Saray’ın Enkazında Geçim… Asgari Ücret 50 Bin Tl Olmalı!

Asgari ücret ne olacak tartışması sürüyor…

12 Punto yazarı Meriç Köyatası’nın şahane analizinden bir manşet aktarayım;

Türkiye’de 2018 yılındaki alım gücüne dönmek için asgari ücret 50 bin TL olmalı!

Uzun cümleler kurmak anlamsız; 5 yıl içinde milyonlarca insanın her geçen gün yaşamından nasıl çalındığının, nasıl yoksullaştığının açık göstergesi.

*

Gelişmiş ülkelerin aksine kamuda çalışanların yarıdan fazlası, özel sektörde çalışanların ise yüzde 70’i asgari ücret alıyor!

Üniversite mezunundan, ilkokul terke… Mühendisten, kasiyere… koca memleketi açlıkta ve yoksullukta eşitledi iktidar!

*

TELE 1’de hazırlayıp sunduğum Anında Manşet programında DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile konuştum. 

‘ Asgari ücretin rakamını konuşmak anlamsız, bugün ne söylerseniz iki ayda anlamını yitiriyor’ dedi. Gıda fiyatları başta olmak üzere yüksek enflasyonun ücretleri erittiğini söyleyen Çerkezoğlu’na göre asgari ücret yılda 4 kez güncellenmeli.

Asgari ücret Türkiye’nin ortalama ücreti haline dönüştü. AKP ise yandaşlarını kamu kaynaklarından, devlet ihalelerinden, ülkenin doğal kaynaklarından; ormanlardan, kıyılara ‘kupon arsalar’ yaratarak besiye çekmekle meşgul!

*

1100 odalı Saray’a sığmayanlar, tek oda dairelerin 30 bin TL kiraya verildiği bir cehennemin yaratıcıları. 

Geçen yıl 9 bin TL kirası olan eve 45 bin TL isteyen ev sahipleri… İstiyorlar çünkü o kiralara o evler tutuluyor!

*

Ülkemiz savaşta değil… Ancak savaş yıkımının neden olabileceği bir ekonomik felaket yaşıyor. 

Erdoğan’ın faiz sebep, enflasyon sonuçtur diyerek ekonomi bilimi ile inatlaşması, faizleri indirmek uğruna Merkez Bankası başkanlarını koltuğundan eden ısrarı, bu yanlış kararını tüm uyarılara ve ekonomideki bozulmaya karşın iki yıldan fazla dayatması fiyat istikrarını, piyasaları alt üst etti. 

Fırına gittiğimizde bir poğaçaya 10 TL de yazsalar 50 TL de… şaşırmıyor olmamızın nedeni bu! 

Kiraların akıl tutulması boyutunda fırlamasının da… 

Ekonomi dengesini kaybetti!

*

Erdoğan, 2021 de faizleri Nass’a bağlı olarak indireceğini söylediğinde faiz yüzde 20 bile değildi. “Bir Müslüman olarak Nas ne gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim” diyen Erdoğan, "ben faizi savunanla beraber olmam(…) mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim. Bu konuda nas ortada. Nas ortadayken sana, bana ne oluyor?" diye eklemişti. 

Dün Merkez Bankası yılın son faiz kararını açıkladı. Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 250 baz puan artırarak yüzde 42,50'ye çıkardı!

Ülke perişan olduktan sonra Nass’tan dönüş de dramatik oldu!

*

Meriç Köyatası’ndan manşet ile başladım yazıya yine onun barınma sorununun nedenine dair anlattıklarının özeti ile bitireyim;

1- Erdoğan’ın - yukarda belirttiğim- ‘NAS’ inadı.

2- Türkiye’nin kara paraya açık hale gelmesi, bunun bir ‘politika’ olarak uygulanıp teşvik edilmesi ve kara paranın emlak sektörüne gayrimenkule yoğunlaşması…

3- Vatandaşlık satışı ve ülkemize doluşan yabancıların emlak fiyatlarını yükseltmesi…

Her ne yaşanıyor ise AKP iktidarının aldığı kararların sonucu… 

Saray’ın, tek adamın, sebebini anlayamadığımız yanlışta ısrarlarının sonucu…