öyle olmuyor o iş. Doğa bile çok cimri davranıyor bu konuda. 'Once in a while' olan işin bana denk gelmesi de Allah’ın ne kadar sevgili bir kulu olduğumun açık net bir göstergesi. Bilmeyenler bilsin.
Neyse şimdi gelelim yazımın ana fikrine.
Son dönemin Konut-Kira sorunu. Şu an yaşadığımız bu sıkıntının sorun olmaması mümkün müydü? Acaba bir önlem alınsa idi kiralar bu derece can sıkıcı olur muydu?
Fazladan evi olanların hiç de canları sıkkın değildir hatta bu işten son derece memnunlardır. Neredeyse 2-3 emekli maaşı düzeyinde bir aylık gelire ulaştılar. Allah daha çok versin, gözümüz yok. Sadece yüce Mevlam olmayana da versin. Amin!
Şimdi geçmişte yapılan hataları burada yazmanın manası yok. Olan olmuş. Geçmiş olsun. Dökülmüş sütün ardından ağlamanın manası yok. Dökülmüş bir kere...
Allah kurtarsın demekten başka bir çare yok mu?
Tabii ki var!
Yüzlerce insanı bir kutunun içine koyup 30 bin fite çıkarıp 15 bin km uzağa sıfır hata ile ulaştıran, 10 bin km uzaktaki Gobi Çölü gazını evimize getiren mühendisler, buna mı çözüm bulamayacak?
Şimdi size birkaç veri vereyim de bu sorunu konforumuzdan birazcık “şey” vererek nasıl da kolayca çözüleceğini anlatayım.
İstatistik Kurumumuza göre, oturduğumuz konutların neredeyse yarısı 4+1 imiş. Yüzde 40'a yakını 3+1 imiş. Sadece yüzde 6'sı 2+1 imiş. Buna karşın ortalama hane halkı sayısı 3 kişi civarında imiş. Yani kısaca kişi başına ortalama kullandığımız konut alanı, gelişmiş ülke halkının kullandığı alandan fazla. Neredeyse iki katına yakın.
Biz bir yılda ihtiyacımızı karşılayacak kadar konut alanını rahatlıkla üretiyoruz. Ancak bağımsız bölüm oranını tutturamadığımız için hem sürekli ihtiyacın gerisinde kalıyoruz hem de konut fiyatlarımız çok yüksek seyrediyor.
Yani yılda ihtiyacımız olan konut sayısını uygun fiyatta üretmemiz mümkün. Metrekarelerimizi düşürmek, kaynak/ihtiyaç oranını mantıklı bir oranda tutmak sorunumuzu rahatlıkla çözüyor.
Iskalanan “konut alanı/konut sayısı” oranı bünyede şişkinliğe sebep olmakta ve vücudun aerodinamik yapısını bozarak basenlerin genişlemesine göğsün daralmasına yol açıyor ve neticede kalp spazmları yaşamamıza yol açıyor.
Her gün televizyonlara çıkan emlak yobazlarının yeniçeriler gibi isyan ederek, “Yeni konut alanı istiyoruz”, “tarlaları imara açın”, “yüksek kat istiyoruz” hezeyanlarına kulak asmamak lazım. Tek hedefi para kazanmak, her halükarda kazanmak olan kenar mahalle müteahhitlerine kulak vermek sorunu çözmez aksine daha da büyütür.
Yeniçerilerinin hakkından ancak lağımcılar bölüğü gelebilir. Diğer türlü yeniçeriler kelle müzelerine yenilerini ekler.
Sanırım içine düştüğümüz konut-kira-maliyet-fiyat krizinin nedenini anladık.
Çözüm de zaten sorunun içinde.
1. Acil olarak belediyeler ya da TOKİ kanalı ile imara açık olmayan şehrin merkezine uzak olmayan alanlarda özellikle gençler ve yeni aile kuranlar için alt yapısı hazır düşük kiralı geçici “mobil” siteler kurulmalı.
2.Yüzde 5-6 civarında olan 2+1 konut sayısını hızlı bir şekilde artırmak, yüzde 80’ler oranına yükseltmeli ki sorun anında çözüme kavuşur.
3. 80-90 metreden küçük olan evlerin hem ruhsat hem de tapu-alım satım vergileri gibi diğer harçlarının azaltılması, büyüklerin logaritmik artırılması,
4. Kamu bankalarından verilen ve fakir halkın da içinde alın teri olan kaynakların (konut kredilerinin) 2+1 konutlara kullandırılması. Hem şoför mahalli hem 25 kuruş bizi duvara toslattı. Adam hem karısını memnun etmek için ( kim bilir belki de kadın büyük evini temizlerken dırdırını duymamak ya da sürekli temizlikten dolayı karısını erkenden tahtalı köye sepetlemek için) 250 m2 ev alacak hem de kamu bankasından ucuza kredi alacak. Oh Oh, suyundan da koy.
Bu dört maddeye sadık kalınırsa önümüzdeki 5 yıl içinde konut sorunu kalıcı şekilde çözülür ve sinüs eğrisi gibi her 7-8 yılda bir pik yapan enfarktüs olarak önümüze çıkmaz. Gençler de arsız emlak zengini zorbalığından kurtulur ve rahatça progestoren hormonu salgılar ve sıcak yuva kurma şansı yakalar.
Çok Okunanlar
BEDAŞ 21 Kasım'da İstanbul'da elektrik kesintisi yaşanacak mahalleleri açıkladı
A101 21 Kasım 2024 Perşembe aktüel ürünler kataloğu yayımlandı!
21 Kasım 2024 burç yorumları
Fatih Altaylı'dan Acun Ilıcalı ve yasa dışı bahis yorumu
UEFA Uluslar Ligi'nde Türkiye'nin rakibi kim olacak? Play-off maçı ne zaman?
Onur ve Semih arasında MasterChef'te kavga! Yeni fragmanda olay anları
21 Kasım Perşembe maç programı: Bugün maç var mı, hangi maçlar var, saat kaçta?
Hasan Arat'tan Fenerbahçe'ye Rafa Silva'lı 'Talisca' yanıtı
Ebru Baki Sözcü'den ayrıldı mı?
Altın fiyatları bugün ne kadar?