Yaşamdaki en kutsal sancı doğum sancısıdır. Sonunda sizi uykusuz gecelerin yanı sıra ömür boyu sürecek bir mutluluk bekler. “Doğum sancısı” metaforik olarak yeni başlangıçların öncesinde yaşanan sıkıntıları da tarifler. Şu anda benzer bir süreci Cumhuriyet Halk Partisi yaşıyor. 2024 Yerel seçimlerinden birinci parti çıkan CHP müzakere sancısına tutulmuş durumda… Yerel seçim sonuçlarını seçmenin “daha fazla kutuplaşmadan, bir uzlaşı yolu bularak sorunlarımızı çözün” mesajı olarak okuyan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, önce Ak Parti Genel Başkanı Erdoğan ile ardından MHP Genel Başkanı Bahçeli ile görüştü.
Hiç uzatmadan, lafı eğip bükmeden ifade etmem gerekirse Genel Başkan Özel’e müzakere hususunda bir kredi açmak, imkan tanımak gerektiğini düşünüyorum. En azından bu müzakerelerin seyrini ve sonuçlarını görene kadar... Madem böyle bir karar aldı, Özel’in Genel Başkan olarak böyle bir insiyatif kullanmaya hakkı var. Elbette bu müzakere döneminin planlaması yani ne kadar süreceği de çok önemli. Geçmiş yıllara oranla sabrı çok daha tükenmiş bir muhalif seçmen olduğunu da unutmamak lazım. Yaşayıp göreceğiz.
Yeni anayasa tartışmalarına gelince… Söz konusu anayasa oldu mu orada ortaklaşmış bir endişe, hatta şerh var; “Anayasaya uymayanlarla anayasa yapılmaz”. Bu genel kanaat Ak Parti’nin geçmiş dönemlerde anayasa konusunda verdiği sınavlardaki başarısız tutumundan kaynaklanıyor. Ortada Ak Parti’nin bir anayasa taslağı olmadığını da göz önünde bulundurursak, ne üzerine görüşüleceği de tam olarak bilinmiyor. Çok riskli, muğlak bir iş.
Sonuçta Gezi Davası, 28 Şubat gibi hukuksuzluklar müzakere ile aşılacaksa varsın görüşülsün. Bu görüşmelerden emeklilerin çıkarına, ülkenin çıkarına bir sonuç alınacaksa yine varsın görüşülsün. Fakat bu görüşmelerle gelecek günlerin, ayların bir anayasa tartışmasına boğulmamasına dikkat etmek gerekiyor. Ayrıca her açıdan tükenmiş Cumhur İttifakı’nın bir parçası ya da ortağı olma heveslisi gibi bir izlenim de vermemek lazım. İnce bir denge…Şimdilik Genel Başkan Özgür Özel’in kafasındaki stratejiyi hayata geçirmesi için zaman ve fırsat tanımakta fayda var. Ama en önemlisi güvenmekte fayda var. Bu sürecin tutkalı “güven”.
Vakitsiz doğum sıkıntı getirir…
Güven demişken bu arada CHP aniden bir erken doğuma zorlandı. CHP’nin cumhurbaşkanı adayının kim olacağı tartışmaları yandaş medya tarafından ittirmeli kaktırmalı bir tartışmayla halkın gündemine oturtuldu. 2023 travmaları hatırlatıldı. Sanki CHP içinde bir iç çekişme varmış görüntüsü verildi. Sinirler gerildi, sabırlar zorlandı. Ta ki Genel Başkan Özgür Özel‘in CHP Grup Toplantısında yaptığı açıklamaya kadar; “Geçmişte yaptığımız hataları tekrar etmeyeceğiz. CHP'nin Genel Başkanı olarak kendi adaylığımı dayatmak, CHP'nin tarihi bir fırsatı kaçırmasını sağlamak, CHP'nin birilerinin tükenmekte olan iktidarına tekrar fırsat vermek gibi bir hata yapmayacağımdan herkes emin olsun.” Bu açıklama ile bu konu bertaraf edildi. Şimdilik tabii.
İktidar eşrafının, medyasının bu konu üzerine ihtisas yaptığını hatırlatmakta fayda var. 2019 Yerel seçiminden sonra da yıllarca “kim aday olacak” meselesini konuşmuştuk. Peki CHP ne yapmalı? Hiçbir hal ve durumda bu tartışmalara girmemekle birlikte, önce aday belirleme yöntemini belirlemesi, sonrasında da Parlamenter Sisteme geçileceği esas alınarak muhakkak “Trio” formül üzerinde çalışması lazım. Genel Başkan Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın da paydaşı olduğu bir formül. Herhangi bir ismi dışlayan çözümlerin sancılı olacağını şimdiden söyleyebiliriz. Ve en önemlisi bu konuların konuşulacağı güne kadar güven inşa etmek gerek. Adaylaşma sürecinde seçmenin beklentisinin karşılanacağı, en demokratik seçimin yapılacağı hususunda seçmenler nezdinde, parti kamuoyu nezdinde ve en önemlisi Özel, İmamoğlu ve Yavaş arasında güven inşa edilmesi gerek. Bunları daha geniş yazacağımız, konuşacağımız günlere kadar şimdilik bu kadarını not düşmüş olayım.
Çok Okunanlar
Sani Şener eşittir TAV o da eşittir 19 Mayıs 1919
Ne kadar korkarsanız, o kadar kontrol edilirsiniz!
19 Mayıs: Medeniyete doğru Uzun Yürüyüş
Lev Troçki’nin Büyükada yılları (1929-1933)
İran Cumhurbaşkanı Reisi'nin helikopteri acil iniş yapmıştı
20 yaşındaki Ata Emre Akman'ın katili, katillere engel olamayanlardır
Ben gidiyorum anne...
Hakimi ile Suç Örgütü Lideri Alaattin Çakıcı'nın danışmanı aynı karede
Afganistan'da turistlere silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var
THY 2033 hedefini açıkladı