Teğmenler raporunda ilginç ayrıntı: 'Mustafa Kemal’in Askerleriyiz' demelerine değinilmedi!..

30 Ağustos’taki mezuniyet töreninin ardından kendi aralarında toplanarak geçen yıl mevzuattan çıkarılmış olan Subay Andı’nı okuyup kılıç çatan ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyen teğmenlerin, “hizmete engel davranışlarda bulunmak” disiplinsizliği suçlamasıyla TSK’dan ihraç edilmesi süreci başladı.

İddialara göre; dönem birincisi Topçu Teğmen Ebru Eroğlu ve alay kıdemlisi kara Hava Teğmen T.İ.A başta olmak üzere ilk etapta 27 teğmenin ihracı gündemde.

Hedefteki teğmenlere savunmalarını yapmaları için gönderilen tebligatlarda, 19 Eylül’de Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın emriyle başlatılan soruşturma sonucunda teğmenlerin bu “suçu” nasıl işlediği de detaylı bir şekilde anlatıldı.

ANDI OKUYUP VEFAT EDEN HARBİYELİYİ ANMAK İSTEDİLER 

Soruşturma raporuna göre, süreçte şunlar yaşandı:

Mezun olacak teğmenler, tören provalarının başladığı 13 Ağustos’tan itibaren çeşitli zamanlarda Kara Harp Okulu Öğrenci Alay Komutanlığı ile Dekanlığa başvurup programda bulunmayan ve mevzuattan kaldırılan andı tören sırasında okumak ve vefat eden devre arkadaşları Harbiyeli İsmail Karaağaç’ı da anmak için devre birincisinin yapacağı tören konuşmasında değişiklik yapılmasını istedi.

Teğmen Ebru Eroğlu da aynı taleple 19 Ağustos’ta önce Bölük Komutanlığı’na, ardından değişik zamanlarda farklı makamlara üç başvuruda bulundu.

Bu arada “Geçici Görevli Harbiyeli Alay Komutanı” olarak adlandırılan alay kıdemlisi de sıralı amirlerine başvurdu.

Tabur Komutanı, başvuran teğmenlere söz konusu andın mevzuattan kaldırılması nedeniyle okunmasının uygun olmadığını bildirdi. Ayrıca 20 Ağustos’taki tören provaları sırasında ses yayın sisteminden, tüm personelin yönergeye uyması gerektiği uyarısında bulunup, “yönergede belirtilen metnin dışına çıkılmasının mümkün olmadığını, farklı yemin metninin okunamayacağını” tebliğ etti.

Teğmenler, mezuniyet töreninden bir gün önce, 29 Ağustos akşamında, “her yıl yapıldığını” belirttikleri geleneksel tabur eğlencesini gerçekleştirdiler. Bu eğlence sırasında topluca marş ve türkü söyledikten sonra Albay Celal Dora Alanı’ndaki Atatürk büstü önünde rastgele toplandılar. Burada okul ikincisi, arkadaşlarının ısrarı üzerine mevzuattan kaldırılan andı okurken, alay kıdemlisi ile irtibata geçen Teğmen Ebru Eroğlu, devre birincisi olarak andı kendisinin okuması gerektiğini belirterek 30 Ağustos’ta icra edilmesi düşünülen, teğmenlerin “geleneksel kılıç çatma faaliyetinde” programda bulunmayan andı okumak için yardım istedi.

Alay kıdemlisi de Eroğlu’nun bu talebi üzerine taburun WhatsApp duyuru grubuna, “törenin resmi bölümünden sonra kılıç çatma faaliyetinin icra edilmesi ve mevzuattan kaldırılan andın okunması” amacıyla tüm devrenin sahada toplanması yönünde mesaj attı.

Böylece teğmenlerin bu planlamayı bir gün önce yaptığı anlaşılmış oldu!..

O AYRINTININ ANLAMI

Raporda, 30 Ağustos’ta yaşananlar ise şöyle aktarıldı:

“30 Ağustos 2024 tarihinde MSÜ Kara Harp Okulu Komutanlığı’nda icra edilen Diploma ve Sancak Devir Teslim töreni geçişişinin 18.30'da tamamlanmasına müteakip mezun teğmenlerin şeref tribününün karşı istikametindeki paravanın arkasında bekletildiği, bir süre sonra paravanın arkasından çıkan bazı teğmenlerin saha içine girerek yay şeklinde bir düzen içerisinde toplanmaya başladığı, toplanan grubun ‘Geçici Görevli Harbiyeli Alay Komutanı’ teğmen tarafından idare edildiği, bu esnada koşar adımlarla sunu kürsüsüne gelen Topçu Teğmen Ebru Eroğlu'nun açık kalan ses yayın düzeninden tüm arkadaşlarının sahada toplanmaları yönünde ‘175 devresi sahaya, 175 devresi sahaya, 175 devresi sahaya, sayın yetkililerimiz 175’inci dönem mezunları olarak son kez subay andını okumak istiyoruz. Lütfen sahayı boşaltınız, lütfen sahayı boşaltınız. Arkadaşlar sahaya. Malazgirt sahaya’ şeklinde anonsta bulunmuştur. Bu sırada toplanmış bulunan grup tarafından subay kılıçları çatılarak toplu söylemlerden sonra Topçu Teğmen Ebru Eroğlu’nun koşarak grubun ortasına girdiği ve kılıcı havada olacak şekilde mevzuattan kaldırılan ve programda olmayan andı okuttuğu tespit edilmiştir.”

Her şey tek tek anlatılırken, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” dendiğinden söz edilmeyip, “toplu söylemler” ifadesinin kullanılması ne kadar ilginç, değil mi?

Böylece de teğmenler güya, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” dedikleri için değil, “sıralı amirleri izin vermediği halde mevzuattan kaldırılan andı okumak için plan yapıp askeri mahalde program dışı ve izinsiz eylem gerçekleştirerek askeri disiplini ağır bir biçimde zedelemek ve TSK’ya olumsuz etkilerde bulunmaktan” ihraç edilmiş olacaklar!..

Ez cümle; siyaseten harcanmak istenen ve komutanları tarafından yalnız bırakılan teğmenlerimize Türk Milleti sahip çıkmalıdır...